'Kürtlerin PKK'nin terör listesinden çıkarılması istemi haklı'

İsveç'li yazar ve gazeteci Jan Gulliou, Başsavcı Christer Petersson'un Palme davasının kapatıldığını açıklamasından sonra Kürtlerin kendilerinden özür dilenmesi ve PKK'nin terör örgütleri listesinden çıkarılması taleplerinin haklı olduğunu söyledi.

İsveç polisinin Olof Palme cinayetini PKK'ye yıkmaya çalıştığını hatırlatan İsveçli gazeteci ve yazar Jan Gulliou, “PKK'den yana veya ona karşı olabilirsiniz ama PKK siyasi bilinçli politik bir örgüttür. PKK'nin İsveç ve dünyadaki tüm Kürtler için yapacağı en kötü şey İsveç Başbakanı Olof Palme'yi öldürmek olurdu. Böyle bir şeyi yapmak siyasi olarak Kürt tarihi için çok kötü olurdu. Palme'nin vurulmasından sonra PKK değil tüm Kürtler katil olarak suçlandı” dedi.

Siyasi olarak özellikle PKK'nin hedef alındığını söyleyen Gulliou, Stockholm Emniyet Müdürü Hans Holmer ve Adalet Bakanının müsteşarı Ebbe Carlsson'un Palme'nin PKK tarafından öldürüldüğü teorisini inandırıcı kılmak için İran'ın Olof Palme'nin öldürülmesi karşılığında Kürtlere Kürdistan'ın kurulmasını vaat ettiklerini öne sürdüklerini hatırlattı.

POLİSİN METOTLARI TERS TEPTİ

Holmer ve Carlsson'un Palme cinayetini Kürtlerin üzerine yıkmak için gerekçe yarattıklarını söyleyen Gulliou, “Bu kesinlikle çılgınca bir teoriydi ama o koşullarda medya özellikle de İsveç'in en fazla satan gazetesi Expressen bu teoriyi benimsedi ki bu İsveç çapında Kürtlere yönelik baskılara neden oldu. Demokrasinin İsveç'te uygulanmaya başladığından beri ilk kez polis yasalara aykırı olarak ev baskınları ve aramalar yaptı. Geceleri Kürtleri sorguya çekti ve taciz etti. Pizza, restoran sahiplerini sorguya çekti. Polis, teorisini güçlendirecek kanıtlar elde etmek istedi. Ama istediğini elde edemediği gibi polisin metotları ters tepti” dedi.

Gulliou, medyanın bir kesiminin polisin teorisinin sözcülüğünü yaparken kendisinin sorumlusu olduğu İsveç Devlet Televizyonunun Magasinet programının cinayetin Kürtler ve PKK'nin üzerine yıkılmasını eleştirdiğini hatırlattıktan yaşanan gelişmeleri şöyle özetledi:

HOLMER'İN 'KÜRT İZİ' TEORİSİ PREJTİJJİNİ YİTİRDİ

“Sonunda Holmer'in Kürt izi teorisi prestijini yitirdi. Ortadoğu'daki gelişmelerden bilgisi olmayan polisin ucuz ve ilkel bir siyasi teorisi olarak görüldü. Polis müdürü görevden alındı ve yerine cinayeti soruşturması için başka biri görevlendirildi. Kürtlere yönelik yapılan cinayet suçlamaları sona erdi ve uyuşturucu bağımlısı Christer Petersson hakkında cinayet suçundan soruşturma başlatıldı.”

Holmer ve Carlssson'un dışında çok az sayıda kişinin Kürtlerin Olof Palme'yi öldürdüğüne inandığını söyleyen Gulliuo, “Bana ve pek çok kişiye göre ortaya çıkan kanıtlar ve ifadeler cinayetin Petersson tarafından gerçekleştirdiğine işaret ediyor. Nitekim İlk Mahkeme tarafından cinayet suçundan mahkum edildi ama Üst Mahkeme beraat etmesini kararlaştırdı” dedi.

