Şengal üzerinde hesapları olanların Şengal halkına çok büyük kötülükler yaptığını söyleyen YBŞ Komutanlarından Kurtay Şengali, “İçinden geçtiğimiz an itibari ile Şengal yeni bir sürece ve yeni bir çizgiye girmiştir” dedi. Kürt halkı üzerindeki inkar ve imha güçleri bir oldukları için Kürtlerin de birlik olması gerektiğini söyleyen YBŞ Komutanı, “Kutlamış olduğumuz Çarşamba Sor bayramında Rojava’dan katılımların olması bizim için anlamlı ve manevi olarak güç aldık” diye konuştu.

20 Nisan’da kutladıkları Çarşamba sor bayramını Kürt Halk Önderliği Abdullah Öcalan ve dünya ya dağılmış olan Êzîdî halkına kutlayan YBŞ Komutanı, topraklarını ve Şengal’i terk eden Êzîdî toplumuna seslenerek, “YBŞ olarak Êzîdî halkının öz savunmasını üstlenmiş bulunuyoruz. Onurlu ve özgürce yaşayabileceğiniz kendi topraklarınıza dönün” dedi.

Êzîdî halkı sadece Şengal’de değil dünyanın her yerinde her zaman bayram ve güzelliklerin olmasını istediğini söyleyen YBŞ Komutanı Kurtay Şengali, Çarşamba Sor ve Şengal’in geleceğine dair ANF’ye değerlendirmelerde bulundu.

‘ŞENGAL’DE NE ESKİSİ GİBİ YAŞANILIR, NE DE YÖNETİLİR’

Êzîdî halkının halen doğal toplum özelliklerini yaşadığını ve kapitalist sistemin kirlerine bulaşmadığını anlatan YBŞ Komutanı, “Êzîdî halkı kendisini yeni bir felsefe ve öz savunmasını inanç, ahlak ve kültür ilkeler temelinde kendi kendini yönetmesi büyük bir başarı anlamına geliyor” diye konuştu.

Şengal üzerinde hesapları olanların Şengal halkına çok büyük kötülükler yaptığını söyleyen Şengali şöyle konuştu: “Şengal halkı yaşadığı ihanet sonucunda binlerce şehit verdi, binlercesinin de akıbeti halen belli değildir. Ne olursa olsun, Şengal eskisi gibi ne yaşanır, nede yönetilir. İçinde bulunduğumuz süreçten itibaren Şengal yeni bir sürece ve yeni bir çizgiye giriyor.

Buna göre Şengal ve Êzîdîler din ve kültürlerini koruma çizgisini esas alacaklardır. Yıllarca Êzîdîler üzerinde yapılan baskılar ile Êzîdîler tecrit edildi, Kürt halkından kopartıldı. Şengal bir katliama maruz kaldı ama öz güven, irade ve güç kazandı. Bu aşamadan sonra Êzîdî halkı dostlarını kendisinden sayacak, düşmanı da iyi tanıyor. Kiminle ne yapacağını iyi biliyor. Bundan sonra ki, bayramlarında kendi kendine kutlamalarını gerçekleştirecektir. Kendi ayakları üzerinde duracak kadar güç, irade ve tecrübeye sahiptir.”

‘YBŞ EZİDİLER TARİHİNDE BİR İLKTİR’

Şengal halkının kendi toprakları üzerinde yaşaması için YBŞ büyük bir iddia ve karar sahibi olduğuna dikkat çeken YBŞ Komunatı, “Êzîdîlerin tarihinde YBŞ ilktir” dedi. Geçmişte Êzîdîlik adına birçok güç kendi denetiminde bazı oluşumları oluşturduğunu, ama hiçbirisi YBŞ’nin dayandığı ideoloji ve felsefeye ulaşmadığını ve direnişi ortaya koyamadığını iddia eden YBŞ Komutanı, “YBŞ sadece Şengal halkının değil, Ortadoğu ve Mezopotamya halkları içinde büyük bir şans ve fırsattır” dedi.

Şimdiye kadar herkesin Êzîdîliği kendi denetiminde ve yedek gücü olarak kullandığını vurgulayan Şengali şunlara dikkat çekti: “Ama YBŞ Êzîdî halkının kendi gücü, iradesi ile ortaya çıktı. YBŞ geçmişin reddi üzerine gelişti. Geçmiş fermanların kader olmadığını, Êzîdîlerin irade olması gerektiği üzerinden var oldu.

