GÖRÜNTÜLÜ

'Erdoğan faşizmi Kürtleri de aşarak Türkleri vurdu'

Güney Kürdistanlı gazeteciler, Kuzey Kürdistan’da basına yönelik baskıların eskisi gibi Kürtleri ve demokratik çevreleri değil, Erdoğan karşıtı olan Türk ulusalcı basın kuruluşlarını da hedef alacağını belirtti.

 

Güney Kürdistan Kerkük kentinde yayın yapan Hawal Gazetesi editörü Burhan Haci Süleymani ve Kerkük Medya Ofisi basın sözcüsü Ravan Talip, Tayyip Erdoğan diktatörlüğünün sonucunda yapılan saldırıların Türkiye tarihinde görülmemiş düzeye ulaştığını belirtti. Bu saldırıların Türkiye’nin içe kapanık politikalarından kaynaklı basına dönük baskıların Kürtleri de aştığını ve Erdoğan’a karşı muhalif kesimleri hedef alındığını ve bunun Erdoğan’ın sonunu getireceğini söyledi.

“Türkiye küçülmeye ve totaliter bir ülke olmaya doğru gidiyor” diyen Hawal Gazetesi Editörü Burhan Haci Süleymani şöyle devam etti: “Türkiye kendi içine kapanıyor. Uluslararası alanda DAİŞ ile işbirliğinden dolayı teşhir olmuş durumda. Dış politikadan dolayı bölgesel ve uluslararası güçler ile sürekli gerginlik içerisinde ve bundan sürekli zararlı çıkmaktadır. Bir de buna içi siyasetteki baskıcı uygulamaları eklenince iyice sıkıntılı bir sürece girmişti. Erdoğan diktatörü faşizan uygulamalarla bütün muhalif kesime saldırmaktadır. Eskiden bu politikalardan sadece Kürtler zarar görürken, şimdi Erdoğan diktatörlüğüne karşı ve muhalif olan herkesi tutuklayıp içeri atmaktadır.”

Bugüne kadar Kürtler üzerine yapılan işkence, baskı ve katliamları görmezden gelen basın yayın kuruluşlarını Erdoğan diktatörü karşı onların hedef olduklarını söyleyen Süleymani “Zamanında Kürtlere yaptıklarından dolayı hiç kimse sesini çıkarmadığı için Türkiye dışarıya ülkesinde demokrasi ve özgürlüklerin olduğunu söylüyordu ve bununla övünüyordu. Defalarca Kürt basın üzerine saldırı katliam düzenlediler ve bunlarını hiçbirini görmediler. Türkiye faşist zihniyeti basın yayın kuruluşlarına kadar işlemişti. Ama Erdoğan diktatörlüğünde yıllarca devleti savunan basın yayın kuruluşları da hedef haline gelmiş durumdadır” dedi.

Kürtlerin kendi diliyle basın yayın hakkını hiç kimsenin engelleyemeyeceğini söyleyen Süleymani şunlara dikkat çekti: “Kendi dilinde basın yayıncılık yapmak temel insan hakkıdır. Kürtler basının da hukuk çerçevesinde yaklaşmamıştı. AKP iktidarıyla birlikte bu hukuk dışılık ve demokratik olmayan uygulamaların kapsamı genişleyerek basın yayın organları da kapattırmış durumdadır. Bunun için Erdoğan’ın yaptıklarını boşa çıkarmak için diğer Kürdistan parçalarında bulunan basın yayın kurumları Kuzey Kürdistan’daki özgür basını destekleyerek yayın akışını buna göre programlayarak Erdoğan siyasetini deşifre etmelidir.”

TALİP: TÜRKİYE ERDOĞAN ELİYLE İLK DEFA BU KADAR BASKI VE SOYKIRIM POLİTİKALARI UYGULANIYOR

Türkiye kendi ülkesinde ne kadar baskı politikalarını uygularsa o kadar dış politikada baskı göreceğini söyleyen Kerkük Medya Ofisi basın Ravan Talip “Türkiye Erdoğan eliyle ilk defa bu kadar baskı ve soykırım politikaları uygulamaktadır. Basın yayın kurum ve kuruluşlara saldırmakla Türkiye kendini büyük bir çıkmazın için koymaktadır. Erdoğan başta var oldukça bu politikalardan vaz geçilmeyecek gibi görünmektedir” dedi.

Türkiye’nin özgürlüklerin yasaklandığı bir ülke olmasını sağlayan Erdoğan kişiliğinin muhalif basın diye bir şey bırakmadığını söyleyen Talip, Türkiye’nin basın yayına bu baskılar yaparak uluslararası alandan imzaladıkları anlaşmaları hiçe sayarak ayaklar altına aldığını söyledi.

Bu baskıların insan hakları kriterlerini ihlal ettiği ve uluslararası alanda zorladığını da vurgulayan Talip, “Türkiye tarihinde böylesi bir uygulama ve baskı yöntemi hiç görülmemiştir. Örneğin bir çocuk kanalı neden Kürtçe yayın yaptığı için kapatılıyor. Erdoğan’ı eleştiren gazeteciler ve gazeteler TV’leri kapatılıyor. Bunların hepsi en sonunda dönüp Erdoğan’ı varacaktır.”

...