Charlie Hebdo sonrasında rehineleri tehlikeye atan medyaya dava

Ocak ayında Charlie Hebdo katliamını gerçekleştiren Kouachi kardeşlerin girdiği matbaada çalışan Lilian Lepère, bir radyo ve iki televizyon kanalı hakkında ‘yaşamını tehlikeye attıkları’ gerekçesiyle dava açtı.

Ocak ayında Charlie Hebdo katliamını gerçekleştiren Kouachi kardeşlerin girdiği matbaada çalışan Lilian Lepère, bir radyo ve iki televizyon kanalı hakkında ‘yaşamını tehlikeye attıkları’ gerekçesiyle dava açtı. Lepère, kendisinin saldırganlardan habersiz bir şekilde gizlendiğinin haber bültenlerinde verilmesinin yaşamını hiçe saymak olduğunu söyledi.

7 Ocak’da Charlie Hebdo dergisinde katliam gerçekleştiren Said ve Şerif Kouachi adlı iki saldırgan, daha sonra polisten kaçarken Dammartin-en-Goële komünündeki bir matbaaya girmişlerdi. Matbaanın patronunu rehin alan saldırganlar, oradaki bir lavabonun altına sığınan çalışan Lilian Lepère’den ise haberdar değillerdi.

Ancak 9 Ocak sabahı yaşanan rehine olayı esnasında yayın yapan France 2 ve TF1 kanalları ile RMC radyosu, haber bültenlerinde bir kişinin daha matbaada olduğunu duyurdular. Bu durum, iki saldırganın da haberleri takip etme ihtimali nedeniyle Lepère’in hayatını tehlikeye atmak anlamına geliyordu. Rehin alma olayı 8,5 saat sürerken, Lepère polisin yaptığı müdahaleye kadar saldırganlara yakalanmamayı başardı.

Fransız medyasında yer alan haberlere göre, 26 yaşındaki Lilian Lepère, France 2, TF1 ve RMC hakkında savcılığa şikayette bulundu. 9 Temmuz’da savcılığa şikayette bulunarak, medya organlarının yaşamını tehlikeye atmaları nedeniyle cezalnadırılmalarını istedi.

Şikayet sonrası, Paris Savcılığı’nın geçtiğimiz Perşembe günü her üç medya organı hakkında dava açtığı da öğrenildi.

Konuya ilişkin bilgi veren Lepère’in avukatı Antoine Casubolo Ferro, şikayet kapsamında üç medya organının 9 Ocak günü yaptıkları farklı yayınlar incelenecek. Ferro, müvekkilinin yaşamının tehlikeye atıldığını söylerken, Kouachi kardeşlerin polisin operasyonunu an be an takip ettiğinin bilinmesi gerektiğinin altını çizdi.

Charlie Hebdo katliamını gerçekleştiren Said ve Şerir Kouachi’nin cep telefonlarının yanı sıra bir radyo ile haber bültenlerini takip ettikleri de ortaya çıkmıştı.

Daha önce de BFMTV adlı kanal hakkında benzeri bir soruşturma açılmıştı. Terörist Kouachi kardeşlerle paralel olarak Hyper Cacher adlı ve Yahudilerin yoğunlukla gittiği bir mağazaya Amedy Coulibaly adlı çete tarafından saldırı düzenlenmişti. Bu saldırı esnasında canlı yayın yapan BFMTV, bazı müşterilerin mağazanın altındaki soğuk hava deposuna gizlendikleri bilgisini vermişti.

Saldırıdan sağ kurtulan müşterilerin birçoğu BFMTV hakkında ‘yaşamlarını tehlikeye attığı’ gerekçesiyle dava açmışlardı.