Rojava’da seracılık her gün gelişiyor

Devrimden sonra toplumsal ekonomi ve kendine yetme bağlamında Rojava’da başlatılan çalışmalar ürünlerini vermeye başladı. Daha önce küçük çaplı denenen seracılık son iki yıl içinde gidererek yayılmaya başladı...

Girkê Legê, Tirbespîyê ve Serkekaniyê’de merkezi bir şekilde yapılan seracılık Cizîr kantonunun kışlık sebzesini karşılamaya aday. Girkê Legê’deki seralardan sorumlu olan Bahoz Ahmed, sera üretimi ile ambargo uygulaması durumunda dahi fiyatlarda meydana gelebilecek artışın önüne geçtiklerini söyledi.

REJİMİN YASAKLARINDAN GÜNÜMÜZE

Rojava devrimi gerçekleştiği 2012 yılında Rojava halkı büyük sıkıntılar yaşadı. Bir yandan Türkiye, öte yandan KDP ve diğer taraftan Suriye Baas rejimi ile dönemin ÖSO grupları adıyla tanınan gruplar tarafından büyük bir ambargo uygulanıyordu. Ayrıca rejimin özel politikalarından ötürü sebzecilik yapmak, tarım arazilerini bu biçimde değerlendirmek özel politikalarla da yasaklanmıştı. Üretilen tahıl ürünlerinin rejim tarafından depolarda tutulmasından da kaynaklı, devrimin ilk yılını Rojava halkı sebze, meyve hatta ekmek yokluğuyla geçirdi.

Gıda maddelerinin yanı sıra yakacak ve motorlu araçlar için yakıt bile bulmak oldukça güçtü.

Bütün baskılara rağmen, Rojava’da en başta toplumsal ekonomi konusu olmak üzere, arayışlar sürdü. Rejim tarafından daha önce tarımsal üretime kapalı tutulan araziler, tarıma açılarak, en fazla ihtiyaç duyulan sebze üretimi konusunda çalışmalar yürütüldü.

Rojava’daki gıda ihtiyacını karşılamak için iki yıl öncesine kadar deneme amacıyla yürütülen sera çalışmaları, şimdi büyük çaplı yapılarak kantonlara yetecek düzeye getirildi. Ayrıca Kobanê ile Efrîn kantonlarında da seracılıkta adımlar atıldı.

Tirbespiye, Sêrekaniyê ve Gerkê Legê’de merkezi seralar kurularak Cizîr kantonunun kışlık sebze ihtiyacı karşılanmaya çalışılıyor.

Seracılığın en yaygın olarak uygulanmaya konulduğu Girkê Legê’de bu yıl 21 dönümlük arazi üzerine 102 metre uzunluğunda, 51 metre genişliğinde 51 sera kuruldu.

ONLARCA ÇALIŞANI VAR

Girkê Legê’de geçen yıl deneme amaçlı başlatılan seracılık, bu yıl ise daha planlı bir şekilde yapılıyor.

21 dönümlük arazi üzerinde kurulu seralarda sulama, fide ekme, havalandırma için 32 işçi ile 4 ziraat mühendisi görev yapıyor. Ayrıca seraların ürünlerini ulaştırmak için şoför ve arabaları bulunuyor. Ayrıca seralardan ürünler alınmaya başladığında da günde en az 40 kişi toplamak amacıyla çalışıyor. Bu seralarda domates, biber, patlıcan, kabak, salatalık, yeşil fasulye, yeşil soğan, maydanoz, dereotu, marul ve roka yetiştiriliyor.

RİMELAN, GİRKÊ LEGÊ VE DERİK’E YETİYOR

Bu seralarda yetiştirilen ürünlerin Derik, Rimêlan ve Girkê Legê ile köylerine kış ayları boyunca yeteceği belirtiliyor.

Tirbespîye’de kurulan seralar ise Tirbespîye, Til Hemis, Tel Barak, Qamişlo, Amudê’ye kadar olan bölgedeki köylerin, Serekaniyê’de kurulan seralar ise, Dirbesiye, Tel Temir, Zırgan ve Hesekê’nin ihtiyacı karşılanacak.

Ayrıca söz konusu üç merkez dışında, birçok köy, kasaba ve şehirde halk ve toplumsal ekonomi komitesine bağlı küçük çaplı seralar kurularak, ihtiyaçlar karşılanıyor.

Girkê Legê’deki seralardan sorumlu Bahoz Ahmed, üretimleriyle ambargo uygulanması durumunda dahi fiyatlarda meydana gelebilecek artışın önüne geçtiklerini söyledi. Ekolojik tarım ürünleri ile toplumun sağlığını tehdit eden birçok hastalığın da önünü almaya çalıştıklarını söyleyen Ahmet, önümüzdeki yıllarda Rojava geneline seracılığı yayarak, Arap bölgelerinin de sebze ihtiyaçlarını karşılamayı düşündüklerini sözlerine ekledi.

Her şeyi adım adım geliştirdiklerini vurgulayan Ahmet, “Büyük projelerle başlayıp sonra sonuç almayınca vazgeçmiyoruz. O yöntemleri değiştirdik. Geçen sene önce deneme yaptık. Sonuç alınca bu yıl projemizi büyüttük. Önümüzdeki yıl ve yıllarda bize yakın olan birçok Arap şehir, köy, kasabasının da ihtiyacını karşılamayı düşünüyoruz. Kar amaçlı yapmıyoruz. Toplumsal ekonominin önemini göstermeye çalışıyoruz. Toplumun kendi kendisine yetme zihniyetini geliştirmeye çalışıyoruz. Yaptıklarımızı gören halk kendisi de bu üretimin bir parçası oluyor. Böylelikle halkımız gözleriyle gördüğü için hem ikna oluyor hem de kazanmaya, kendi kendine yetmeye çalışıyor” diye konuştu.