Britanya’da pedofili skandalı için dev kamu soruşturması

Britanya’da önde gelen siyasiler ve devlet görevlilerinin de karıştığı ve on yıllar süren pedofili skandalına ilişkin geniş kapsamlı yeni bir soruşturma başlatılıyor.

Britanya’da önde gelen siyasiler ve devlet görevlilerinin de karıştığı ve on yıllar süren pedofili skandalına ilişkin geniş kapsamlı yeni bir soruşturma başlatılıyor. Yargı ve siyasiler arasındaki çıkar çelişkilerinden etkilenmemesi için soruşturmaya Yeni Zelanda’lı bir yargıç atandı.

İngiltere ve Galler’de 1980 ve 90’lı yıllarda yaşanan ve binlerce çocuğun istismara kurban gittiği skandallarda siyaset dünyası ve kamu kurumlarının payı yeniden soruşturuluyor. Yeni Zelandalı yargıç Lowell Goddard’ın yürüteceği soruşturma, 1979-1999 yıllarına ait 114 dosyanın kaybolması nedeniyle daha da bir önem kazandı.

Kaybolan dosyalarda dönemin birçok milletvekili ile siyasi şahsiyetinin geniş çaplı bir pedofili ağının içerisinde olduklarına dair bilgiler yer alıyordu. Dosyaların kaybolmasının yanı sıra daha önceki soruşturmaları yürüten yargıçların, skandalda adı geçen kesimlerle olan çıkar ilişkileri de ortaya çıkmıştı.

Britanyalı parlamenterler önünde konuşan yargıç Goddard, ülkedeki siyasi yapılanmayla hiçbir bağının olmadığına dikkat çekti. Goddard, “bu, İngiltere ve Galler ülkesinde en önemli ve hırslı kamu soruşturmasıdır” yorumunu yaptı.

Ülkedeki her 20 çocuktan birinin cinsel istismara maruz kaldığının raporlarla ortaya konduğunu kaydeden Lowell Goddard, gerçek rakamların resmiyette açıklanandan çok daha yüksek olabileceği belirtti. Goddard, polis, sağlık hizmetleri kurumu olan NHS ve kiliselerin de aralarında olduğu 240 kadar kuruma yazışmada bulunarak, pedofiliye ilişkin eldeki belgeleri istediğini de sözlerine ekledi.

1970’li yıllardan itibaren ülkenin önde gelen siyasilerinin de içerisinde olduğu geniş bir pedofili ağının oluştuğu biliniyor. Skandalın boyutunun açığa çıkması on yıllar süren mücadelelere rağmen engellenirken, birçok kurbanın tanıklığı da ortaya çıkıyor.

En son Aralık ayında soruşturma hakimlerine konuşan Nick takma adlı bir kişi, çocukluğunda başka erkek çocuklarıyla birlikte Londra’da değişik adreslere gönderildiklerini söylemişti. Bu kişi, 7-16 yaş arası 3 çocuğun da öldürüldüğünü ve cinayetler aralarında parlamenterler ve tanınmış kişilerin de bulunduğu kişilerin parmağı olduğunu dile getirmişti.