Yekitiya Ragihandina Demokratik (YRD), AKP faşizminin Kürt televizyonlarını hedef almasına ilişkin bugün yazılı açıklama yaptı.

"Ülkesini gazetecilerin hapishanesine çeviren, düşünce ve ifade özgürlüğünün gardiyanlığına soyunan Erdoğan-Bahçeli diktatörlüğü, bu sefer de elini Avrupa’ya uzatarak halkların ve büyük insanlığın sesi olan özgür basına yönelerek ekranları karartmak istemektedir" diye başlayan açıklamada, şunlar ifade edildi:

"Erdoğan-Bahçeli diktatörlüğünün yasakçı ve sansürcü zihniyetinin tezahürü olan RTÜK, News Channel, Ronahi ve Sterk televizyonlarının yayınlarının durdurulmasını Eutelsat uydu şirketinden istemiştir. Erdoğan-Bahçeli diktatörlülüğü ile işbirliği yaparak bu ahlaksızca kararın altına imza atanlar şunu bilmeli ki, karartılan sadece televizyon ekranları olmayacaktır, aynı oranda karartılan Avrupa demokrasisinin en temel taşı olan düşünce ve ifade özgürlüğü olacaktır. 

Unutmayalım ki, Erdoğan-Bahçeli diktatörlüğü eliyle Türkiye Ortaçağ karanlığının ötesine taşınmıştır. Bugün Türkiye’de onlarca TV, radyo, gazete, haber sitesi, dergi, sosyal medya hesabı sırf Erdoğan diktatörlüğünü eleştirdiği için kapatılmış, ağır para cezalarına maruz kalmış, onlarca yıl ceza istenen davalar açılmış ve halen neyle suçlandığını bilmeden 200 yakın gazeteci tutuklanarak cezaevine konulmuştur. Baskıcı, sansürcü, yaklaşımıyla medyada çoğulculuğu bitirmiş, editoryal özgürlüğü ortadan kaldırmış, düşünce ve ifade özgürlüğünü ayaklar altına almıştır. Sırf Erdoğan diktatörlüğünü övmediği için birçok gazeteci işinden atılmakla kalmamış, yandaş medya tarafından teşhir edilerek saldırılara maruz kalmış ve nihayetinde hayati tehlikeyle karşı karşıya kalarak gerçeğin sesi olmaya çalışan gazetecilerin yaşamları işkenceye dönüştürülmüştür. Basın özgürlüğü açısından sicili oldukça kötü olan, kara listeye aday olan böylesi bir diktatörlüğün talebini kendisine emir telaki eden bir Avrupa, demokratik değerlerine, hukukuna kendi eliyle ihanet etmiş demektir.

'SUÇLARINI GİZLEMEK İÇİN EKRANLARI KARARTMAK İSTİYORLAR'

Ekranı karartılmak istenen Sterk TV, Kürtlerin kültürel ve özgürlük değerlerini kendi anadilinde veren yegane TV’lerden biridir.  News Channel Türk televizyon ve gazeteleri tarafından dile gelmeyen onlarca hak ihlalini haber yaparak demokrasi ve özgürlüğün sesi olduğu için Erdoğan-Bahçeli diktatörlüğü tarafından hedef haline getirilmiştir. Ronahi TV ise Kürtçe, Arapça, Suryanice ve çok sayıda halkın ana dilinde yayın yapmakla kalmamış, Avrupa ve tüm dünya halklarının geleceğini tehdit eden DAİŞ çetelerine karşı verilen mücadeleyi Suriye’de ekranlarına taşıyan tek televizyon olmuştur. Bu üç televizyonun ortak özelliği Erdoğan'ın DAİŞ ile birlikte ortaklaşarak insanlığa karşı işlediği suçları ortaya çıkaran haberciliğin altına imza attıkları için ekranları karartılmak istenmektedir.

Ekranları karartılmak istenen söz konusu televizyonlar sadece Kürtler açısından değil, Ortadoğu halkları açısından da bir nefes borusudur. Şayet bu televizyonlar olmazsa, Erdoğan-Bahçeli diktatörlüğünün Türkiye'de, Kürtlere ve muhaliflere dönük işlediği insanlık dışı suçları haber yapılacak tek bir televizyon bulunamaz. Bu televizyon kanallarının kapatılma kararını onaylamak ve sessiz kalmak Erdoğan’ın suçlarını gizlemek ve o insanlık dışı suçlara ortak olmak anlamına gelecektir.

AVRUPA'YA VE HALKA ÇAĞRI

YRD olarak çok geç olmadan başta Fransız hükümeti olmak üzere AB, RTÜK'ün Eutelsat'tan istediği News Channel, Ronahi ve Sterk Televizyonlarının yayınlarının durdurulması kararına karşı çıkmaya ve izin vermemeye çağırıyoruz. Avrupalı aydınlar, akademisyenler, gazeteciler ayağa kalkarak Erdoğan-Bahçeli diktatörlüğünün bu faşizan kararına geçit vermemeye, bu suça karşı sessiz kalmamaya çağırıyoruz."

YRD, açıklamasının sonunda Kürt halkına ve dostlarına da şu çağrıyı yaptı:

"Her parçadaki halkımız ve dostları ayağa kalkarak tüm mazlum halkların sesi olan özgür basının yayınlarının karartılmasına dur demeye, bu haksız ve hukuksuz uygulama karşısında seslerini yüksetmeye Eutelsat  şirketini protesto etmeye çağırıyoruz."