GÖRÜNTÜLÜ

Londra'da Af Örgütü’ne Abdullah Öcalan dosyası sunuldu

Londra'da Kürtler, Uluslararası Af Örgütü’ne Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecride ilişkin bir dosya sunarak, "Tecrit kabul edilemez. Harekete geçin" çağrısı yaptı.

Londra Jiyan Kadın Meclisi ve Devrimci Gençlik Hareketi öncülüğünde Londra'da AF Örgütü binası önünde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecrite karşı protesto eylemi gerçekleştirildi. Eyleme insan hakları savunucusu Margaret Owen da katılarak destek verdi.

Abdullah Öcalan’ın flama ve posterlerinin taşındığı eylemde, “Biji serok Apo”, “Mutlak tecride sessiz kalma” şeklinde sloganlar atıldı.

Burada bir açıklama yapan Jiyan Kadın Meclisi üyesi Berfin Dersim, AB ve Avrupa Konseyi’nin, faşist Türk devletinin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecrite karşı yetersiz tepki göstermesini eleştirerek, şunları ifade etti:  “Türkiye'deki otoriter rejim, Öcalan’ın fikirlerinin dönüştürücü potansiyelinden korkarak, onu susturmak için uzun süreli tecrit ve haklarının sistematik ihlali de dahil olmak üzere acımasız önlemlere başvurdu. Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği gibi kurumların Türkiye'yi ağır insan hakları ihlallerinden sorumlu tutmaması nedeniyle uluslararası toplumun Öcalan’ın içinde bulunduğu kötü duruma tepkisi yetersiz kaldı. Tecritin bir işkence biçimi olduğu kabul edilmesine rağmen, Öcalan'ın hukuki temsile ve aile ziyaretlerine erişimi engellenmeye devam ediyor, bu da onun güvenliği ve refahına ilişkin kaygıları artırıyor”. 

Berfin Dersim, Kürt sorununun barışçıl çözümü için Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak tecritin sona ermesi ve özgürlüğünün sağlanması gerektiğini ifade ederek, uluslararası kurumların bu hukuk dışı ve insan haklarına aykırı mutlak tecrite karşı harekete geçmesi gerektiğini kaydetti.

Açıklamanın ardından ünlü insan hakları savunucusu Av. Margaret Owen ve Britanya Kürt Halk Meclisi Dış İlişkiler Temsilcisi Agit Karataş, AF Örgütü Türkiye masasına Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın durumuna ilişkin acil araştırma ve kamuoyuna yansıtma çağrılarının bulunduğu mektubu teslim etmek istedi.

Ancak AF Örgütü çalışanları, güvenlik gerekçesiyle görüşmeyi demir parmaklıklar ardında kabul etti.

Burada yapılan görüşmede büro yetkilileri, AF Örgütü’nün Türkiye’deki insan hakları ihlalleri hakkında bilgilerinin olduğunu, Abdullah Öcalan ile ilgili talep mektubunu Uluslararası Sekretaryaya yönlendirdiklerini belirtti. Heyet ise Abdullah Öcalan üzerindeki mutlak iletişimsizlik halinin üç yılı aştığını ifade ederken, bunun bir ‘işkence’ olduğunun kabul edilmesine rağmen Türk devletine karşı yeterli tepki gösterilmemesini eleştirdi.

Britanya Kürt Halk Meclisi ve Jiyan Kadın Meclisi, büro vekillerine özellikle Abdullah Öcalan’ın son 4 yıllık “incommunicado” durumuna ilişkin bilgi verdi. 

Görüşmenin ardından bir açıklama yapan Av. Margaret Owen, İngiliz toplumuna Kürt halkının özgürlük mücadelesiyle dayanışma çağrısında bulundu. Konuşmasında, Birleşmiş Milletler dahil, çeşitli uluslararası kurumların, Abdullah Öcalan’dan yıllardır haber alınmamasıyla ilgili daha fazla denetleyici ve çözümcü rol üstlenmesi gerektiğini ifade etti.

Heyet adına bir açıklama yapan Britanya Kürt Halk Meclisi Dış İlişkiler Temsilcisi Agit Karataş, şunları belirtti:

“Eğer ki AF Örgütü, dünyanın en önde gelen insan hakları kurumu olarak evrensel insan haklarının savunucusu rol ve misyonunu iddia ediyorsa, dünyada en çok siyasi tutsağın en ağır cezalara çarptırıldığı Türkiye’yi özel gündemine almalıdır.

Kürt Özgürlük Hareketi ve dostları, Türkiye ve Orta Doğu’da Kürt sorununun politik çözümündeki kilit mekanizmanın İmralı tecrit sisteminin kırılmasıyla birlikte Öcalan’ın irade temsiliyeti ve öncü aktör olarak yeni bir süreçte yer alabilmesi için Küresel Özgürlük Hamlesini başlattılar. Kürtler ve dostları hamle kapsamında sürekli eylemsellikleri uluslararası kurumlar önünde gerçekleştirmeli. Uluslararası kurumlar Türkiye ve Kurdistan’daki her gelişmeden haberdar olmalı ve tutum almaya çağrı yapılmalıdır. Halk ve hareket olarak dayandığımız tek güç öz irademiz olmalı, toplumsal örgütlülükle diplomasi trafiğini dünyanın dört bir yanından geliştirmeliyiz.

Önderlik Nöbeti'nin 12. yıldönümü vesilesiyle Avrupa alanlarında yapılan tüm eylemleri selamlıyor, Küresel Özgürlük Hamlesini Britanya ve tüm alanlarda seferberlik ruhuyla sahiplenmeye çağırıyoruz.”

Eylem alkış ve sloganlarla sona erdi.