Batılı ülkeler Suriye muhalefeti karşısında kararsız

Batılı ülkeler Suriye muhalefeti karşısında kararsız

Kasım ayında Suriye muhalefetinin hızlı bir şekilde silahlandırılmasını savunan Fransa Dışişleri Bakanı bugün yaptıðı açıklamada ülkesinin muhalefeti silahlandırmaya hazır olmadıðını söyledi. ABD de Suriye Ulusal Koalisyonu’nu tanımakla birlikte, silahlandırmayı reddetti. Rusya, ABD’nin koalisyonu tanımasına tepki göstererek ABD’nin tüm hesaplarının Suriye rejimini “silahla devirme” üzerine yaptıðını söyledi.

Suriye’de Mart 2011’de başlayan ve kısa sürede silahlı çatışmalara dönüşen olaylar üzerinden 20 ay geçti. Kriz derinleşerek sürüyor. Dışarıda siyasi bir muhalefet, alanda ise silahlı bir muhalefet kuruldu. Bugün ülke içinde onlarca grup, birbirinden baðımsız ve farklı amaçlar için savaşıyor. Rejimin katliamları sürerken, özellikle Türkiye’nin de yoðun bir şekilde desteklediði birçok grup sivilleri hedef alarak savaş suçları işledi.

Ýstanbul’da geçen yıl kurulan Suriye Ulusal Meclisi birçok batılı ülke tarafından kabul dilerek “meşru temsilci” sayıldı. Ancak alanda destek görmeyen ve kendi içinde de bir bütün oluşturmayan bu meclis, kamuoyu nezdinde bir meşruiyet kazanamadı. Bunun üzerine Kasım ayında bu kez Katar’da Suriye Ulusal Koalisyonu adı altında yeni bir oluşuma gidildi.

ABD KOALÝSYONU TANIDI AMA SÝLAH VERMEYÝ REDDETTÝ

Bu koalisyon hızlı bir şekilde Fransa, Ýngiltere, Türkiye ve Körfez ülkeleri tarafından tanındı. En son ABD Başkanı Barack Obama, Salı günü yaptıðı açıklamada Suriye Ulusal Koalisyonu’nu (SUK) “Suriye halkının meşru temsilcisi” olarak kabul etti. Washington, Şam yönetimine karşı farklı grupları ve muhalif fraksiyonlar arasındaki anlaşmazlıklardan dolayı bugüne kadar böyle bir tanıma fikrinden uzak duruyordu.

Muhalefetin silahlandırılmasını ise reddeden Obama, Esad’a karşı çatışmalara katılan alandaki tüm güçlerle “tamamen birlikte olma” aşamasında olmadıklarını söyledi. Obama, aralarından bazılarının aşırı olduðu ve anti-Amerikan hedeflerinin olduðunu belirterek, “Bu farklı unsurlar arasında açık bir ayrım yapacaðız” dedi.

EL NUSRA 600 SALDIRIYI ÜSTLENDÝ

Obama özellikle El Kaide çizgisindeki cihatçı El Nusra grubuna işaret ederek, bu örgütün El Kaide lehine Suriye isyanına el koymak istediðini söyledi. Amerikalı yetkililere göre bu grup Suriye’nin büyük şehirlerinde 600’e yakın saldırıyı üstlendi. Bu saldırılarda çok sayıda sivilin hayatını kaybettiði belirtiliyor. ABD, bu hafta başında El Nusra örgütünü “yabancı terörist organizasyonlar” listesine alırken, Hazine Bakanlıðı da örgütün iki şefine karşı yaptırım kararı aldı.

FRANSA MUHALEFETÝ SÝLAHLANDIRMAYA HAZIR DEÐÝL!

ABD’nin bu açıklamasından sonra Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, bugün yaptıðı açıklamada Fransa’nın muhalefeti silahlandırmaya hazır olmadıðını söyledi. Fas’taki Suriye’nin Dostları toplantısından önce gazetecilere konuşan Fabius, “Şimdilik kıpırdamayacaðız” derken, gelecek aylarda duruma bakacaklarını söyledi.

