AIDS’ten ölümler azalsa da tedavi imkanları yaygınlaşmadı

40 yıla yakın sürede 35 milyon kişinin yaşamına mal olan AIDS hastalığına yol açan HIV virüsünü taşıyanların dörtte biri, virüsü taşıdığından habersiz olarak yaşamakta.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, 2017 yılı itibariyle dünya genelinde yaşayan HIV virüsü taşıyıcılarının sayısı 36,9 milyon idi. Ortaya çıktığı 1980’li yılların başından bu yana 70 milyon kişiye bulaşan HIV virüsünün yol açtığı AIDS, 35 milyonu aşkın kişinin yaşamını yitirmesine yol açtı.

EN ÇOK GENÇ KADINLARI ETKİLEYECEK

AIDS’e yol açan HIV virüsünün en fazla yayıldığı ülkeler Afrika kıtasında bulunurken, kıtadaki genç ve çocuk ölümlerine yol açan hastalıklarda bu hastalık birinci sırada geliyor. Sahara Altı Afrikası ülkelerindeki yeni HIV virüsüne yakalananların dörtte üçünü 15-19 yaş arası genç kadınlar oluştururken, 15-24 yaş arası kadınlarda da erkeklere oranla virüs taşıma riskinin iki kat fazla olduğu biliniyor.

ÖLÜMLER AZALSA DA HASTALIĞIN SONLANDIRILMASI ZAMAN ALACAK

Hastalık dünya genelinde her yıl 1 milyonu aşkın kişinin hayatını kaybetmesine yol açarken, ölümlerdeki azalmalara rağmen AIDS’in tümüyle sonlandırılması hedefinin gerçekleştirilmesinin uzun zaman alacağı tahmin ediliyor.

WHO ve AIDS’le mücadele eden birçok kuruluş da, Birleşmiş Milletler Milenyum Hedefleri arasında yer alan AIDS’in 2030’a kadar sonlandırılması hedefinin imkansız olduğunda birleşiyor. Ve bu hedefin ne zaman gerçekleşeceğine dair bir öngörüde de bulunulamıyor.

2005 yılında 2 milyon kişi AIDS’ten hayatını kaybederken, bu sayı 2015’te 1,1 milyon seviyesine gerilemişti. Bu gerilemede özellikle HIV taşıyıcılarının uzun ve sağlıklı bir hayat sürmelerine imkan sağlayan anti-retroviral tedavinin yaygınlaştırılması etkili oldu.

Ancak buna rağmen 2016 yılında 990 bin, 2017’de ise 940 bin kişi AIDS’ten dolayı hayatını kaybetti. Bunda tek iyimser olan ise, hastalıktan ölümlerin sayısının düşüş eğiliminde olması.

SADECE YARISINDAN BİRAZ FAZLASI TEDAVİ GÖRDÜ

WHO verilerine göre geçtiğimiz yıl 21 milyon kişi bu tedavi imkanlarından yararlanabildi. Ancak tedavi imkanlarının tüm taşıyıcılara yetiştirilememesi, hastalığın yayılma riskini arttırıyor. Zira anti-retroviral tedavi sayesinde taşıyıcıların virüsü başkalarına bulaştırma riski de önemli oranda azalıyor.

DÖRTTE BİRİ TAŞIYICI OLDUĞUNU BİLMEDEN YAŞIYOR

AIDS’le mücadelede en korkutucu olan gerçek ise, HIV virüsü taşıyıcılarının dörtte birinin durumlarından haberdar olmadığı tahmin ediliyor. Bu ise, herhangi bir tedavi imkanından yararlanamadan hastalığı bulaştırabilecekleri anlamına geliyor.

Bu durum, özellikle Afrika ülkeleri ile teşhis ve tedavi imkanlarının ancak uluslararası yardımlar sayesinde mümkün olabildiği yoksul ülkelerdeki ölümlerin yüksek olmasına yol açıyor.

ÇOK BASİT BİR HASTALIK İÇİN HARCANANDAN DAHA AZIYLA YAYILMA ÖNLENEBİLİR

AIDS’le mücadelenin başarılı olabilmesi için günümüzde harcanan milyarlarca dolara ek olarak her yıl en az 7 milyar dolar bulunması gerekiyor. Anti-retroviral tedavisi için Afrika ülkelerinde yıllık kişi başına 60-70 dolar civarında bir paraya ihtiyaç var. Yani birçok gelişmiş ve yükselmekte olan ülkede sıradan bir grip tedavisi için harcanan paradan bile daha az.