Şırnak'ın Cizre ilçesinde sokağa çıkma yasakları öncesinde belediye ve STK’lerin açtığı alanlar sayesinde gençler birçok anlamda kendini yetiştirme fırsatı yakalıyordu. Sokağa çıkma yasaklarının ardından belediyelere atanan kayyumlar ile bu kurumların birçoğu kapatıldı ve gençler fuhuş ile uyuşturucuya itildi.

Sokaklarda artan fuhuş ve cinsel istismar vakaları, eğitim alanlarında da fazlasıyla kendini hissettirmeye başladı. Son bir yıl içerisinde 3 lise de cinsel istismar vakasına rastlanırken, ilkokullarda da yaşandığı iddiaları Cizre’de yayılmaya başladı. Artan istismar olaylarına en çok tepki veren ve daha sonra da takipçisi olan kurumlardan biri olan Eğitim-Sen ile cinsel istismar olaylarını konuştuk.

Sokağa çıkma yasaklarının ardından Cizre’de yaşanan cinsel istismar olaylarının yüzde 73 arttığını ifade eden Cizre Eğitim-Sen Şube Sekreteri Mehmet Yılmaz, "Bu gibi olaylar ne yazık ki daha önce de vardı elbette ama yasakların ardından çok büyük bir artış yaşandı. Bunun nedeni oluşturulan ortamdır. Artan bu olaylar tesadüf değil. Çok fazla bir polis-asker yığılması yaşandı buraya. Bölgede de genç nüfusumuz oldukça fazla. 18 yaş ve altındaki gençlerin düşürülmesi kimi durumlarda daha kolay olabiliyor. Yaşadıkları olayın ardından da bu gençlerde bir korku oluşuyor. Karşısında kendisini istismar edenin güçlü olduğunu ve birileri tarafından korunacak olması düşüncesinin ne yazık ki geri dönüşü sessizlik olabiliyor" dedi.

ÖĞRENCİLER TEHDİT EDİLEREK KORKUTULUYOR

Yılmaz, en son Cizre ilçesinde bulunan Merkez Anadolu Lisesi’nde okuyan birçok öğrencisine cinsel içerikli mesajlar gönderdiği, yine bazı öğrencilere cinsel istismarda bulunduğu yönünde hakkında kimi iddialar bulunan Müdür Yardımcısı B.E.'ye ilişkin yaşanan olayı da örnek gösterdi.

Korkan öğrencilerin susmasından cesaret alan tacizcilerin, başka istismarlarda da bulunabileceğini söyleyen Yılmaz, lisede yaşanan istismar olayının farklı kişilerle yaklaşık 4 yıl sürdüğünü, fakat öğrencilerin tehdit edilerek korkutulduğunu ifade etti.

Yılmaz, "4 yıl önce taciz edilen öğrenciler tacizcinin tehditlerine rağmen bir iki hocalarına durumu açıyorlar, fakat bu durum bizzat müdür ve birkaç hoca tarafından üzeri kapatılıyor. Bu da daha sonraki olaylarda öğrencilerinin hocalara güvenmemesi sonucu artışa sebep olmuştur" diye konuştu.

Bu gibi olaylar da ilk yapılacak olan şeyin ister okullarda olsun, ister dışarıda, olayın yakın buldukları bir kişiye anlatılması olduğunu ifade eden Yılmaz, şöyle devam etti: "Yasalara göre zaten bir kadının veya çocuğun söylediği her şey, doğruya, yalana bakılmaksızın soruşturma başlatmak için delil niteliği taşıyor. O yüzden gidip gerekli yerlere şikayette bulunduğunda güçlü olan korunan değil, istismara uğrayan olacaktır. Ama ne yazık ki ülke de yasalar uygulatılmadığından kaynaklı bunlar yaşanıyor. Bizler Eğitim Sen olarak hem okullarda, hem de dışarıda çocuklarımıza sahip çıkmak için var olacağız."