Tutsaklar: Cezaevlerinde 12 Eylül rejimi inşa edildi
Bodrum S Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki 40 tutsak, çeşitli hak ihlalleriyle karşı karşıya olduklarını belirterek, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.
Bodrum S Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki 40 tutsak, çeşitli hak ihlalleriyle karşı karşıya olduklarını belirterek, kamuoyuna duyarlılık çağrısında bulundu.
Tutsaklar, insan hakları örgütlerinin “kuyu tipi” olarak tanımladığı cezaevinde sağlık hizmetlerine erişimden tecrit uygulamalarına kadar birçok sorun yaşadıklarını ifade ettiler.
Tutsaklar gönderdikleri mektuplarda özellikle ağırlaştırılmış tecrit, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve keyfi cezalandırmalara dikkat çekti.
Mektuplarda cezaevindeki politik tutsaklara "özel bir rejim" uygulandığı ve bunun İmralı Cezaevi’nde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan ağırlaştırılmış tecrit rejiminin bir yansıması olduğu kaydedildi.
Cezaevi idaresinin baskıcı ve ayrımcı uygulamalarını eleştiren tutsaklar, sağlık hizmetlerine erişimin ciddi şekilde kısıtlandığını, özellikle hasta tutukluların tedavi süreçlerinin aksadığını belirtiyorlar.
Mektuplarda, 12 tutsağın tecrit hücrelerinde tutulduğu, sosyal haklardan yararlanamadıkları ve kamera ile 24 saat gözlemlendikleri belirtildi.
Cezaevi idaresine karşı dilekçelerinin işleme alınmadığını da aktaran tutsaklar, ayrıca, disiplin cezaları ve tahliyelerin keyfi olarak engellendiği iddiaları dikkat çekti.
Cezaevi yönetimine yönelik yolsuzluk ve işkence suçlamalarının ardından yöneticilerin açığa alınmasıyla baskıların arttığı ifade edilen mektuplarda, tutsaklar kamuoyundan ve demokratik çevrelerden destek beklediklerini belirtiyor.
Keyfi infaz yakmalara yer verilen mektuplarda, "Hali hazırda infazı yakılan arkadaşlarımızın ismi şöyle: Abdurahman Yıldırm, Adem Amaç, Harun Pala ve Harun Kaya'dır. Yine keyfi disiplin cezaları bir baskı aletine dönüştürülmektedir. Ağustos-Eylül ayı içerisinde 17 arkadaşımıza iletişim ve ziyaret yasağı cezaları verildi." denildi.
Tutsaklar cezaevi'nin 1 ve 2'nci müdürleriyle başgardiyanın "yolsuzluk" ve "işkence" suçundan açığa alındığını, "kirli ilişki ağının deşifre olmasıyla konunun üstünün kapatıldığını" belirtirken, bu olaydan sonra tutsaklara yönelik baskı ve kötü muamelenin dozajının arttırıldığına dikkat çekti.
Tutsaklar, "Kendi iç durumlarını bize baskı yaparak örtmeye çalışmaktadırlar" tepkisinde bulundu.
Tutsaklar, “Cezaevlerinde inşa edilen 12 Eylül rejimi geçmişte olduğu gibi bugün de onurlu insanın duvarına çarpacaktır” diye vurguladı.