İzmir’de 30 Ekim Cuma günü merkez üssü Seferihisar olan 6.9 şiddetindeki depremde yaşamını yitirenlerin sayısı 102’ye ulaştı.

Orta şiddetli depremde 8 bina çökerken, yüzlerce yapı da ağır hasar aldı. Halen 5 binanın enkazında arama kurtarma çalışmaları sürüyor.

Son olarak bu sabah Rıza Bey Apartmanı’nda 91 saattir moloz yığınları altında olan 3 yaşındaki Ayda Gezgin çıkarıldı.

Halen evlerine girmeye korkan çok sayıda İzmirli, kurulan çadırlarda kalıyor. Koordinasyon eksikliğinin hissedildiği deprem bölgesinde Halkların Demokratik Partisi (HDP) tüm gücünü depremzedelerin ihtiyaçlarını karşılamaya ayırdı.

Depremin en çok etkilediği Bayraklı ilçesindeki Manavkuyu semtinde Koordinasyon Masası kuran HDP, çalışmalarını Mezopotamya Ajansı'na anlattı.

'ÖLÜMLER RANT VE DENETİMSİZLİKTEN'

HDP İl Eşbaşkanı Abdülkadir Baydur, Bayraklı’da bazı bölgelerin sonradan imara açılmış bir bölge olduğunu söyleyerek, bölgenin büyük kısmının zemin olarak imara uygun olmadığına dikkat çekti.

Rant ve denetimsizlikten dolayı bölgedeki birçok binanın depremde hasar gördüğünün altını çizen Baydur, “Mesela Emrah Apartmanı ile ilgili sorunlar yetkililere iletilmesine rağmen denetim yapılmadığı belirtiliyor. Yani burada yaşanan ölümlerin rant ve denetimsizlik politikalarının sonucu” dedi.

‘HALKIN VERGİLERİ NEREDE?’

İlk günden beri sahada çalışma yürüttüklerini ve yurttaşların en çok tepki gösterdiği ve dillendirdiği sorunların başından deprem vergisi ile ilgili serzenişleri olduğunu dile getiren Baydur, halkın bu vergilerinin nereye gittiğine dair ciddi bir şikayeti olduğunu hatırlattı.

100 BİN KİŞİNİN BARINMA SORUNU VAR

Bölgede çok ciddi bir yardım ve dayanışma sağlandığını ifade eden Baydur, asıl sorunun bundan sonra başlayacağına atıfta bulunarak, şöyle devam etti: “Enkaz kaldırıldıktan sonra asıl mağduriyetlerin ortaya çıkacağını bilmek gerekiyor. En büyük sorun olarak ise barınma sorunu olacak. Bu insanlar nerede kalacak? Depremzedelerin bize en çok sorduğu ve şikayet sorunlardan biri de bu. Tabii bunun muhatabı hükümettir. Biz de parti olarak dayanışma olarak bu ihtiyacı karşılamaya çalışıyoruz. Gözlemlediğimiz kadarıyla 100 bin yurttaş barınma sorunuyla karşı karşıya. Önümüz kış. Bir yağmurda çadırların içinde kalan yurttaşların durumu ne olacak? Hükümet bunun önlemini alacak mı, emin değiliz. Gelip resmi ziyaretler yapıp, gerekli çalışmaları yapıyoruz demekle olmuyor. Bir hafta sonra ortaya çıkacak başta barınma olmak üzere can yakıcı ihtiyaçları düşünmek lazım.”

'TESPİTLER AĞIR İŞLİYOR'

Hasar tespit çalışmalarının ağır işlediğine yurttaşların bu konuda da şikayetçi olduğunu hatırlatan Baydur, depremzedelerin barınma sorununa çözüm olarak HDP’lilerin evlerinin kapılarını depremzedelere açtığını aktardı. Baydur, “Bunu gittiğimiz bütün depremzedelere söylüyoruz” diyerek, dayanışmayı büyütme çağrısında bulundu.

HDP İLK GÜNDEN BERİ DEPREM BÖLGESİNDE

Diğer İl Eşbaşkanı Besriye Tekgür de depremin yaşandığı ilk andan beri HDP'nin milletvekili, il ve ilçe örgütüyle halkın yanında olduğunu dile getirdi. Toplanan yardımların belirli yerlerde toplandığı bu nedenle yardım ulaşmayan yerlerdeki halkın taleplerini karşılamak için çaba sarf ettiklerini dile getiren Tekgür, depremzedelerin çadır, ısınma ve elektrik sorunu yaşadığını aktardı. Halkın ihtiyaçları ve taleplerini kolektif bir dayanışmayla çözüm bulmaya çalıştıklarını belirten Tekgür, daha hızlı çözüm bulmak için koordinasyon masası kurduklarını kaydetti.

‘HALK KENDİ KENDİNE ÇÖZÜM OLUYOR’

Enkazları gözlemlediklerini ve depremin değil binaların insanların öldürdüğünü bir kez daha gördüklerini belirten Tekgür, “Bir avuç insanın para hırsından dolayı halkımız hem can kaybına uğradı” dedi. Çalışmaların daha çok halkın dayanışmasıyla yürüdüğüne dikkati çeken Tekgür, sahada en büyük sorunun koordinasyon eksikliği olduğunu yineledi.

Tekgür, şöyle devam etti: “İnsanlar eline bir şey alıp dağıtıyor ama sadece belirli yerlere gidiyor. Bazı insanlar yardımlardan mahrum kalabiliyor. Yoğunluk mesela bu bölgede ama bazı bölgelerde başta çadır olmak üzere eksiklikler yaşanıyor. Aslında bir bölgede değil de deprem yaşanan bütün bir bölgelerde bu koordinasyonunu sağlanması lazım.”