GÖRÜNTÜLÜ

'Güney basını direnişi yansıtmıyor; işgalcilerin dilini kullanıyor'

Kerkük’te çok sayıda gazetecinin katılımı ile Kürt Gazeteciler Günü dolayısıyla resepsiyon düzenlendi. Gazeteciler Semira Ahmet, Raber Reşit ve Fexir Hemid, resepsiyonda ANF'ye değerlendirmelerde bulundu.

Kerkük'te, 22 Nisan Kürt Gazeteciler Günü dolayısıyla resepsiyon düzenlendi. Resepsiyonda konuşan gazeteciler, Güney'deki basın-medya anlayışını eleştirdi. Gazeteciler, Güney'de direnişi bulanıklaştıran ve egemen, cinsiyetçi dil ile anlayışın hakim olduğunu belirtti.

​Mısır’ın başkenti Kahire’de, 22 Nisan 1898’de 'Kürdistan' adı ile ilk Kürtçe gazetenin çıkarılması vesilesi ile 22 Nisan, "Kürt Gazeteciler Günü" olarak kutlanıyor. 

Kerkük’te çok sayıda gazetecinin katılımı ile Kürt Gazeteciler Günü dolayısıyla resepsiyon düzenlendi. 

Gazeteciler Semira Ahmet, Raber Reşit ve Fexir Hemid, resepsiyonda ANF'ye değerlendirmelerde bulundu.

'Ulusal bir stratejide ortaklaşan medya anlayışına ihtiyaç var

REŞİT: ORTAKLAŞAN ANLAYIŞA İHTİYAÇ VAR

Raber Reşit:

"Güney Kürdistan’da maalesef, iç meselelerde olduğu gibi ulusal meselelere de kendi çıkarları çerçevesinde yaklaşan bir medya anlayışı hâkim. Halkımızın dört parça Kürdistan’da yürütmüş olduğu mücadele bazı medya grupları tarafından Kürdistan’ı işgal eden devletlerin diliyle veriliyor. Güney Kürdistan olarak diğer parçalara oranla bir idari sistemimizin olması nedeniyle halkımızın özellikle Rojava ve Kuzey Kürdistan’da vermiş olduğu mücadelenin meşruluğunu dünyaya ulaştırmak gibi bir misyonumuz varken, bizim basın kurumlarımız o mücadelelerin adeta bastırılmasına yönelik yayın yapıyor. 118’inci yılına giren Kürt medyasının, ulusal bir stratejide ortaklaşan bir medya anlayışına ihtiyacı var."

HAMİD: DİRENİŞİ İŞLEMİYORLAR

Fexir Hemid:

"Güney Kürdistan’da maalesef 'bağımsız' diyebileceğimiz basın kurumlarının sayısı çok az. Bu nedenle sürekli basın üzerinde partiler bir savaş halinde. Topluma sağlıklı bilgi aktaran yok. Kendi içimizde durum buyken ulusal konularda da aynı yöntem ve dil kullanılıyor. Bu yanlıştır. Bugün Rojava ve Kuzey Kürdistan’ın sesini dünyaya duyurmamız, mücadelelerini işlememiz gerekirken, karşıtlık yapıyoruz. Kuşkusuz Kürt halkının dört parça Kürdistan’da vermiş olduğu mücadele meşrudur. Bu meşru mücadeleyi uluslararası arenaya taşımamız gerekiyor. Güney Kürdistan medyasında bir kesim bu konuda çabalarken bir kesim medya var ki, halkımızın mücadelesini bulanıklaştırmak için elinden gelen her şeyi yapıyor."

AHMET: GÜNEY'DE CİNSİYETÇİ DİL HAKİM

Semira Ahmet:

"Kürt gazeteciliği geçen 118 yılda belli bir yere kadar geldi fakat halen birçok sıkıntımız var. Kürt medyası içerisinde kadın olmak daha zor ve sıkıntılı bir hal alıyor. Özellikle Güney Kürdistan’da kadın gazeteci olmanın birçok zorluğu var. Bölgede basın dilimiz tamamen cinsiyetçidir. Kadına biçilen rol sadece ekran karşısına çıkıp kendisine hazırlanıp verilenleri okumaktır. Rojava ve Kuzey Kürdistan’da kadın gazeteciliği bir yere kadar basın dilini değiştirmiş, eşitlikçi bir çizgiye çekmiş bile olsa Güney Kürdistan’da öyle bir şeyden bahsetmek zor."

...