HRW ve Just Fair adlı insan hakları örgütü, 100 sayfalık ortak raporda “dehşet verici” olarak nitelendirdiği, barınma koşullarına tepki gösterdi.

Bu koşulların kamu politikalarında “uzun süredir devam eden bir başarısızlığın” sonucu olduğuna vurgu yapan rapor, aralarında 27 çocuğun da bulunduğu, İngiltere'de geçici barınma merkezlerinde yaşayan ya da yakın zamanda yaşamış olan 50'den fazla sığınmacıyla yapılan görüşmelere dayanıyor.

Ailelerin birçoğu, hükümetin çocuklu ailelerin 19 gün içinde daha kalıcı konaklama yerlerine geçmeleri hedefine rağmen, geçici konaklama yerlerinde aylarca, hatta bazen bir yıldan fazla zaman geçirmek zorunda kaldıklarını belirtiyor.

Rapor, sığınmacıların karşılaştıkları zorluklara dikkat çekerken, yer sıkıntısı, rutubet, küf, haşerelerin varlığı, yemek pişiremeden beslenmede yaşanan zorluklar ve hemen kayıt yaptıramayan çocukların okula gönderilmesinde yaşanan zorlukları sıralıyor.

İnsan Hakları İzleme Örgütü İngiltere Direktörü Yasmine Ahmed, "Güvenlik arayan insanlar için insanlık dışı ve yetersiz barınma koşulları asla kabul edilemez, hele ki dünyanın altıncı büyük ekonomisinde hiç kabul edilemez" dedi.

Ahmed, "Birleşik Krallık hükümeti fonlarını yeterli uzun vadeli barınma ve sosyal desteğe yönlendirmelidir" diye ekledi.

Hükümet, ülkede siyasi açıdan hassas bir konu olan göçmenlerin yasadışı gelişlerini, özellikle de küçük teknelerle Manş Denizi'nin tehlikeli geçişlerini engellemeye çalışıyor.

Yeni bir yasa, kaçak yollardan gelen göçmenlerin sığınma talebinde bulunmalarını yasaklıyor ve Ruanda gibi üçüncü bir ülkeye transfer edilmelerini öngörüyor. İktidardaki Muhafazakârlar ayrıca mavnaları ya da kullanılmayan askeri üsleri kullanarak sığınmacıları barındırmanın maliyetini düşürmek istiyor.

Geçtiğimiz ay, gemiye konulan ilk göçmenler, gemideki su sisteminde lejyonella tespit edilmesinin ardından "Bibby Stockholm" mavnasını terk etmek zorunda kaldı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Just Fair, "mavnalar, kulübeler ve benzeri büyük ölçekli tesisler (...) Birleşik Krallık'ta sığınmacıları barındırmak için kullanılmamalıdır" diye kaydediyor.

Raporda, "Bunun yerine, sığınmacılar kendi seçtikleri yerde kalacak yer bulmaları için desteklenmeli ve davaları değerlendirildiği sürece çalışma hakkına sahip olmalıdırlar" talebi yer alıyor.