Şırnak’ta 2 ayını dolduran özyönetim direnişine ilişkin açıklama yapan Şırnak Demokratik Halk Meclisi Eşbaşkanlığı, "Botan'ın direnişi Stalingrad, Kela Dimdimê direnişlerini geride bırakarak, Kobanê ruhu ile insanlığın komünal değerlerini, ahlaki-politik yaşamını canlarına pahasına savunuyor" diyerek, 90'ların serhildan ruhuyla direnişe davet etti.

Devletin özyönetim iradesine karşı 14 Mart'ta soykırım saldırılarını devreye koyduğu Şırnak’ta direnişin geride kalan 2 ayına ilişkin yazılı açıklama yapan Şırnak Demokratik Halk Meclisi Eşbaşkanlığı, başta Botan olmak üzere tüm Kürdistan halkına direnişi büyütme-kesintisizleştirme çağrısı yaptı. "Botan halkının kahraman şehitleri yiğit kızları ve oğulları onur savaşını veriyor" diyen Eşbaşkanlık, 90'ların serhildan ruhuyla direnişe davet ederek şunları kaydetti:

"Yurtsever halkımıza;

Tarihe kanlarıyla nehir misali yön veren Apocu fedai tarz, kararlılık ve cesaretle savaşarak, sonsuzlaşan kahraman şehitlerimiz anıyor ve mücadelelerini zaferle taçlandıracağımızın sözünü yineliyoruz.

Sömürgeci faşist T.C devletinin eşi görülmemiş bir vahşilikle Kürt halkını kültürel-fiziki soykırım çarklarında yok etmeye yönelik saldırıları karşısında Botan-Şırnak halkı özyönetimi tarihe geçecek destansı bir direnişin ikinci ayını geride bırakmıştır.

Erdoğan ve AKP devleti tüm karanlık güçleri arkasına alarak, devletler arası savaşlarda bile kullanılmayan silahları halkımıza karşı kullanmaktadır. Tarihsel Asur zulmü ve DAİŞ zorbalığını geride bırakan, talancı ve sömürgeci zorbalıkla şehri yakıp yıkmakla kalmayıp, halkımızın manevi değerleri olan cami ve mezarlıkları bombalıyor ve yıkıyor.

Bu barbarca yönelimlere rağmen Şırnak halkı ve yiğit Kürt evlatlarının gösterdikleri kahramanca direniş karşısında AKP çeteleri özyönetim alanlarına, mahallerine 60 gündür girememektedir.

Tüm halkımız ve demokratik insanlık şahittir ki Botan halkının direnişi yerel ve uluslararası insanlık düşmanları ve Enkidu soylularının ihaneti karşısında Stalingrad, Kela Dimdimê direnişlerini geride bırakarak, Kobanê ruhu ile insanlığın komünal değerlerini, ahlaki-politik yaşamını canlarına pahasına savunuyor, Önderliksel pradigmayla tarihin bu en alt üst oluşumunda halklara umut kaynağı olmaya devam ediyor.

Halkımız sabırlı ve ısrarcı olmalıdır. Erdoğan ve AKP devleti çatırdamadan molozlaşmaya geçti. Tarihteki benzerleri olan Asur, Roma, Osmanlı zorbalıklarının çöküş dönemindeki iktidarlarını ve saltanatlarını kaybetme korkusuyla halklara tüm güçleriyle saldırdıkları anları Erdoğan ve AKP devleti yaşamaktadır. Şiddet, korku ve ezme ile irademizi teslim almak istiyorlar. Bu saldırılar güç olmanın değil zayıflığın göstergesidir.

Ve halkımız bilmelidir ki tarih boyunca hiçbir halk ve hareket bu insanlık dışı saldırılar karşısında Kürt halkı ve Özgürlük Hareketi kadar fedaice, inanç, kararlılık ve cesaretle direnmemiştir. Mehmetlerin, Sevelerin, Fatmaların 'bizimle gurur duyun başardık' çığlıkları şehirlerin kuçelerinde, dağların doruklarında zaferi haykırıyor; özgürlüğün şafak vakti sökün etmiştir.

Botan halkının kahraman şehitleri yiğit kızları ve oğulları onur savaşını veriyorlar. Halkımız bizimle gurur duysun ve bunun kadar mücadeleyi her alanda ve zeminde yükseltmelidir. Özelde Botan halkımıza genelde Kürdistan halkına direniş alanlarından çağrımız; 90'ların Botan serhildanları ruhuyla ulusal kurtuluş şiarıyla sömürgeciliği Kürdistan topraklarından çıkarana dek kesintisiz serhıldana kalkmalarıdır.

Kürt gençlerini özyönetim alanlarına Agitleşen ve Zilanlaşan ruhla yerlerini almaları, Kürt kadınları zılgıt ve direniş renkleriyle serhıldana kalkmaya çağırıyoruz.”