Suriye Kadın Meclisi, TC'nin Efrîn'deki suçlarını açıkladı

Suriye Kadın Meclisi, Türk devletinin Efrîn'deki insanlık suçlarını açıkladı ve çağrılarda bulundu.

Suriye Kadın Meclisi, işgalci Türk devletinin Efrîn’deki insanlık dışı uygulamalarına ilişkin basın toplantısı düzenledi. Qamişlo’da bulunan TEV-DEM Diplomatik İlişkiler Salonu’ndaki toplantıya, çok sayıda meclis üyesi kadın katıldı. Açıklama, Suriye Kadın Meclisi Genel Koordinatörü Lîna Berekat tarafından okundu.

'YÜZ BİNLERCE ÖLÜM VE GÖÇE YOL AÇTI'

Açıklamada, Suriye halklarının taleplerine karşı, bölgesel ve uluslararası devletlerin direkt ya da çete gruplarına olan destekleri ile bölgesel bir savaşın vuku bulduğu belirtildi. Türk devletinin bölgede yürüttüğü Osmanlı işgalciliği politikaları ile Suriye savaşının derinleşmesine neden olduğunun belirtildiği açıklamada, Türkiye’nin Suriye’nin farklı merkezlerinde yıllar boyunca sürdürdüğü işgal saldırıları ve çete gruplarına desteği ile yüz binlerce sivilin katledilmesi ve göç etmesine sebep olduğu vurgulandı.

'ÇÖZÜMÜ ENGELLİYOR'

Türkiye’nin Cenevre, Astana ve Soçi gibi Suriye savaşının çözüm görüşmelerinde sürekli yıkıcı taraf olduğunun vurgulandığı açıklamada, “Türkiye çatışmasızlık bölgeleri ya da gözlem noktaları adı altında Suriye topraklarını işgal etmektedir. Gerçekleştirilen çözüm görüşmelerinde de bu işgalini meşrulaştırmak ve kalıcı hale getirebilmek için her yolu denemektedir” denildi.

Açıklamada, işgalci Türk devletinin Suriye’deki politikalarının Efrîn’e yönelik insanlık dışı saldırılar ile sürdüğü belirtilirken, işgal saldırılarındaki hak ihlallerine dikkat çekildi. Türkiye’nin Efrîn saldırısı ile çete gruplarına yoğun bir destek verdiğinin kaydedildiği açıklamada, ayrıca Türkiye’nin Fırat Kalkanı adı altında bir araya getirdiği çete gruplarını, Suriye’nin birçok merkezinde saldırılarda kullanarak işgal politikalarını sürdürdüğü ifade edildi.

Türkiye’nin işgal ettiği bölgelerde demografik yapıyı değiştirerek, Türkleştirme politikaları yürüttüğüne vurgu yapılan açıklamada, “Cerablus, Bab ve Ezaz ile gözü doymayan Türkiye, Efrîn’den sonra gözünü İdlib’den Hama’ya kadar süren bölgeye dikti. Buraları da işgal ederek topraklarına katmak istemektedir” denildi.

Türk devletinin Efrîn’de kalıcı olabilmek için her türlü insanlık ve ahlak dışı saldırıların yanı sıra, demografik yapıyı değiştirdiği ve Şam, Doğu Guta, Humus ve Hama’daki kendisine bağlı çeteleri kentte yerleştirdiği de belirtildi. Açıklamada, uluslararası kamuoyunun sessizliğinden cesaret alınarak sürdürülen bu politikaların, Suriye savaşının çözüm umudunu ortadan kaldırdığını kaydedildi.

Açıklamada, kentte en büyük yönelimin kadınlara yönelik olduğu, şu ana kadar en az 119 kadının kaçırıldığına dikkat çekilerek, kadınların ayrıca tecavüz, tacize uğradığına işaret edildi.

TÜRK DEVLETİ EFRÎN'DE NELER YAPIYOR?

Açıklamada, Türk devletinin Efrîn’deki uygulamaları şöyle sıralandı:

*Etnik baskı

*Katliamlar

*Kadın haklarına yönelim

*Esirlere işkence ve öldürülmeleri ile şehit cenazelerine saldırı

*Kanun dışı yargılamalar

*Talan ve gasp

*Kitap ve tarihi belgelerin yakılması

*Dini mabetlerin tahrip edilmesi ve bombalanması

*Sivillerin kaçırılması ve katledilmesi

*Çocukların kaçırılması

*Mezarlıkların bombalanması

*Heyva Sor Merkezi ve Avrîn Hastanesi’nin bombalanması

*Meydankê barajının yanı sıra elektrik ve su üretim tesislerinin bombalanması

*Değirmen ve fırınların bombalanması

*Yasak silahların kullanılması

*Sivil konvoylarının bombalanması ve sivillerin canlı kalkan olarak kullanılması

Türk devleti ve bağlı çete gruplarının Efrîn’deki uluslararası kanunları çiğneyen uygulamaların madde madde sıralandığı açıklamada, Efrîn’de savaş ve insanlık suçu işlendiği vurgulandı. Türk devletinin tüm insanlık dışı uygulamalarının yanı sıra sivilleri direk ve bilerek hedef aldığına vurgu yapılan açıklamada, bombardımanlarda 56’sı kadın ve 46’sı çocuk olmak üzere 259 sivilin katledildiği belirtildi. 104’ü kadın ve 155’i çocuk olmak üzere 707 sivilin de Türk devletinin bombardımanlarında yaraladığının belirtildiği açıklamada, yüz binlerce Efrînlinin ise zorla yaşam alanlarından çıkarıldığına dikkat çekildi.

ÇAĞRILAR

Suriye Kadın Meclisi, açıklamasının sonunda şu çağrıları yaptı:

"1) Uluslararası örgütlenmeler, kurum ve topluma Suriye’de yaşanılanlar karşısında sessiz durmaktan vazgeçmeleri ve sorumluluklarını yerine getirmeleri çağrısında bulunuyoruz. Yine Recep Tayyip Erdoğan Efrîn başta olmak üzere Suriye’deki hak ihlallerinin ortaya çıkarılarak savaş suçlusu olarak mahkeme karşısına çıkarılması ve Suriye’deki savaşta rol oynayan ve işgal harekatlarında bulunan devlet ve tarafların cezalandırılması çağrısı yapıyoruz.

2) Türkiye ve çetelerinin sivillere yönelik Efrîn’deki askeri eylemleri ve uygulamaları kınanmalı.

3) Suriye’deki hukuk ve sivil kurumları, Türkiye’nin Efrîn’deki hak ihlalleri ve savaş suçlarının belgelenmesi için ortak bir çalışma yürütmelidir.

4) Efrîn’den zorla çıkarılan yüz binlerin geri dönüşü için koşullar yaratılmalı ve mal ve mülklerinin talan edilmesinin önüne geçilmelidir. Ayrıca Türk devletinin Efrîn ve köylerinde yerleştirdiği mayınlar bir an önce kaldırılmalıdır.

5) İlgili uluslararası kurum ve kuruluşlar Efrîn halkının temel yaşamsal, ekonomik ve insani ihtiyaçlarını bir an önce karşılamalıdır.

6) İşgalcilerin etnik soykırım gerçekleştirebilmek için gerçekleştirdiği milliyetçi saldırılar karşısında hukuki çalışmalar yürütülmeli ve halkların bir daha böyle saldırılar ile karşılaşmayacağı garanti edilmelidir. Yine bölgede sürdürülen demografik yapıyı değiştirme siyasetinin önü kapatılmalıdır."