Tüm güç ve tekniğini kullanan AKP'nin gerilla ile halka karşı sonuç alamadığına dikkat çeken Goyi, gerillanın her saldırıya cevap verebilecek güçte olduğunu kaydetti. Goyi, "Erdoğan’ın politikalarının boşa çıkarmak Kürt birliğini sağlamakla olur. Halkımız yurtseverlik rollerini oynamalıdır. Şehir savaşlarındaki rollerine devam etmelidirler" derken, bir çatı altında birleşilip Erdoğan’a karşı savaşılmasının önemine işaret etti.

Halk Savunma Merkezi komutanlarından Şerif Goyi, AKP’nin Kürt Özgürlük Hareketi ve halkına dönük saldırılarını ANF'ye değerlendirdi...

'AKP'NİN SONU OLACAK!'

"AKP bu politikalarla kendi sonunu getiriyor" vurgusunda bulunan Goyi, şunları ifade etti:

"Erdoğan'ın Türkiye’de oluşturduğu sistem faşist bir sistemdir. Tekçi zihniyetten oluşan bir sistem asla varlığını sürdüremez. Dikta rejimlerin sonunu gördük. Erdoğan’ın da yürüttüğü politikalara bakıldığında bu net görülüyor. Bu duruma sadece Kürtler değil, Türkiye’deki birçok muhalif kesim karşıdır. Dikkat edin; yazar, çizer, aydın kesimi birkaç yazı yazdığı için hapse atılıyor. Yani 'Erdoğan dışında kimse konuşamaz' anlamına geliyor. Erdoğan ve ekibi zayıf olduğu için her şeyi kendine göre ayarlayarak, tekçi zihniyetini uygulayarak aslında güçsüzlüğünü ortaya koyuyor. Çünkü güçsüz birisi etrafındaki farklı düşüncelerden korkar. Toplumun birçok kesimi bu durumdan rahatsızdır. Erdoğan her yere hakimiyet kurmak istiyor. Fakat bu şekilde uzun yürüyemez. Tüm dikta rejimlerin sonunu gördük."

'SİYASETİ KANDIRMA ÜZERİNE'

Goyi, 15 Temmuz'daki darbe girişimini hatırlatarak, şöyle devam etti:

"O dönemden beri birçok kişi tutukladılar. Sanki kaos içinde olan Türkiye’ye huzuru bu şekilde getirecekler. Sözde Türkiye’ye huzur getirerek Ortadoğu’daki huzursuzluğu da bitirecekler. Halbuki Türkiye’ye en büyük huzursuzluğu yaratan Erdoğan’ın kendisidir. Ve toplumda sanki Türkiye’de büyük bir huzur varmış gibi gösteriyor. Erdoğan’ın şimdiki siyaseti Türk halkını, aydınlarını kandırma üzerinedir. Yasa, anayasa, hukuk, insanlık adı ile tek kişiye bağlı bir sistem geliştirdiler. Örnekleri bellidir. Belediye başkanlarını içeriye attılar. Parlamenterleri attılar. Türkiye için öne çıkan tehlike şimdi herkes ile bir kavga içindedir. Erdoğan'ın kendisi bile kurduğu sisteme güvenmiyor. Çünkü gün geçtikçe şiddet büyüyor, kaos artıyor. Ayakta durabilmesinin tek yólunu baskı, işkence, öldürme vs. olarak görüyor. İnsanlar hürriyetleri ile konuşamıyor, düşünemiyor. Tek kişiye bağlı bir rejim nereye doğru gider, sonu ne olur, bu az çok biliniyor. AKP yasalarının hukuk ile bir alakası yok. İnsanlık ile bir alakası yok."

'HER TEHLİKEYE CEVAP VERECEK GÜÇTEYİZ'

AKP’nin 2017 yılında gerillaya dönük yoğun saldırılarını da değerlendiren Goyi, AKP’nin tüm gücünü, tekniğini kullanmasına rağmen bir sonuç alamadığına dikkat çekti. AKP’nin özellikle gerillanın Botan alanına yönelik politikalarının hezimete uğradığını dile getiren Goyi, şunları kaydetti:

