Halk İnisiyatifi: Halkımız evlerine dönerek yıkımı engellemelidir

Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi: “Başta Nusaybin ve Şırnak halkı olmak üzere tüm Kürdistan halkı düşmanca saldırılar boşa çıkarmalı, bu yıkımın önüne geçmelidir.

Saray çetelerinin soykırım saldırılarına ilişkin açıklama yapan Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi, “Başta Nusaybin ve Şırnak halkı olmak üzere tüm Kürdistan halkı ile tüm duyarlı çevreler eyleme geçerek, bu düşmanca saldırılar boşa çıkarmalı, bu yıkımın önüne geçmeli ve halkımızın evlerine dönmesini mutlaka sağlamalıdır” dedi.

Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi, barışın, kardeşliğin ve birliğin adı olan İslam’ın mübarek Ramazan ayında da AKP hükümetinin Kürdistan’da görülmemiş soykırım uygulamalarını sürdürdüğünü belirtti.

Yazılı bir açıklama yapan Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi, Saray’a bağlı faşist güçlerin Sur, Cizre, Silopi’de olduğu gibi Gever, Nusaybin ve Şırnak’ta Kürtlere büyük bir kin ve nefret besleyerek saldırdığını, Kürtlerin evlerini yıktığını ve talan ettiğini kaydetti.

Kürt halkının öz savunma güçleri karşısında başarısız kalan faşist çetelerin, bizzat çete başı Tayyip Erdoğan’ın emriyle en gelişmiş silahlarla uzaktan vuruşlarla yıkabildiği kadar yıktığı evlerin geri kalanını da çatışmaların ve operasyonların sonlandırıldığını bizzat belirttikleri süreçten sonra yaptıklarını kaydeden Kürdistan Demokratik Halk İnisiyatifi, “Öyle ki Gever’de yıkılan evlerin yüzde seksenini operasyonların tamamlanmasından sonra gerçekleştirmişlerdir.

Faşist AKP hükümeti haklarında soykırım kararı verildiği halde buna büyük bir özgürlük tutkusuyla direnen Kürtlerin önce tüm evlerini başlarına yıkmakta, çıkardıkları soykırım yasalarıyla Kürt şehirlerini her türlü ranta açmak istemekte, sonrasında da sanki tüm bu felaketlerin yaratıcısı bizzat kendisi değilmiş gibi ‘dediğime gelirsen sana ev vereceğim’ gibi ahlaksız tekliflerde bulunmaktadır.

Kendisi ahlaktan ve onurdan nasibini almamış olan AKP hükümetinin unuttuğu bir gerçek vardır ki, o da Kürt halkının onurlu ve derin bir yurtseverlik bilinciyle dolu olduğudur. Yurtsever halkımız nasıl ki binlerce yıldır vatanını, yaşadığı yeri ne pahasına olursa olsun koruduysa bugün de faşist AKP çetelerinin saldırılarına karşı da savunacaktır. Onurlu Kürt halkı öz yönetim direnişi boyunca tüm dünyaya gösterdiği gibi aç ve açıkta da kalsa asla iradesizliği, vatansızlığı ve teslimiyeti kabul etmeyecektir. Kürdistan’da, kendi öz vatanında özgür yaşamını inşa ederek, özgür bir halk olarak yaşayacaktır.

Tüm bu gerçekler ışığında halkımız sömürgeciliğin operasyonlarının tamamlandığı Nusaybin ve Şırnak’ta kalan evlerin de tümden yıkılması anlamına gelen süren sokağa çıkma yasağının sonlanmasını beklemeden kendi evlerine dönmelidir. Bilmeliyiz ki halkımızın geri dönüşünün engellenmesinin temel nedeni, şehrin ayakta kalmış olan yerlerinin de yerle bir edilmek istenmesidir. Bu temelde başta Nusaybin ve Şırnak halkı olmak üzere tüm Kürdistan halkı ile tüm duyarlı çevreler eyleme geçerek, bu düşmanca saldırılar boşa çıkarmalı, bu yıkımın önüne geçmeli ve halkımızın evlerine dönmesini mutlaka sağlamalıdır. Bu kutsal Ramazan ayında halkımızın olması gereken yeri evi ve yurdudur” dedi.