Koalisyonu tanıyan ilk ülke olarak da dikkat çeken Fransa, Suriye’nin Dostları olarak ifade edilen Arap ülkelerinin tümünün böyle bir tanımaya gitmesini beklemiyor. Fabius, “Kıpırdayacaklarını sanmıyorum. Körfez ülkeleri koalisyonu tanıdı” dedi ve bugünkü toplantı ardından bir kıpırdama olacaðını sözlerine ekledi.

Fabius, 15 Kasım günü yaptıðı açıklamada Suriye muhalefetine savunma silahlarının teslimatı için hızlı AB’nin ambargosunun kaldırılması gerektiðini savunmuştu.

AB, MUHALEFETÝ TEK MEŞRU TEMSÝLCÝ OLARAK SAYMADI

Avrupa Birliði’nin 27 ülkesinin dışişleri bakanları da ortak bir tavırla pazartesi günü Suriye Ulusal Koalisyonu’nu “meşru temsilci” olarak kabul etti. Ancak “tek meşru temsilci” olarak görmeyi reddetti. AB, koalisyonun henüz geçici bir hükümet olarak hareket etme olanaklarına sahip olmadıðını düşünürken, radikal Ýslamcı grupların da içerisinde yer aldıðı silahlı muhalefeti açık bir şekilde desteklemekten çekiniyor.

RUSYA’DAN ABD’YE TEPKÝ

ABD’nin koalisyonu tanımasına Rusya’dan tepki geldi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “ABD’nin başkanları aracılıðı ile ulusal koalisyonu Suriye halkının meşru temsilcisi olarak kabul etmesini öðrenmiş olmam beni biraz şaşırttı” dedi. Lavrov, “ABD’nin her şeyini bu koalisyonun silahlı bir zaferine koymaya karar verdiðine inanmak gerekiyor” diye ekledi.

Rus Dışişleri Bakanı, bunun Genevre bildirisindeki anlaşmalara aykırı olduðunu söyledi. 30 Haziran’da Cenevre’de Suriye Eylem Grubu tarafından geçiş prensiplerine ilişkin yapılan bu anlaşma Suriye hükümet ile muhalefet arasında bir diyalog öngörüyordu.

TÜRKÝYE EL NUSRA'YA SINIRLARINI AÇTI

ABD’nin El Nusra’yı “terörist örgütler” listesine alması ardından Türkiye’den herhangi bir reaksiyon gelmedi. Zira açık bir şekilde bu gruba sınırlarını açmıştı. El Nusra Cephesi, Katar’da kurulan Suriye Ulusal Koalisyonu’na katılmayı reddetmişti. Suriye’deki en etkili silahlı gruplardan biri haline gelen El Nusra, 10 Aralık günü Halep yakınındaki Şey Süleyman üssünü ele geçirdi.

Bu grup 19-23 Kasım tarihlerinde Türkiye üzerinde tanklarla Serêkaniyê’ye girerek Kürtlere saldırmış, aðır kayıplar verdikten sonra geri çekilmişti. Grubun ateşkes önerisine Kürtler, kenti terk etmeleri şartı ile “evet” demişti. Kenti terk eden gruba Türk yetkililer sınırı kapatarak, yeniden Kürtlerle savaşma dayatmasında bulunmuştu.

BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan 11 Aralık Salı günü verdiði soru önergesinde El-Nusra Hareketi ile AKP Hükümeti arasında bir ilişki olup olmadıðını Türk Başbakan Recep Tayyip Erdoðan'a sordu.

Kaplan, "Irak'taki El Kaide örgütünün bir uzantısı olarak faaliyet gösteren Suriye'deki El-Nusra hareketi ile Türk hükümeti arasında bir ilişki var mıdır?" sorusunu yöneltti.

En son Suriyeli insan hakları örgütleri, Hama kenti yakınlarındaki ‘Akrab’ köyüne saldırı düzenlendiðini duyurdu. Alevilerin yaşadıðı köyde 130 kişinin öldürüldüðü ve çok sayıda kişinin de yaralandıðı bildirilirdi. Bu katliamdan da Suriye muhalefeti içindeki El Kaide’ye baðlı gruplar sorumlu tutuyor.