GÖRÜNTÜLÜ

'Türk devleti Kandil'e saldırarak sonuç alamaz'

Kerküklü aydınlar, Türk devletinin Kandil'e saldırarak sonuç alamayacağını vurguladı ve "Kandil Kürtlerin direniş kalesidir" mesajını verdi. Aydınlar, Türk devletinin saldırılarına karşı Kürtlerin birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi.

Güney Kürdistan'ın Kerkük kentindeki aydınlar, Türk devletinin Kürt halkına dönük saldırılarını ve Kandil'i hedeflemesine ilişkin ANF'ye değerlendirme yaptı.

ŞUKİR: TEK KORKUSU KÜRTLERİN STATÜSÜ

Yazar Zahir Şukir: “Bana göre Türkiye iç siyasette kimsenin muhalefet yapamayacağı bir stratejik hedef önüne koymuştur. Türkiye’de yaşanan savaş halini kendi sınırları dışına çekmek istemektedir. Onun için Güney ve Rojava'ya saldırmaktadır.

Türkiye Kürtlerin kendi başına bağımsız olmasından korkuyor. Türkiye’nin tek derdi sadece Kürtlerin statü kazanmasını engellemektir. Bunu kendilerinin yıkılışı olarak algılıyorlar. Türkiye, Kürtleri yenebileceğini düşünüyorsa yanılıyordur.

Türkler, Kürtlerin kendi haklarını kazanmasıyla uluslarının tehlikede olacağını algılıyor. Bu doğru değildir. Türk devleti eğitim sistemi ile böyle bir algı oluşturmuş durumdadır. Kürtler tarihten beri işgalcilerin saldırılarına maruz kalmış bir halktır. Kürtlerin iç sorunları var, onun için birlik olamıyor. Kürt örgütler bağımsız değiller, kendi başlarına karar veremiyorlar. Güney Kürdistan partileri ekonomisini devletlere bağlanmış. Kürtler ulusal kongreyle birlikteliğini kurabilirler.” 

REFİK: ON DEVLETTE GELSE KANDİL'İ KONTROL ETMEZ

Gazeteci-Yazar Ahmet Refik: "Türkiye’nin Kandil, Şengal, Başika ve Kerkük ile birlikte bütün Kürdistan’ı işgal etme planı taktiksel değil stratejiktir. Birincisi, Türkiye’nin bunu yapmasının nedeni, bölgede yaşanan durumdan kaynaklıdır. Lozan Antlaşması'nın çözülmesi ve bölgedeki siyasi, tarihsel rollerin değişmesi ve sınırların da değişecek olmasından kaynaklı bu kapsamda siyasetini yürütmektedir. Bölge kaynayan kazan gibi, her yerde savaş var ve bu durumdan faydalanmak isteyen ulus devletler Kürdistan’ı işgal etmeye çalışmaktadır. Türkiye’nin bu durumda korkusu, Kürtlerin kazanımlarına dönüktür.

Neden Kandil'e saldırmaktadır? Çünkü Kandil’in Kürtlerin yanında yeri farklıdır. Hep direniş kalesi olarak ele alınmıştır. Burada Kürt hareketleri mücadele etmiştir. Yani gerilla ve peşmergenin mücadele tarihi açısından çok büyük bir önemi vardır. Şengal de Suriye, Irak ve Türkiye’ye yakınlığı ile stratejik bir kapı rolündedir. DAİŞ’in buraya saldırması bu plan dahilinde olmuştur.

Dört parça Kürdistan’da, Avrupa’da ve dünyanın her yerinde Kürtler birlik olmalı ve tüm fırsatları değerlendirmelidir. Kandil’e Türk devleti gibi on devlet gelse, Kandil’i kontrol edemez. Sadece gerilla Kandil’i kontrol edebilir. Tarihsel anlamda Kandil bizim için kırmızı çizgidir. Erdoğan yaptıklarının altında kalacak. Erdoğan yaptıklarıyla Miloseviç gibi Lahey savaş suçları mahkemesine götürülecektir.

'KÜRTLER ORTAK MÜCADELE EDERSE KAZANIR'

Bazı Kürt partilerinin devletin güdümünden çıkıp ulusal birlik için çaba sarf etmeleri gerekiyor. Bunun için Kürtler, ulusal kongre ile ulusal birlikğini hemen oluşturmalı ve bu saldırılara karşı ortak mücadele etmelidir. Eğer Kürtler bunu yaparsa bölgede çok büyük değişimi de sağlayabilir."