Şehitler diyarı Kobanê Newrozu’ndan notlar…

Kobanê’de geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Newroz Mıştenur tepesi eteklerinde kutlanırken, demokratik federalizm selamlandı.

Kobanê’de geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Newroz Mıştenur tepesi eteklerinde kutlanırken, demokratik federalizm selamlandı.

Kobanê Baki Xıdo Kültür ve Sanat Merkezi üyeleri Bakurê Kürdistan’da öz yönetim direnişlerinde kahramanca direnen YPS’li devrimci genç yürekleri de “Denge Tıfınge YPS lı Sur’ê Zêde Tê” şarkısı ile selamladı.

Yıllarca Baas Rejimi'nin baskısı altında kimliksiz yaşayan Rojavalı Kürtler, Newroz'da yaktıkları bayram ateşinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile direniş ateşine dönüştüğünü söyledi. Kobanêliler, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da büyük Newroz ateşini özgürlüğün ve direnişin tepesi Miştenur'da yaktı.

Yıllarca Suriye rejimi tarafından kimlikleri kabul dahi edilmeyen Rojava Kürtleri, tarihten bu yana yaktıkları Newroz ateşiyle tüm baskılara karşı durdu. Kürtler bulundukları her yerde 20 Mart akşamı yüksek tepelere çıkarak tüm baskılara, işkencelere, yasaklara rağmen Newroz ateşini yakarak, BAAS rejiminin yarattığı kimliksizliği kendi kimliği ile direnişin ateşine çevirdi. 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 1979 yılında Rojava'ya geçmesiyle Newroz, direniş ateşine çevrildi. Her yıl 21 Mart’ta bir kaç yüksek tepede bir araya gelerek Newroz'u kutlayan Rojavalılar, artık tüm köy, ilçe ve şehirlerde kitlesel kutlamaya başladı. 

Kürtler, 21 Mart'ta adeta hayatı durdurarak Newroz ateşini yaktı. BAAS rejimin resmi kurumlarından çalışanlar işlerini, öğrenciler de okullarını bırakarak kutlamaları katılınca, rejimin baskıları anlamını yitirdi. 

Rejim güçleri merkezlerine gönderdikleri raporlarda, okulların, resmi kurum ve işyerlerinin boş kaldığını rapor edince, 1986 yılında yasak kalktı. Ancak buna rağmen Newroz ateşini yakan insanların üzerindeki baskılar, gözaltı ve tutuklamalar devam etti. 

Öcalan'ın uluslararası güçlerin baskısıyla Suriye'den çıkmasının ardından Türkiye ile anlaşan Baas Rejimi, Kürtlere yönelik baskıları artırarak, Newroz ateşinin yakılmasına tekrar yasakladı ve Kürtleri gözaltı, tutuklama ve işkencelerle bastırmaya çalıştı. 

BAAS rejimin bu baskıları Rojava Kürtlerinin Özgürlük Hareketi'nden aldığı bilinçle Newroz ateşi etrafında birleşmesine engel olamadı.

19 TEMMUZ DEVRİMİ DÖNÜM NOKTASI OLDU

BAAS rejimin yasakları, baskı, gözaltı ve tutuklamalarına Kürt halkı 19 Temmuz 2012 tarihinde Kobanê'de BAAS rejimine ait tüm kurumları denetimine alarak devrimci cevap verdi.

Halkın yönetime el koyması ve Kobanê’nin özgürleştirilmesiyle birlikte Miştenur, Berkel, Kaniya Kurda, Tilşehir tepelerinde özgürlük ateşleri yakılmaya başladı. Miştenur Tepesi'nde yakılan Newroz ateşi de daha da gürleştirildi. 

KOBANÊ NEWROZ’UNA İMKANSIZLIKLARA RAĞMEN TEV-ÇAND DAMGA VURDU

20 yıllık köklü bir geçmişe sahip Kobanê Kültür ve Sanat Merkezi de onca zaman önünden bir tek Kürdün dahi geçmesine izin verilmezken, Rojava devrimi ile birlikte Kürtlerin dil, kültür, sanat ve kimlik çalışmaları yürüttükleri bir toplumsal aydınlanma akademisine dönüştü.

Kültür ve sanat merkezleri, Rojava devrim sürecinin başlaması ile birlikte halkın ilk el koyduğu mekânlardan olurken, Merkez Seqafi (devlete ait kültür merkezi) de halkın denetimine aldığı ve kamulaştırdığı bir yer oldu. 

Kürtler buralardaki kültür merkezlerinde sanatsal pek çok aktivitelerini daha özgür ve etkin bir biçimde sürdürmeye başladı. Kültür ve sanat alanında yürütülen çalışmalara, gerek mücadeleleri gerekse de sanatları ile büyük emek harcayan Delila, Halil Dağ, Hozan Mizgin, Şehid Serhat, Şehir Hogir, Şefid Sekan gibi pek çok isim ışık oldu.

