İHD: Darbecilerden hesap soralım!

12 Mart Darbesi’nin üzerinden 50 yıl geçmesine rağmen sorumluların hesap vermediğine dikkat çeken İHD, özgürlük, demokrasi ve adalet isteyen herkesi, darbelerin sorumlularından hesap sormaya çağırdı.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 12 Mart 1971 yılından askeri cuntanın gerçekleştirdiği  Darbesi’nin yıldönümüne ilişkin yazılı açıklama yaptı. 

TSK adına hareket eden Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç’ın, Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler, Deniz Kuvvetleri komutanı Celal Eyiceoğlu ve Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur'un imzasıyla Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay'a bir muhtıra verildiğinin hatırlatıldığı açıklamada, muhtıraya uygun olarak Süleyman Demirel başkanlığındaki hükûmetin istifa ettirildiği ve darbe anlayışına denk düşen yeni bir hükümet oluşturulduğu belirtildi.

Sivil siyaset içinde görünen darbeci zihniyete sahip siyasetçilerin de desteğiyle siyasete asker damgası vurulduğunu ifade edilen açıklamada, “Demokrasi ve halkın talepleri göz ardı edilerek siyaset sivilleşme yolundan çıkartıldı” diye belirtildi.  

‘SUÇSUZ YERE İDAM EDİLDİLER’ 

Sıkıyönetim ilanı ile Nisan 1971’den itibaren darbenin kendisini daha fazla hissettirdiğini kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “Demokrasi, sivil siyaset, insan hakları, hukuk alaşağı edildi. Adil yargılanmadıkları ve suçsuz yere idam edildikleri bu gün hükümet tarafından dahi kabul edilen Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan 6 Mayıs 1972 de idam edildi. 30 Mart 1972’de Mahir Çayan ve arkadaşlarının, 18 Mayıs 1973’te İbrahim Kaypakkaya’nın öldürülmesi, aydın ve yazarların tutuklanmaları ve işkence görmeleri, demokratik kurumların kapatılması da yine 1971 darbesinin icraatlarından sadece birkaçı.”

ARDINDAN 12 EYLÜL, 28 ŞUBAT DARBELERİ

“Darbelerin ve darbecilik mantığının siyasette ve yönetenlerde gördüğü kabul ve toplumun yeterli tepkiyi verememesi, ardından 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı, 15 ve 20 Temmuz’u ve devamını getirdi” denilen açıklamada, şunlar kaydedildi: “Yönetenler sıkıştıkları her noktada darbelere sığınarak kendilerini koruma altına aldılar, demokrasiyi, insan haklarını, hukuku hiçe saydılar. Bizler biliyoruz ki, gerçek bir yüzleşme ve hesaplaşma yaşanmadan ne darbelerin ne de darbecilik mantığının yaşamımızdan çıkması mümkün değil. 12 Mart darbesinin üzerinden tam 50 yıl geçti. Halen hiçbir sorumlu hesap vermedi. Bu nedenle, bir yıl dönümünde daha; sivilleşme, özgürlük, demokrasi ve adalet isteyen herkesi 12 Mart ve devamındaki darbelerin sorumlularından hesap sormaya çağırıyoruz.”