Mardin Büyükşehir Belediye Eş Başkanları Ahmet Türk ve Februniye Akyol’un İçişleri Bakanlığı kararı ile görevden alınması ardından belediye binası polis ablukasına alındı, ardından da Mardin valisi Mustafa Yaman, belediyeye kayyum olarak atandı.

Mardin halkının oyları ile seçilen eş başkanların görevden alınması ve tek bir oy bile almamış devletin memuru olan valinin kayyum atanması Mardin halkının büyük tepkisini çekti. Kayyumun iradelerinin gasp edilmesi olduğunu belirten Mardin halkından Müslüm Yürek, Çiğdem Üşenmez, Fahrettin Dinç ve Hamide Çoltu, başta kadınlar ve gençler olmak üzere Mardin halkını kayyuma karşı direnmeye davet etti.

‘İRADEMİZE YÖNELİK BU GASPI KABUL ETMEYECEĞİZ’

Müslüm Yürek: Şu anda Kürdistan’da yaşanan baskı ve işkence artık dayanılamaz noktaya geldi. Devletin gözaltı, tutuklama ve kayyum atamalarını kesinlikle kabul etmiyoruz ve etmeyeceğiz. Biz Mardin halkı olarak kayyum bu belediyeyi işgal ettiği sürece, belediyeye gitmeyeceğiz, tanımayacağız. Ahmet Türk ve Februniye Akyol, bizim irademizdir, bizlerin oyları ile seçildiler. Bizim irademize yönelik bu gaspı kabul etmemizi kimse bizden beklemesin.

‘DİRENİŞ DIŞINDA NE DERSEK ANLAMSIZ’

Çiğdem Üşenmez: Bizler Mardinli kadınlar olarak hiçbir hukuk ve insanlık ölçüsü taşımayan bu kararı tanımayacağız. Bu karara, yapılan bu haksızlığa karşı herhangi bir yorumda bulunmak dahi zor. Bu gasp ve irademize yapılan bu saldırı karşısında ancak direniş içerisinde olabiliriz. Direniş dışında ne desek bir anlam ifade etmeyecektir. Bizlerin iradesi ile seçilen belediyelere devlet ve AKP iktidarı tarafından aylardır müfettişler gönderildi ve bu müfettişler hiçbir yolsuzluğa rastlayamadı. Binlerce insanın iradesi olan belediyeleri müfettişler yoluyla ele geçiremeyen AKP iktidarı şimdi de kayyum zoruyla belediyelerimizi işgal etti. Biz Mardinli kadınlar olarak kayyumu tanımıyoruz ve sonuna kadar irademiz olan Eş Başkanlarımız Ahmet Türk ve Februniye Akyol’un arkasında olduğumuzu belirtiyoruz.

‘AKP BİR CUNTA REJİMİDİR’

Fahrettin Dinç: Bu yapılanın adı tam olarak sivil darbedir. Bize kimse başka bir şey anlatmasın, kimse ne derse desin bu AKP’nin Kürt halkının iradesine karşı gerçekleştirdiği bir darbedir.

12 Eylül’ü de yaşadık, 90’ları da yaşadık ama böyle bir darbe, böyle bir ahlaksızlık ve keyfi uygulama görmedik. AKP, Kürtler üzerinde büyük bir onursuzlaştırma politikası gerçekleştiriyor. AKP, bu ülkede Kürt düşmanlığını büyütmüştür, AKP bir dikta ve cunta rejimidir. Biz binlerin iradesi olan Ahmet Türk, dışında bir temsil göremiyoruz ve tanımıyoruz. Bizler tabi ki ne kayyumu ne de kayyumu gönderenleri tanıyoruz. Ahmet Türk, Binali Yıldırım veya Süleyman Soylu’nun isteği ile gelmedi, halkın isteği ile geldi. Onların gücü Ahmet Türk’ü devre dışı bırakmaya yetmez. Mardin halkı da kayyumu tanımamalı ve mutlaka iradesine sahip çıkmalıdır.

‘MARDİN KADINLARI İRADESİNE SAHİP ÇIKMALI’

Hamide Çoltu: Biz bu lanet kayyumu istemiyoruz. Bizim irademiz bizim seçtiğimiz belediye eş başkanlarımızdır. Bizim irademiz olan temsilcilerimiz, AKP, gibi hırsız, işkenceci, katil değildir. Biz kadınlar olarak kayyumu tanımayacağız ve hiçbir şekilde boyun eğmeyeceğiz. Bütün Mardin kadınları olarak irademize yapılan bu gaspa ve işgale karşı ayakta olmalı ve kayyumu işgal ettiği belediyelerimizden söküp atmalıyız.