Halkların Kardeşliği Meclisi Serekaniye Üyesi Ömeri, Öcalan ile 21 yıl önceki görüşmesinin kendisini hâlâ etkilediğini belirtti. Ömeri, "Önderlik her anlattığında adeta damarlarımdaki kan yeniden hızlanıyor, ufkum genişliyordu" dedi. Ömeri, Öcalan'ın yolundan giderek özgür günlere ulaşılacağını kaydetti.

Halkların Kardeşliği Meclisi Serêkaniyê Üyesi Hesen Ömeri, tarihi 14 Temmuz Direnişi döneminde bir grup ile birlikte Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ı ziyaretlerini ANF'ye anlattı...

Ömeri, 21 yıl önce ilk ve son defa görüştüğü Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın halka ve insanlığa verdiği değerden çok etkilendiğini ifade etti. Ömeri, demokratik federal sistem ve içinde bulunduğu Halkların Kardeşliği Meclisi'nin Öcalan’ın felsefesinden kaynağını aldığına vurgu yaptı.

'PKK'NİN TARZI VE YAŞAM BİÇİMİ ETKİLEDİ'

Gençlik yıllarında sol örgütlerden birine sempati duyduğunu söyleyen, Ömeri '80’in ortalarından itibaren Cizire’de artık herkesin Apocuları konuşmaya başladığını ve PKK ile tanıştığını söyledi. Kendisinin başka bir örgüte sempati duyduğu için önceleri mesafeli olduğu PKK kadrolarının mücadele tarzları ve ilkeli yaşam biçiminden etkilendiğini anlattı. “Zikir ve fikir birlikteliği PKK’yi bugünlere getirdi” diyen Ömeri, PKK’ye ilişkin, "Ben söylem değil, PKK’de ortaya çıkan sonuç üzerinden ikna oldum. Neyin doğru, neyin yanlış, kimin ne hesaplar peşinde olduğunu PKK’yi tanıdıktan sonra anlamaya başladım” dedi.

ÖCALAN İLE GÖRÜŞME

Uzun yıllar yurtsever çalışmalar içinde olmasına rağmen 1995 yılında Öcalan’ı ziyaret etme imkanı doğduğunu anlatan Ömeri, “Heyecandan nasıl gittiğimizi bile bilmiyorduk” dedi. Ömeri, Öcalan ile karşılaşmasını şu sözlerle anlattı:

"Kendi kendime Önderliği iyi takip etmek ve tanımak için en yakınında oturacağım dedim. Yanına giderken en yakınındaki sandelyeye oturdum. Bir grup ile birlikte Önderliği ziyaret etmek için Qamişlo’dan büyük bir otobüs Şam’a hareket ettik. Şam’dan araçlar ile dost evlerine dağıtıldık. Ancak Önderlik ile karşılaşacağımızın heyecanı içinde olduğumuz için gittiğimiz evlerde ne dinlenmeyi ne de bir şeyler yemek aklımızdan geçiyordu. Sabah oradan alınıp Önderliğin kaldığı yere götürüldük. Önderlik bizi kapıda çok sıcak bir şekilde karşılayarak hepimizi tek tek kucaklayıp öptü.

Hal ve hatırımızı sorduktan sonra bizlere dönerek, 'Bugünün ne olduğunu biliyor musunuz? Çok anlamlı bir günde geldiniz. Önderliğin bu sözlerine anlam verememiş, birbirimize bakıp durmuştuk. Doğrusu heyecandan ayın hangi kaçıncı ve hangi günü bile olduğunu unutmuştuk. Önderlik, 'Bugün tarihi bir gün' dedi. Her birimizin yüzüne ayrı bir renk gelmişti. Heyecanlanmıştık.

Önderlik, 'Bugün tarihi Büyük Ölüm Orucu 14 Temmuz Amed Zindan Direnişi'nin yıldönümü' dedikten sonra, direnişin tarihsel önemi, baskı ve inkar ve ihanete karşı ortaya çıkardığı direniş iradesi ve mücadelenin bu direnişi sahiplenerek 15 Ağustos Atılımı'nı gerçekleştirdiğini ve giderek mücadelenin tüm Kürdistan’ı kapsayacağı üzerinde geniş bir değerlendirme yaptı. Her anlatımını kaçırmamak için adeta kulaklarımı dört açmıştım. Önderlik her anlattığında adeta damarlarımdaki kan yeniden hızlanıyor, ufkum genişliyordu.

Önderlik her zaman olduğu gibi değerlendirmesini güncel gelişmeler ve yurtseverliğin görev ve sorumluluğu ile tamamladı. O güne kadar parça parça duyduğum Önderlik ve onun düşünce gücü büyülemişti. O gün kendi kendime söz vererek, 'olacaksa bir yaşam, bu Önderlik yolunda anlamlı olur' dedim. 21 yıldır yürüyüşüm bu inanç temelinde şekillendi.

ÖNDERLİK, ‘DEĞERDİR EN UFAK KIRINTIYI DA YEMEK LAZIM’

Önderlik, değerlendirmesini yaptıktan sonra sorularımızın olup olmadığını sordu. Şehit ailelerinin de bulunduğu grubumuzdan bazıları da değerlendirmeler yapıp kimi durumları Önderliğe aktardı. Önderlik söylenen her şeyi dinledi. Bazılarına cevap verdi, bazılarınının da üzerinde duracağız dedi.

Bizim için oldukça geniş bir sofra hazırlanmıştı. Ama Önderliğin sağlık sorunu olduğu için doktorlar ona diyet uyguluyordu. Önderliğin önüne küçük bir kap tas içinde çorba türü bir yemek konulmuştu. Yemekte Önderliğin bir hareketi dikkatimi çekmişti. Sofranın üstüne düşen ekmek kırıntıları ve pirinç tanelerini parmak uçlarını ıslatarak tek tek toplayıp ağzına atarak yemişti. Onu izlediğimizi ve şaşırdığımızı görünce 'Bunlar değer, asla değeri heba atıp, yere çöpe atmamalıyız. Kullanabildiğimiz her kırıntıya değer vermeliyiz' dedi.

Yemek yenilip çaylar da içilmişti. Gece olduğu için Önderlik çalışmalar için ayrılacağını ama isteyenlerin burada kalabileceğini söyleyerek bizden hatır isteyeceğini söyledi. Tekrar tek tek hepimizi selamlayıp, 'serkeftin' diyerek ayrıldı. Biz de aldığımız bu moral ve güç üzerine bir an önce yerimize dönüp adeta gördüklerimizi başkası ile paylaşmak için sabırsızlanıyorduk. O gece arabaya binerek yerimize döndük. Hem yol boyunca, hem de daha sonra Önderlik ile bu görüşmemiz üzerinde uzun uzun konuştuk."

'ÖNDERLİK YOLU BİZİ ÖZGÜR GÜNLERE TAŞIYACAK'

Halkların Kardeşliği Meclisi Serêkaniyê Üyesi Hesen Ömeri, konuşmasını şöyle noktaladı: "Aradan 21 yıl geçmiş, ben halen bu toplantıdan aldığım moral ve umutla yürüyorum. Bugün ortaya çıkan Rojava Devrimi Önderlik felsefesi üzerine ve emeği ile gelişti. İçinde yer aldığım Halkların Kardeşlik Meclisi bu felsefenin bir sonucudur. Bu yol bizi insanlık değerleri ile buluşturduğu kadar daha özgür günlere de taşıyacaktır."