DAİŞ çetelerinin 15 Eylül 2014 işgal saldırılarından Kültür ve Sanat Merkezi de nasibini aldı. Kültür ve Sanat Merkezi DAİŞ çeteleri tarafından kullanılamaz hale getirildi. Ancak bu durum dahi Kültür ve Sanat alanında çalışma yürüten sanat insanlarını yıldıramadı. 

Kobanê Kültür ve Sanat Merkezi’nin, DAİŞ çeteleri tarafından kullanılamaz hale getirilmesi ardından merkez yönetimi ve üyeleri demokratik özerklik yönetiminin kısmi desteği ile çalışmalarını yürütebilmek için yeni bir bina kiraladı. 

Ancak Kültür ve Sanat Merkezi’nin kiraladığı bina gerek gözlemlediğimiz kadarıyla ve gerekse de merkez üyelerinden edindiğimiz bilgiler esas alındığında Kültür ve Sanat faaliyetlerinin yürütülmesi için pek elverişli olmadığı ortaya çıktı.

TÜRK DEVLETİ VE KDP AMBARGOSU TEV-ÇAND ÜYELERİNİ ENGELLEYEMEDİ

Her alanda zorluklara karşı olağanüstü bir mücadele içerisinde olan Kürtler, 2016 Newrozu’nda Kültür ve Sanat alanında da önemli çalışmalara imza attı. 

Kobanê TEV-ÇAND üyeleri 2016 Newrozu’nda da gerek Kobanê halkına gerekse de TV başında gözü, kulağı ve yüreği Kobanê Newrozu’nda olan halklara görsel bir şölen sundu.

TEV-ÇAND üyeleri 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Şubat ayı boyunca bünyesinde barındırdığı gruplar ile yoğun bir şekilde çalışmıştı. 8 Mart etkinlikleri için TEV-ÇAND bünyesinde yer alan grupların giyeceği elbiseleri Başurê Kürdistan ve Bakurê Kürdistan’dan temin etmeyi düşünüyordu.

Türk devletinin Mürşitpınar sınır kapısını ve KDP ve Barzani’nin de Semelka sınır kapısını kapatması ve Rojava’ya yönelik ambargoyu ağırlaştırması nedeniyle TEV-ÇAND bünyesinde yer alan grupların giyeceği elbiseler temin edilemedi. 

Ve onca emeğin verildiği TEV-ÇAND’ın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü gösterileri iptal edilmek durumunda kalındı.

Ancak TEV-ÇAND üyeleri çalışmalarını aksatmadan bu kez de Newroz hazırlıklarına başladı. Türk devleti ve KDP ve Barzani’nin Rojava’ya yönelik ambargosunun katmerleşerek sürdüğü günlerde TEV-ÇAND bünyesindeki gruplar 2016 Newroz’una hazırlıklarına gün be gün hiç durmadan devam etti.

TEV-ÇAND bünyesinde yer alan Arin Mirkan Çocuk Korosu, Koma Mıştenur, Koma Botan, Koma Gulav (Engellilerden oluşan grup), folklor grubu, tiyatro vb. gruplar yoğun çalışmalar ve provalar ardından 21 Mart Newroz günü gerek Kobanê halkına gerekse de TV başında gözü, kulağı ve yüreği Kobanê Newrozu’nda olan halklara görsel bir şölen sundu.

Kobanê Baki Xıdo Kültür ve Sanat Merkezi üyeleri Bakurê Kürdistan’da öz yönetim direnişlerinde kahramanca direnen YPS’li devrimci genç yürekleri de “Denge Tıfınge YPS lı Sur’ê Zêde Tê” şarkısı ile selamladı.

ÖZGÜR ROJAVA’DAN DEMOKRATİK FEDERAL SİSTEME DOĞRU

İnsanı ve insanlığa ait tüm değerleri ayaklar altına alan faşist DAİŞ çetelerine karşı tarihi ve efsanevi bir direniş sergileyen Kobanê’de, 2016 Newrozu “Özgür Rojava’dan Demokratik Federal Sisteme Doğru” sloganıyla ile Mıştenur eteklerinde kutlandı.

Kutlama alanı destansı direnişin şehitlerinin ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın posterleri, TEV DEM, YPG/YPJ bayrakları ve sarı kırmızı, yeşil renklerle donatıldı.

Ulusal kıyafetlerini giyerek Newroz alanına akan genç, yaşlı, çocuk, kadın Kobanê halkı, tarihi ve efsanevi Kobanê direnişi ruhuyla Bakurê Kürdistan halkının özyönetim direnişini ve bu direnişlere öncülük eden YPS ve YPS- JIN savaşçılarını selamladı.

Devrim şehitleri anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşu ve Ey Reqîp marşının okunmasıyla başlayan kutlamalarda Newroz ateşini şehit anaları yaktı.

