Avusturya meclisinden ‘Kürtleri koruyun’ çağrısı

Avusturya’da Ulusal Parlamento, Türk devletinin işgal saldırılarını kınayan ve Kürt halkının saldırılar karşısında korunmasını talep eden karar tasarısını oy çokluğuyla kabul etti.

Avusturya’da iktidar ve muhalefetteki partilerin Türk devletinin Rojava ile Başûrê Kurdistan’a yönelik işgal saldırılarına ilişkin hazırladıkları karar tasarısı, bugün Ulusal Parlamonto’da tartışıldı.

Irak ve Suriye’nin topraklarına yönelik saldırıları kınayan ve Türkiye’nin uluslararası hukuka uyulmasını talep eden karar tasarısına parlamenterler Dr. Reinhold Lopatka, Dr. Ewa Ernst-Dziedzic, Petra Bayr, ve Dr. Helmut Brandstätter öncülük etti.

İlk söz alan Avusturya Sosyaldemokrat Partisi (SPÖ) Milletvekili Katharina Kucharowits, Türk devletinin Kürt halkına yönelik işgal ve soykırım saldırılarına dikkat çekerek oturum sırasında mecliste hazır olan Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg’e dönerek “Sayın Bakan artık Türk devletine ne zaman dur diyeceksiniz?” diye seslendi.

KÜRT HALKININ ACILARI ARTIK SON BULMALI

Daha sonra söz alan Hükümetin büyük ortağı Avusturya Halk Partisi (ÖVP)’den Reinhold Lopatka, 45 milyondan fazla Kürtlerin statü sahibi olmamasının bölgedeki bütün savaş ve krizlere yol açtığını belirtti.

Sadece Türkiye değil İran’ın da Kürt halkına zulüm ettiğini ifade eden Lopatka “Kürt halkının çektiği acılar son bulmalı. Başta Avusturya olmak üzere AB sadece Türkiye ve İran’a değil, Suriye ve Irak’a da baskı yaparak Kürt halkının koruma altına almasını sağlamalı” dedi.

Avusturya Özgürlük Partisi (FPÖ) üyesi Axel Kassegger ise SPÖ ile daha önce hazırladıkları Türk devletinin saldırıların sert şekilde kınayan tasarının Dışişleri Komisyonu’ndan geçmemesini eleştirdi.

Türk devletinin ciddi biçimde uyarılmasını isteyen Kassegger yeni tasarının ilkine göre “yumuşak” ifadeler içerdiğini öne sürerek destek vermeyeceklerini bildirdi.

‘JİN, JİYAN, AZADÎ’ KÜRTLERİN ÖZGÜRLÜĞÜDÜR

Ardından hükümetin diğer ortağı Yeşiller adına söz alan Ewa Ernst-Dziedzic, ‘Jin, jiyan, azadî’ (kadın, yaşam, özgürlük) sloganına vurgu yaparak konuşmasına başladı.

Ernst-Dziedzic, ‘Jin, jiyan, azadî’nin sadece kadınlara özgürlük talep eden bir slogan olmadığını aynı zamanda Kürt halkının da özgürlüğü için bir çağrı olduğunu ifade etti.

Parti olarak sürekli Türk devletinin Kürt halkına yönelik saldırılarının son bulması için girişimlerde bulunduklarını belirten Ernst-Dziedzic, Rojava’da kadınların öncülüğünde kurulan yapının korunmasını talep etti.

Yeşiller Milletvekili Ernst-Dziedzic de konuşmasının sonunda Dışişleri Bakanı Schallenberg’e dönerek “Kürt halkına çift standart uygulamaktan vazgeçin, eğer birilerini korunması için uğraşacaksanız Kürtleri de koruyun. Bugün bu meclisten Kürt halkı için bir karar çıkmalı” diye seslendi. Ernst-Dziedzic konuşmasını ‘Jin, jiyan, azadî’ diyerek tamamladı.

BU SAVAŞA SESSİZ KALMAMALIYIZ

Tasarıyı hazırlayan parlamenterlerden (Yeni Avusturya ve Liberal Forum (NEOS)’li Helmut Brandstätter ise Erdoğan rejiminin de diğer diktatör rejimlerden farklı olmadığını ifade ederek “Türk devletinin Kürt halkına yönelik savaş yürütüyor, bu savaşa sessiz kalamayız” çağrısında bulundu.

Oturumun sonunda söz alan SPÖ Milletvekili Harald Troch “Bölgede bir Türk-Kürt savaşı yaşanmıyor, yaşanan merkezi bir rejimin bütün muhalefete, demokrasi güçlerine ve azınlıklara yönelik yürüttüğü bir savaştır” dedi.

SPÖ Milletvekili Troch de diğer parlamenterler gibi oturumda hazır bulunan Dışişleri Bakanı Schallenberg’e dönerek “Türk devletinin işgal saldırıları yeni değil, Kıbrıs 50 yıldır Türk işgali altındadır. Kıbrıs’ın işgali Ukrayna’nın işgalinden farkı nedir, artık uyanın” diye seslendi.

TOP ARTIK NEHAMMER HÜKÜMETİNDE

Meclisteki gruplar adına söz alan milletvekillerinin konuşmalarının ardından tasarıya ilişkin oylamaya geçildi. Hem hükümet hem de muhalefetteki parlamenterlerin desteğini alan tasarı oy çocukluğuyla kabul edildi.

Türk devletinin Kürt halkına yönelik saldırılarının son bulması harekete geçilmesini isteyen bu tasarının ardından ÖVP’li Karl Nehammer’in başbakanlığındaki Federal Hükümet’in nasıl bir tavır alacağı merak ediliyor.

Tasarıda özetle Nehammer hükümetine ana başlıklarda çağrılar yer aldı:

* Türk devletinin uluslararası hukuka uygun hareket etmesi için Federal Hükümet, özellikle de Dışişleri Bakanlığı girişimlerde bulunmalı.

* Irak’ın kuzeyi ile Suriye’nin kuzeydoğusunda yaşayan halk ile altı yapının korunması için Federal Hükümet ve Dışişleri Bakanlığı çalışmalar yürütmeli.

* Federal Hükümet, Avrupa ve uluslararası camia Suriye, Irak ve Türkiye’deki sivil halk için özellikle Kürt halkı için insani destek bulunmalı.