"AKP gerilla alanlarına yöneliyor. Özelde de Botan'a büyük bir yönelimi var. Botan’ı bitirince gerillayı imha edecek kendine göre. Botan’ın asla düşmeyeceğini bilmeleri gerekiyor. Sınır hatlarında karakollar, güvenlik yolları yaparak bazı yerlere hakim olmak istiyorlar. Neden Botan? Çünkü Botan baştan beri savaşın merkezi olmuş durumdadır. Erdoğan’ın bu merkezi düşürmesi mümkün değildir. Şehir savaşlarında da ortaya çıktı. Halkın kalbinde ne var, bu durum ortaya çıktı. Referandumda ortaya çıktı. İnsanlığın merkezi Botan bunu gösterdi açıkça. Bu merkezi düşürünce Hareketi bitireceklerini sanıyorlar. Gerilla bir tepeye ya da noktaya bağlı değil ki. Bir tepeyi alınca sanki büyük bir sonuç almışlar gibi göstermeye çalışıyorlar. Gerilla her yerde var. Sadece dağda değil. Her şey açıkça gözler önündedir. Tepelerde o kadar yol yapım çalışmaları yaptılar. Fakat gerilla nereyi isterse alabilecek güçtedir. Bu çare değildir; tek çare, Kürt milletinin iradesini kabul etmektir. Yıllardır Parti tarafından çağrılar var. Türkiye'ye refah, huzur gelmesi için çağrılar var. Türkiye'nin bazı ülkeler gibi olmaması için adalet, huzur temelli çözüm gelmesi için çağrılar oldu. Fakat hiçbirine doğru dürüst cevap verilmedi. Kürt çözümünü tümden imha temelli görüyorlar. Kürt ve Kürdistan isminin tümden ortadan kalkması üzerine bir çözüm yapmak istiyorlar. Bu da Erdoğan’a zarar verir. Kürt halkı da gerillası da eskisi gibi değil. Her yerde düzenini oturtmuş, örgütlemesini yapmış durumdadır. Her türlü tehlike karşısında cevap verecek durumdadır. Erdoğan’ın sistemi sadece onu bitirir; savaşın merkezini bitirmeye yetmez.

'ERDOĞAN'IN SİSTEMİ TÜRKİYE'Yİ BİTİRİR'

Son dönemlerde, ‘Gerillayı bitirdik, katılımlar azaldı’ tarzında yalanlar bir sonuç vermiyor. Artık bu yalanlara kimse inanmaz. Eskiden de diyordu; ‘dağda birkaç kişi kalmış onları da bitireceğiz.’ Oysa gerilla gün geçtikçe büyüdü. Bir tepeyi alınca gerillayı bitirdiğini sanıyor. Bu yalanları hem kendilerine yapıyorlar hem halka yapıyorlar. Oysa Erdoğan Türkiye’yi bitirmiş durumdadır. Dış ülkelerle, içte büyük sorunlar yaşıyor. Sürekli Kürt halkını kandırmaya dönük bir politika izleniyor. Erdoğan’ın sistemi Türkiye’yi bitirir. Çünkü tek insan rejimidir. Tekniği ile bir süre yürüyebilir."

'BİRLEŞİLİRSE BÜYÜK CEVAP VERİLİR'

Goyi, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın felsefesinin halk için bir umut, yol olduğuna işaret ederek, Erdoğan’ın faşist politikalarını boşa çıkarmanın tek yolunun, Kürt birliğini sağlamak olduğunu belirtti. Halk Savunma Merkezi komutanlarından Şerif Goyi, şunları dile getirdi:

“Kürtler günümüzde çaresiz değil. Çaresi Önderlik felsefesidir. Önderlik felsefesi herkes için bir yol, umuttur. Erdoğan'ın yalan antidemokratik siyaseti yüzünden dış ülkelerle de arası açıldı.

Türk medyası da Erdoğan'ın basını olarak görülüyor. Erdoğan'ın ağzından konuşuyor hepsi, medyaya büyük bir hakaret ediliyor. Basın ahlakı ile alakası olmayan bir duruştur. ‘Erdoğan ne konuşursa doğrudur’ şeklinde yansıyor. Halbuki Erdoğan konuşursa zulümdür, yalandır, ölümdür; bunun dışında bir siyaset yürütmüyor. Hadi Kürt halkını bir tarafı bırakalım; Türkiye’nin durumuna bakıldığında, her konuda bir çıkmazın içinde. Sorunu sadece PKK ile yaşamıyor. Kürt halkı eskiden beri direnmiştir ve bundan sonra da direnecektir. Temeli olmayan hayallere kapılmasınlar.

AKP politikaları çöktü. Fakat basında bunu yansıtmıyorlar, sanki tam tersi bir durum varmış gibi gösteriyorlar. Herkes özgür düşüncesi ile konuşursa gerçekler ortaya çıkacak. Birkaç keşif, uçak ile başarı mı kazanacaklar? Böyle bir şey olamaz. Bu tür durumlara inananlar varsa şunu iyi görmelidirler ki; asıl kaybeden Erdoğan'dır. Gerçekleri yansıtan basının önü açılırsa asıl gerçekler ortaya çıkar. Biz bir gerilla ordusuyuz. Düzenli ordu değiliz. Hiç kimse bugüne kadar gerilla direnişini bitiremedi; engel olamadı. Bundan sonra da olamaz. Kendilerinin de inanmadığı şeylerdir. Bu savaşı bu şekilde sonuçlandırabileceklerini sanıyorlarsa yanılıyorlar."

Erdoğan’ın politikalarının boşa çıkarmak Kürt birliğini sağlamakla olur. Halkımız yurtseverlik rollerini oynamalıdır. Şehir savaşlarındaki rollerine devam etmelidirler. Bir çatı altında birleşilip Erdoğan’a karşı savaşılırsa en büyük cevap verilir. Biz hiçbir zaman geri adım atmayacağız."