ROJAVA DEMOKRATİK FEDERAL SURİYE MECLİSİ EŞBAŞKANI MENSUR SELLUM KONUŞTU

Kobanê’nin Miştenur tepesi eteklerinde kutlanan Newroz’da konuşan Rojava Demokratik Federal Suriye Meclisi Eşbaşkanı Mensur Sellum, Cenevre görüşmelerinin sorunu derinleştirdiğini, ilan ettikleri meclisin çözüm önerdiğini söyledi.

Sellum, konuşmasında “Biz meşru gücüz. Ahlak, toplum ve demokrasi biz de. Bu sebeple yanımızda durun ve bir an önce Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı serbest bırakın” dedi.

Sellum, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Meclisimiz adına Kürtlerin ve ezilen tüm dünya halklarının Newroz Bayramı’nı kutluyorum. Bugünlere gelmede yaşamını yitiren tüm özgürlük şehitlerini anıyorum. Yine YPG/YPJ, Asayiş ve QSD savaşçılarının bayramını kutluyorum. Umut ediyorum ki Newroz ateşi, Suriye halklarının kurtuluşuna vesile olacaktır. 

Ve böylelikle kahraman Efrîn halkı da mutlu ve rahat olacaktır. Burada Umer El Mixtar’ın kentinde devrimci, özgürlükçü gençlere yüreğimizi açtık. Özgürlük ışığının yakıldığı kahraman Kobanê’deyim. Arîn’in dünyayı bedeni ile salladığı Miştenur’dayım. Ben burada Arap, Kürt, Ermen, Asuri, Türkmen, Süryanilerin misafiriyim.”

SELLUM: EŞİT VE ÖZGÜR YAŞAMI İNŞA EDİYORUZ

Rojava ve Suriye devrimlerine karşı kurulan komplolara karşı durduklarını söyleyen Sellum, “Cenevre 1 – 2 - 3 görüşmelerine Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’ın desteğindeki El Nusra, Ehrar El Şam ve bağlı grupları katıp sorunu derinleştiriyorlar. Bu ülkeler DAİŞ’e destek vererek Rojava Devrimi’ni boğmak istiyorlar. Biz kongremiz ve kurulan meclisimiz ile federal sistemi inşa ediyor ve bölgemizdeki halkların birlikte eşit, özgür yaşamını örüyoruz. 

Kongre çok şeffaf gerçekleşti ve çalışmaları şeffaf olacak. Herkes tüm halkların temsil edildiğini gördü. Kongrede öne çıkan başlık demokratik Suriye’nin bölünmeden tüm halklar ve farklılıklar için yurt olması oldu” diye konuştu. 

Sellum, konuşmasının sonunda uluslararası güçlere ve demokrasi güçlerine seslenerek, “Biz meşru gücüz. Ahlak, toplum ve demokrasi biz de. Bu sebeple yanımızda durun ve bir an önce Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı serbest bırakın” dedi.

KADIN DEVRİM İÇİNDE DEVRİMDİR

Rojava devrimi sosyal, siyasal ve kültürel bir devrim olmasının yanında özellikle de kadın devrimi olduğunu Newroz kutlamalarında bir kez daha ortaya koydu.

Mıştenur tepesi eteklerinde kutlanan Newroz alanına sabahın ilk ışıkları ile birlikte kadınlar yoğun olarak akmaya başladı. Newroz alanın 3’te 2’sini kadınlar doldurdu.

Kadınlar Newroz alanındaki ağırlığı ile Rojava devriminin mihenk taşı olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Kültür ve Sanat üyelerinin de ağırlığının kadın olması kadının devrim içinde devrim olduğunu gözler önüne serdi.

GÜVENLİK ÜST SEVİYEDEYDİ

Mıştenur tepesi eteklerindeki Newroz kutlamalarında dikkat çeken bir diğer nokta ise güvenlik önemlerinin üst seviyede olmasıydı.

Asayiş güçleri ve Toplumsal Savunma Güçleri (HPC) Newroz alanı çevresinde yoğun güvenlik önlemleri aldı. Asayiş güçleri bu amaçla Newroz alanına girişler için 4 ayrı kontrol noktası oluşturdu.

Asayiş güçleri oluşturulan bu kontrol noktalarında Newroz alanına giriş yapmak isteyenleri güvenlik amacıyla aradıktan sonra geçişler için izin verdi.

NEWROZ’U KANA BULAMAK İSTEYEN DAİŞ ÇETELERİ ÖLDÜRÜLDÜ

Sirîn kasabasında, saldırmak isteyen 5 DAIŞ çetesi asayiş güçleri tarafından öldürüldü.

21 Mart günü (dün) sabah 05:00 sularından Kobanê’ye bağlı Sirîn kasabasında YPG kıyafetleri giyen ve intihar saldırısı düzenlemek isteyen 5 DAİŞ çetesi asayiş güçleri tarafından öldürüldü.

Çetelerden 3’ü üzerlerindeki bombalarla birlikte imha edilirken diğer 2 çete de kasaba içerisinde saklandıkları yerde bulunarak öldürüldü.

...