Exterin nasıl teslim edildi?

Destek çağrısıyla DAİŞ'e karşı Exterin’e savaşmaya giden Cephet El Ekrad savaşçıları, Exterin'in nasıl bir komployla 12 Ağustos 2014’te DAİŞ’e teslim edildiğini anlattı.

AKP yönetimindeki Türk devleti, bir süredir ÖSO etiketi altında 37 çeteyi, Suriye Geçici Hükümeti (SGH), Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SDMK) olarak adlandırıp Suriye Milli Ordusu olarak birleştirmeye çalışıyor. Bununla da bölgede güven ve huzur ortamı oluşturacağını iddia ediyor. Oysa kendi aralarında da sık sık çatışan bu çetelerin temel hedefi Kürtler. DAİŞ karşısında ise şikeyle yapılan 'Fırat Kalkanı Harekatı' dışında bir varlıkları olmadı. Bu çeteler, 2014'te Cephet El Ekrad’dan DAIİŞ’e karşı savaş için yardım istemişti. Destek çağrısıyla Exterin’e giden Cephet El Ekrad komutan ve savaşçıları, 12 Ağustos 2014’te nasıl bir senaryoyla DAİŞ'e teslim edildiğini ANF'ye anlattı.

Ebu Ala (Muhammed Habib Hasan) halen yüzünde çetelerin işkencesinin izlerini taşıyor. Ebu Ala’dan duyup peşine düşüyoruz Exterin’in DAİŞ’e teslim edilme hikayesini. Ebu Ala, diğer Cephet El Ekrad komutanlarıyla da buluşturuyoruz bizi.

Ebu Ala anlatmaya başlıyor. Şu anda Türk devletiyle birlikte Şehba işgalinde yer alan çetelerin Exterin DAİŞ tarafından sıkıştırıldığında Cephet El Ekrad Komutanı Hacı Ehmed’den yardım istediğini belirtiyor. “Aynı mıntıkanın insanlarıyız, Exterin’i korumalıyız" şeklindeki yardım talebine Hacı Ehmed olumlu yanıt veriyor. Büyük bir grup toparlanıp Exterin’e gidiyor.

SAVAŞ BAŞLAYINCA

Ebu Ala, gittiklerinde bir süre hazırlık yaptıklarınıbelirterek, devam ediyor: "DAİŞ zaten Exterin’in etrafındaydı. Çatışmalar 19.00'da başladı. Başlar başlamaz savaşçılarımız, ÖSO'luların çekildiğini bildirmeye başladı. Saat 21.00'de hangi noktaya sorsan kaçtıklarını öğrendim. Exterin’i; kendi köylerini, kendi elemanlarını bırakıp arabalara binip gitmişler."

Ebu Ala gibi yardım grubundan yer alan Cephet El Ekrad savaşçıların Cemal Şêxo ise şunları ekliyor: “ÖSO güçleri bütün noktaları boşaltmışlar. DAİŞ’in önünden kaçmışlar. DAİŞ’in önü boş kalmış. Bizim haberimiz yok. Biz içerideyiz. Yani ön hatta, cephe hattındayız. Ardımızda kontrol noktaları vardı, onları da ÖSO güçleri tuttu. Burda bizim haberimiz yokken bütün noktaları boşaltmışlar. DAİŞ arkamızdan Exterin’in içine girmiş oldu.”

DAİŞ KUŞATMAYA ALDI

ÖSO’nun ihanet ederek kaçması sonucu 140 kişilik Cephet El Ekrad gücünün kuşatmada kaldığını dile getiren Ebu Ala, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Hacı Ehmed’e haber verip durumu anlattık. ‘Siz savaşmaya gittiniz, sonuna kadar savaşacaksınız’ talimatını verdi. Biz de ‘Tamam, savaşacağız’ dedik. Sabah 04.00’e kadar savaştık ve artık kapı kapıya, duvar duvara ulaştık. Onlar tankla, doçkalarla geldi. Biz de ağır silahlar yoktu. Bütün etrafımızı kuşattılar. Durumu aktarınca Hacı Ehmed 'çekilin’ dedi. DAİŞ çemberini yarıp çıktık.”

TAHMİN ETMEDİKLERİ YERDEN

Cemal Şêxo ise kuşatmadan nasıl çıktılarıyla ilgili şu detayları paylaşıyor: "Etrafımızı sarmışlardı. Sayıları çok fazlaydı. Tek bir yol vardı ama normal yol değil. Tarlalardan geçen bir tren yolunu kullandık. Arabaların oradan geçmesi zor olduğu için bizim oradan çıkacağımızı tahmin etmemişlerdi.”

MARÊ'DE OTURMUŞLARDI

Burada çıkıp Marê’ye varıyorlar. Ebu Ala, Marê’nin içinde on binlerce silahlının beklediğini; dışarı bile çıkmadığını kaydediyor.   DAİŞ gelip Ezaz’ı alıyor ve Marê’ye dayanıyor. cephet El Ekrad gücü Marê'ye girmeden kendi alanına çekiliyor.

KAÇMASAYDILAR DAİŞ GİREMEZDİ

Exterin'deki güçlerin kaçmaması halinde DAİŞ'in giremeyeceğini belirten Cephet El Ekrad’ın o dönemdeki komutanlarından Ebu Xalid ise “Ketibe Faruk, Ketibe Baz, Liwa Faruk, Liwa Murtasab, Liwa Fetih, Fırka Tilataiş(13) , Fırka Sittaiş(16), Ehrar Dêrazor, Ehrar Minbic, Ehrar Reqa, Ehrar Murtasab, Ehrar Suriye, Sultan Mehmed Fatih vardı. Bunlar bizi çağırmalarına rağmen komplo yapıp birleştiler ve bizi yok etmeye çalıştılar” diyor.

TÜRK DEVLETİNİN PLANI

Ebu Xalid, ÖSO’nun kaçarak Cephet El Ekrad'ı yalnız bırakmasının Türk devleti tarafından planlanmış bir komplo olduğunu savunuyor: “12 arkadaşı şehit verdik, esirimiz ve yaralılarımız da oldu. Esir düşen arkadaşlarımızın kafalarını kestiler. Bunun hepsini yapan da Türkiye’dir.”

Cemal Şêxo da Cephet El Ekrad’ın komployla imha edilmek için davet edildiğine katılıyor: “Amaçları bizi imha etmekti. Bizi oraya çekip tasfiye etmekti. Meğer Exterin’deki güçlerin rütbelileri birkaç gün önce ailelerini çıkarmış. Aanlaşmışlardı.”