Boğaziçi öğrencilerinin duruşması öncesi eylem  

Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin yargılandığı duruşma başladı. Duruşma öncesi yapılan açıklamalarda, dayanışma ve direniş mesajları verildi.

AKP’nin Efrîn işgaline karşı "İşgalin, katliamın lokumu olmaz" diyerek barış isteyen, 14’ü tutuklu 22 Boğaziçi Üniversitesi öğrencisinin yargılandığı ilk duruşma Çağlayan 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor. Duruşmayı izlemeye gelen HDP, CHP milletvekilleri, milletvekili adayları, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri, öğrencilerin tahliyesini değil, beraatını istedi.

Duruşma öncesi Çağlayan Adliyesi önünde iki açıklama yapıldı.

GÜMÜŞ: NE BİTECEĞİZ, NE BAŞ EĞECEĞİZ!

Çok sayıda siyasi parti ve demokratik kitle örgütünün katıldığı eylemde ilk konuşma Barış Akademisyenlerinden Güneş Gümüş tarafından yapıldı. Ülkede tek adam rejimini kurmak isteyenlerin, muhalefetin önemli kanallarından üniversiteleri sindirmek istediğini vurgulayan Gümüş, “Bu ülkede sosyalist gelenek her türlü zorbalığa karşı var oldu, var olmaya devam edecek. Dolayısıyla ne biteceğiz, ne baş eğeceğiz. Bugün savaş politikalarıyla Kürt sorununun çözülemeyeceğini söyleyen Boğaziçi üniversitesi öğrencileri hedef alındı. AKP hükûmetinin, yarattığı kamplaşmalarla ülkeyi yönettiğini biliyoruz” dedi.

AİLELER: ÇOCUKLARIMIZ BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK İSTEDİ

Tutuklu öğrencilerin aileleri adına konuşma yapan, tutuklu bulunan Deniz Yılmaz’ın babası Bülent Yılmaz, "Akademik özgürlüğü savunmak; demokrasiyi, barışı ve özgürlükleri savunmaktır. Tutuklanan öğrenciler sadece barış, özgürlük, kardeşlik, eğitim ve öğrenim hakkı demişlerdir" dedi.

TOPRAK: EĞİTİM HAKLARI GASP EDİLDİ

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Binnaz Toprak da, "Hiçbir başörtülü öğrenci başörtülüdür diye Boğaziçi Üniversitesi'nden atılmadı. Ne yazık ki başörtüsünü önemseyen iktidar, bugün bizim öğrencilerimizin eğitim hakkını gasp etmiş bulunuyor. Bu kabul edilemez” ifadelerini kullandı.

ÖĞRENCİLER: TAMAM!

Boğaziçi Öğrencileri adına Marksist Fikir Topluluğu öğrencileri, "Baskıyla ve savaş politikalarıyla ayakta durmaya çalışan AKP diktasına karşı çıkan arkadaşlarımızın arkasındayız ve arkadaşlarımızın işlemedikleri bir suçtan ötürü tutuklu bulunmasını kabul etmiyoruz” diye kaydetti.

Adliye önünde yapılan ikinci açıklama sırasında tutsak tüm öğrenciler için mavi ve beyaz balonlar uçuruldu. "Baskılara, tutuklamalara, öğrenim hakkımızın engellenmesine TAMAM” yazılı pankartının açıldığı eylemde, ilk konuşma CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu tarafından yapıldı.

TANRIKULU: BU ZULÜM VE ZİNDAN İKTİDARINA SON VERECEĞİZ

Tanrıkulu, Erdoğan’ın 'Türkiye Başsavcısı' gibi davrandığını söyleyerek, "İnsanları daha önceden mahkum ediyor, suçluyor, kararını veriyor, sonradan da arkamızdaki adliyede savcılar harekete geçiyor" dedi. Tanrıkulu, "24 Haziran’da bu zulüm ve zindan iktidarına son vereceğiz; hiç kimsenin endişesi olmasın" diye ekledi.

ERSOY: OMUZ OMUZA VERELİM

HDP Milletvekili Adayı Oya Ersoy, "Üniversiteyi zapturapt altına almaya çalışanlar şunu iyi bilsinler ki, bu ülkenin üniversite tarihi faşizme karşı demokrasi ve özgürlük mücadelesidir. 24 Haziran’da birlikte 'Tamam' diyelim. Herkesi üniversite öğrencilerinin mücadelesine omuz vermeye çağırıyorum” diye konuştu.

ŞEKER: BARIŞA KARŞI ÇIKAN HUZUR GETİRMEZ

CHP Milletvekili Ali Şeker, barış isteyen herkesi düşman belleyen bir iktidar anlayışının bu ülkeye huzur getirmeyeceğini kaydetti.

ALTINOK: ÖZGÜRLÜK GÜNÜ GELİYOR

Eski CHP Milletvekili Zeynep Altınok da, AKP iktidarının, sorgulamayan, düşünmeyen ve koşulsuz teslim olan bir toplum yaratmak istediğine işaret etti ve 24 Haziran'ın özgürlük günü olacağını vurguladı.

BAŞ: SARAY'IN DUVARLARINI YIKACAĞIZ!

HDP Milletvekili Erkan Baş, şöyle dedi: "Boğaziçi öğrencileri bu ülkede halkların birbirine düşman edilmesine karşı çıktıkları için cezaevindedirler. Komünistlerin okulda okuma hakkı olmayacak diye emir veren cumhurbaşkanı aslında barış, eşitlik, özgürlük demenin yasaklanmasını istediği için genç arkadaşlarımızı hedef almıştır. Onların istediği yoksul ve emekçi çocuklarının eğitim alamadığı bir ülke yaratmaktır, onların istediği üniversite öğrencileri emekçilere, halka karşılık sorumluklarını unutmalıdır, onların istediği üniversite öğrencilerin özgürlük mücadelesinde yerini almamasıdır. Ama bunu şimdiye kadar başaramadıkları gibi bundan sonra da başaramayacaklar. Cezaevlerinin duvarlarını yıkacağız, barajları yıkacağız; bunların saraylarını da yıkacağız. İktidarlarına son vereceğiz.”

ŞIK: MAFYA SALTANATI İÇİN SAVAŞ İSTİYORLAR!

HDP Milletvekili Adayı Ahmet Şık ise "Kurdukları suç düzeni devam etsin, o suç düzenini yöneten mafya saltanatı kalsın diye savaş istiyorlar. Ama hiç kuşkum yok; tıpkı sizler gibi bu ülkeye barış gelecek, demokrasi gelecek ve özgürlük gelecek” dedi.