Avusturya’da MİT’in bir elemanı suç üstü yakalandı

Geçtiğimiz Haziran ayında Viyana’da Kürtlere yönelik ırkçı saldırıları araştıran Avusturya polisi izini sürdüğü bir MİT ajanını suçüstü yakaladı. Ajanın sadece Avusturya’da değil bütün Avrupa’da aktif olduğu tahmin ediliyor.

Geçtiğimiz Haziran ayının sonunda Avusturya’nın başkenti Viyana, AKP-MHP iktidarı yandaşı Türk milliyetçilerin şiddet olaylarına sahne olmuştu. Avusturya güvenlik birimleri, birkaç gün arka arkaya başta Kürtler olmak üzere Erdoğan rejimi muhalifi kesimlere yaşanan saldırılarda Türk istihbaratı MİT’in önemli bir payının bulunduğu tespit etti.

Türk ırkçılarının nasıl organize edildiğini araştıran polisin Viyana dışında bir MİT ajanını Ankara’ya bilgi göndermeye çalışırken suçüstü yakaladığı öğrenildi. Olaya ilişkin resmi açıklamayı İçişleri Bakanı Karl Nehammer yaptı. Yakalanan kişinin Ankara'ya Avusturya'da yaşayan AKP iktidarı karşıtlarıyla ilgili bilgiler aktardığını belirten Nehammer, ayrıntılı bilgi vermekten kaçındı.

‘CASUSLUK FAALİYETLERİNE MÜSAMAHA GÖSTERMEYECEĞİZ’

Türk devletinin ülkelerinin topraklarında sürdürdüğü casusluk faaliyetlerine asla müsamaha göstermeyeceklerinin altını çizen bakan Nehammer, suçüstü yakaladıkları casusun Ankara-Viyana hattında krize neden olacağını ima ederek şöyle konuştu: “Bundan sonra diplomatik süreçler başlayacak. Yargı da casusluk suçlamasıyla soruşturma başlatacak.”

Yakalanan kişinin kimliğine ilişkin bilgi vermeyen Avusturyalı bakan, bu kişinin daha önce Türkiye’de tutuklandığını daha sonra serbest bırakıldıktan sonra MİT tarafından Avusturya’ya gönderildiğini söylemekle yetindi. Erdoğan rejiminin Avusturya’daki casusluk faaliyetlerine sert bir tepki de Uyum Bakanı Susanne Raab’dan geldi. Türkiye’nin Avusturya’daki toplumunu bölmeyi amaçladığını belirten Raab “Türkiye’nin etkisi uyum için bir zehirdir” ifadesini kullandı.

MUHALİFLERİ TÜRKİYE’YE İHBAR ETMİŞ

İçişleri Bakanı Nehammer’in basın toplantısında “Almanya İçişleri Bakanı Seehofer’i olaya ilişkin bilgilendirdik” demesi dikkat çekti. Zira yakalanan kişinin sadece Avusturya’da değil Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde de aktif olma ihtimali üzerinde duruluyor. Ayrıca Avrupa Birliği çapında Erdoğan rejiminin casusluk faaliyetlerine karşı ortak bir tutumun alınması için Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg’in de harekete geçtiği ifade ediliyor.

Avusturya medyasında yer alan bilgilere göre ise yakalanan söz konusu casus ile Avusturya’dan Türkiye’ye gidip yakalananlar arasında bir bağ var. 2018 yılından bu yana Türkiye’de tutuklanan Türkiye kökenli Avusturya vatandaşları ile Avusturya’dan yaşayan Türkiyelilerin sayısı 35 olarak açıklanmıştı. Sayının bu kadar yüksek olmasının nedeni olarak yakalanan MİT ajanının faaliyetleri gösteriliyor.

YAKALAN AJAN ÇEKİM EKİBİNİN BAŞINDAYDI

25 Haziran’dan itibaren arka arkaya AKP-MHP iktidarının desteklediği Türk faşist gruplar, Avusturya’nın başkenti Viyana’da Kürtler ile Erdoğan rejimi muhalifi kesimlere saldırmıştı. “Kadına yönelik şiddete karşı” düzenli olarak yaptığı miting de faşistlerin hedefi olmuştu.

Avusturyalı güvenlik birimleri ise Viyana ve Ankara yönetimleri arasında krize neden olan saldırılarda Türk istihbaratı MİT’in rolüne mercek tutmuşlardı. Avusturya istihbaratının da desteğiyle saldırılar sırasında çekilen görüntülerin incelemesinde MİT’in olaylarda önemli bir payının olduğuna dair bulgular bulunmuştu.

Olayların ardından kurulan özel polis birimi, özellikle Kürt ve sol kesimlerin düzenlediği gösterilerde iyi organize edilmiş bir kameraman ekibin çekimler yaptığını tespit etti. Çekimlerin MİT tarafından organize edildiğinden yola çıkan polisin bu şekilde yakalanan MİT ajanına ulaştığına dikkat çekiliyor.

Avusturya gündemine ilk sıralarına oturan faşist saldırıların hemen ardından açıklama yapan Başbakanı Sebastian Kurz, AKP-MHP iktidarını suçlayarak “Türkiye ülkemizde huzursuzluk tohumları ekiyor. Türkiye Avusturya'da yaşayan insanlar üzerinde nüfuz kurmaktan vazgeçmelidir" çağrısında bulunmuştu. Kurz’un açıklamasının ardından Viyana-Ankara arasında kriz çıkmış, her iki ülke karşılıklı olarak büyükelçilikleri dışişleri bakanına çağırmıştı.