Gever ve yüzlerce köyde devletin sıkıyönetim uygulamaları ve soykırımcı saldırıları  20. gününde yoğunlaşarak devam ederken, Şemdinli ilçesi de kuşatma altında tutuluyor. Van’da bulunan MAZLUM-DER, ÇEV-DER, MHD ve Eğitim-Sen  temsilcileri Yakup Aslan, Av. Deniz Yıldız, Ali Kalçik ve Mahmut Pala, devletin  Gever’deki saldırıları ve Şemdinli kuşatmasını ANF’ye değerlendirdi. 

ASLAN: BU YENİ BİR DERSİM, KOÇGİRİ KATLİAMIDIR

MAZLUM-DER Şube Başkanı Yakup Aslan, Gever’e ülke tarihinde görülmemiş bir asker-polis ve ağır silah yığınağı yapıldığını söyledi. Aslan, Gever’de devlet eliyle neler yaşanabileceğini saldırılar başlamadan yapılan yığınaktan tahmin edebildiklerini ve şu anda yaşananların tahminlerini doğruladığını söyledi. Gever’de büyük bir bombardıman, ağır silah, tank, top saldırıları yaşandığını ifade eden Aslan, yapılanların savaş suçu niteliğinde olduğuna dikkati çekti.
Gever’de sivillerin bombardıman altında olduğunu hatırlatan Aslan, yaşam ve özgürlük haklarının çiğnendiğini vurguladı. Aslan, “Dersim, Ağrı ve Koçgiri katliamlarının bir benzerini şu anda AKP hükümeti Kürtlere yeniden uyguluyor” dedi. 

'HUKUKA DA İSLAM DİNİNE DE AYKRIDIR'

Aslan, bu katliamların ne hukuken ne de İslam dini açısından kabul edilebilir bir tarafı olduğunu söyleyerek, katliamcıların er yada geç kaybedeceğini, kendilerinin de sonuna kadar direneceğini ifade etti. 

'ŞEMDİNLİ’DE KUŞATMA ALTINDA'

İçerisinde yüzlerce köyün bulunduğu, Gever’i çevreleyen kırk kilometrelik bir hattın yasak bölge ilan edildiği bilgisini veren Aslan, bunun bir sıkıyönetim uygulaması olduğunun altını çizdi. Şemdinli’nin de kuşatma altına alındığını aktaran Aslan, Şemdinli-Gever yolunun kapatılarak Şemdinli halkının da abluka altına alındığını ve cezalandırıldığını söyledi. 
Van’da  bulunan sivil toplum örgütleri olarak Gever’e gitmek istediklerini ancak engellendiklerini anlatan Aslan, Hakkari’de devlet yetkilileri ile  görüştüklerini, yaşananların ciddi insan hakları ihlali olduğunu kendilerine aktardıklarını kaydetti. Gever’de yaşananların Türkiye Anayasasına da aykırı olduğunu kaydeden Aslan, bir an önce bu savaş suçu içeren sıkıyönetim uygulamalarının son bulmasını istedi. 

YILDIZ: TÜRK DEVLETİ SAVAŞ MAHKEMESİNDE YARGILANACAK

MHD Van Şubesi Eş Başkanı Av. Deniz Yıldız,  Kürdistan’da uygulanan "sokağa çıkma yasakları"nın yasal-anayasal hiçbir dayanağı olmadığını, tank, top gibi silahlarla savaş suçu işlendiğini belirtti. Av. Yıldız, insanların çok rahat şekilde bulundukları alanlardan çıkarılabilecekken bodrumlarda katledildiğini söyledi. 
Gever’de yaşananlarınCizre benzeri bir sonucu doğurmaya  doğru gittiğine vurgu yapan Av,. Yıldız, Kürdistan’da Türk devletinin uygulamalarının artık uluslararası savaş mahkemelerinde yargılanmasına yetecek aşamaya vardığını da söyledi. 

'ÖZ YÖNETİM DEMOKRATİK BİR HAKTIR'

Yaşananların halklar arasında büyük kırılmalara yol açmaya başladığını belirten Av. Yıldız, Kürdistan’da katliamların devam etmesi halinde yaşanan büyük kırılmanın ciddi bir kopuşa dönüşeceği uyarısında bulundu. Kürt halkının öz yönetim talebinin meşru ve demokratik bir talep olduğunu vurgulayan Av. Yıldız, dünyanın hiçbir yerinde öz yönetim talebinin bu şekilde devlet saldırıları ile bastırılmaya çalışılmadığına işaret etti.

KALÇİK: DÜŞMAN ULUS GİBİ SALDIRIYORLAR!

Van Çevre Derneği ÇEV-DER Başkanı Ali Kalçik ise şunları söyledi: “Türklerle kurmaya çalıştığımız dostluk ve kardeşlik çabalarının karşılığı katliam oldu. Bize yapılanlar ancak düşmanlıkla açıklanabilir, düşman bir ulusun düşman bir ulusa uyguladığını şu an da bize uyguluyorlar. Cizre, Sur, Silopi ve  Gever’de yaşananlar bu ülkenin vatandaşı olmadığımızı, öyle görünmediğimizi gösteriyor."

'DEVLETİN BU TOPRAKLARDA MEŞRUİYETİ YOKTUR'

Türk Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Esad için sar fettiği “Halkını bombalayan yönetimler yıkılmaya mahkumdur” sözünü hatırlatan Kalçik, “Şu anda Erdoğan aynısını kendi halkına yapıyor” dedi. Halkını bombalayan bir devletin meşruiyeti kalmadığına vurgu yapan Kalçik,  bu saldırılar devam ederse  birlikte yaşamanın koşullarının kalmayacağını söyledi. 
“AKP şu anda sessiz görünen bazı Kürt çevrelerine bakarak cesaret almasın, bu uygulamalar tüm Kürtlerin yüreğinde derin yaralar açmıştır” diyen Kalçik, böyle devam ederse Türklerle Kürtlerin kardeşlik imkanının ortadan kalkacağının altını çizdi. 

PALA: AKP ÇÖZÜM SÜRECİNE DÖNMELİ

EĞİTİM-SEN Van Şubesi Sekreteri Mahmut Pala da devletin tüm bölgeyi mağdur ettiğini belirtti.  Pala, kulağını her türlü diyaloğa tıkadığını söylediği AKP'ye, "Savaş politikasından vazgeçerek çözüm sürecini başlat ” diye seslendi.