Başsavcı Christer Petersson'un 10 Haziran günü düzenlediği basın toplantısında Stig Enström'ü Palme'nin katili olarak ilan etmesini tuhaf karşıladığını söyleyen Gulliou şöyle konuştu: “Çünkü Engström, katil adayları içinde ikinci sıradaydı. Cinayet zanlısı Petersson ile aynı ad ve soyadını taşıyan başsavcı, elindeki kanıtların Stig Engström'ü tutuklatmak ve dava açmak için yeterli olmadığını söyledi. Ama cinayetin Kürtler tarafından işlendiği spekülasyonu şimdi en alt sıralara düştü.”

İsveç Güvenlik Polisi'nin Palme cinayeti nedeniyle baskı uyguladığı Kürtlerden Halis İkincisoy, ANF ile yaptığı söyleşinde o sıralar devlet televizyonunda görev yapan Jan Gulliou'nun cinayetin Kürt ve PKK'nin üzerine atılmasına karşı çıktığını ve kendileriyle programlar yapan ender namuslu aydınlardan biri olduğunu söylemişti.

PROGRAMIMDA HOLMER'İN 'KÜRT İZİ' TEORİSİNİ ELEŞTİRDİM

Gulliou, o sıralar yaptığı Magasinet programının İsveç'in en büyük programı olduğunu hatırlattıktan sonra şunları kaydetti:

“Programımda Hans Holmer'in 'Kürt izi' teorisini eleştirdim. Kürtlere yönelik yasa dışı baskıları ele aldım. Polisin Kürtlerin evlerine yaptıkları baskınları. Kitaplara ve örneğin Karl Marx'ın kitaplarına el koymasını anlattım. Polis, temelsiz suçlamalarla Kürtlerin üzerine gitti. Be de zamanımın önemli bir bölümünü bu işlere ayırdım.”

Gulliou, Türk devleti ve medyasının da Palme cinayetinin sorumluluğunu PKK ve Kürtlerin üzerine yıkmak istediğine dikkat çekti.

SÄPO CİNAYETTEN BİR YIL ÖNCE KATLİAMI KÜRTLERE YIKMAK İÇİN KAMUOYU OLUŞTURMAYA BAŞLADI

Säpo'nun Palme cinayetinden bir yıl önce sorumluluğu Kürtlere yıkmak için kamuoyu oluşturmaya başladığını hatırlatan Gulliou, polisin birkaç Kürdün telefonunu dinlediğini ancak suç işleneceğine dair bir şey bulamadığını söyledi.

Kanıt elde edemeyen Säpo'nun Kürtlerin şifreli konuştuklarını iddia ederek 500 sayfalık soruşturma yaptığını söyleyen Gulliou, “Polis, Kürtler düğünden bahsettiklerinde bununla düğünü değil siyasi cinayeti kastettiklerini iddia etti. Ve bu İsveç'in en büyük siyasi olaylarından biri olan Kürt avının başlatılmasına neden oldu” şeklinde konuştu.

Gulliou, Başsavcı Christer Petersson'un Palme cinayetinin kapatıldığını açıklamasından sonra Kürtlerin özür dilenmesi ve PKK'nin terör örgütleri listesinden çıkarılmalarını taleplerinin haklı olduğunu söyledi. İsveç hükümetinin PKK'yi terör örgütleri listesinden çıkarması gerektiğine vurgu yaptı.

JAN GULLİOU KİMDİR?

1944 yılında Stockholm'un Södertälje ilçesinde dünyaya gözlerini açan Jan Oskar Sverre Lucien Henri Gulliou İsveç'in en tanınmış yazarı.

68 Hareketinin gençlik önderlerinden Gulliou, 1973 yılında arkadaşı Gazeteci Peter Bratt ile İsveç ordusunda parlamentonun bilgisi dışında IB (Enformasyon Bürosu) olarak adlandırılan gizli bir istihbarat teşkilatı olduğunu açığa çıkardı. Hükümet, parlamenterler ve ordu iddiayı yalanladı. Gulliou ve Bratt ülkenin güvenliğini tehlikeye düşürdüğü suçlamasıyla birer yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Ama bu iddialar daha sonraları İsveç hükümeti tarafından doğrulandı. Belgelerin bir kısmı 1999 yılında kamuoyuna açıklandı.

800 bini aşkın tirajıyla en fazla satan gazetesi Aftonbladat'te köşe yazıları yazan Gulliou, kitapları en fazla satan yazarlar arasında yer alıyor.