YBŞ yeniden tarihi yazıyor. Ezilen yok sayılan ve yok oluşa gitmesi için çeteler teslim edilen ihanet tarihini sorguluyor. Şimdi herkes görüyor YBŞ kurulduğu günden beri Êzîdî halkına bir tek saldırı olmamıştır. YBŞ büyük bir inanç ve iddia sahibi olduğu için kendi halkımızın koruma sorumluluğunu kaldırabiliyoruz.”

‘ROJAVA HALKI ŞENGAL’İ CANINDAN BİR PARÇA OLARAK GÖRÜYOR’

Kutsal mekanlar olan Şengal’in DAIŞ çetelerinin elinden alındıktan sonra Ezidxan kendi özgür toprakları üzerinde ilk defa bayramlarını kutlayabildiğini anlatan YBŞ Komutanı Kurtay Şengali, “Daha önce böyle özgür bir şekilde bayramlarını kutlama imkânlarımız yoktu. Şimdi YBŞ ve HPG ile birlikte tüm halkımız Şengal’de bir oldu, birlikte oldu. Halkımız üzerindeki saldırıları gerçekleştiren güçler bir olduğu için, halkımız da birlikte olma ihtiyacını görüyor. Rojava halkımız Şengal halkını canından bir parça görüyor. Acısını paylaşıyor ve bayramlarını birlikte kutluyorsa bu halkımızın geldiği birlikteliğin düzeyini gösteriyor.

Dünyanın yaratılış günü olan Çarşamba sor Êzîdî inancında derin bir anlamı vardır. Êzîdîlik ile birlikte insanlık yeni bir evreye girdi. Doğanın yeniden başlangıcıdır. Êzîdî inancı için yeni bir yıla girme anlamına da geliyor. Bahar ile birlikte doğa yeni bir mevsime girişini yeni doğumların gelişmesini sağlıyor. Bu doğasal olay halkımız ve Şengal halkı içinde yeni umutlar yeni başlangıçlar getirecektir.”

Êzîdîlerin kendi toprakları üzerinde bayramlarını sürekli kutlayabilmesi ve özgür bir şekilde yaşayabilmesi için her şeyden önce kendi öz savunmasını en güçlü bir şekilde örgütlemesini sağlaması gerektiğine dikkat çeken YBŞ Komutanı Kurtay şunları söyledi: “Êzîdîler bundan önce defalarca fermanlara uğradı ve onları sahiplenen kimse olmadı. 21. yüzyılda Êzîdîler dünyanın gözleri önünde 74. fermana uğradı. Bunun sorumluluğu başta Şengal’i korumakla görevli KDP’dir. Irak merkezi hükümet ve DAIŞ çetelerin Şengal’a saldırısını izleyen tüm dünya sorumludur.

Yeni fermanların bir daha tekrarlanmaması için Şengal ve Êzîdîlerin mutlaka öz savunma ve öz yönetimlerini geliştirmeleri gerekir. Êzîdî ve Şengal halkı öz yönetim ve öz savunmayı yapamadıkları için 74. fermana maruz kaldı. Bundan dolayı Şengal halkı öz savunma ve öz yönetimini önemsiyor. Yıllardır KDP Şengal üzerinde bir tahakküm oluşturdu. Bu sistem altından çıkmak toplumumuz için büyük bir gelişmedir.

Êzîdî halkı sadece Şengal’de değil dünyanın her yerinde bayram ve güzelliklerin olmasını istiyor. Kendisi için olduğu kadar insanlık üzerinde şiddetin olmasını ve kimsenin ölmesini ve katliamlara uğramasını da istemiyor. Êzîdî inancında sadece Çarşamba Sor değil, her zaman güzel günleri vardır. Fakat hayin-ihanet kar ve egemen güçler her zaman bu güzel günleri halkımıza haram ederek, karalara çevirmişlerdir.”

‘ŞENGAL’İ TERK EDENLER TOPRAKALRINA DÖNSÜN’

Ülkesini topraklarını terk ederek başka yerlere göç edenlerin döneceklerini umduklarını ifade eden YBŞ Komutanı “Çünkü onlar Êzîdî toplumunun çocuklarıdır ve başka bir yerde asla mutlu ve özgür olamazlar” dedi. Şengal’i terk edip dışarı kalıcı olarak çıkanların kendilerine Êzîdîyim dememesi gerektiğinin altını çizen YBŞ Komutanı devamla şunları ifade etti: “Kendi toprakları üzerinde olmayan, kendi kültürünü yaşamayan ve yaşatmayanın Êzîdîlik ile bir alakası yoktur. Laleş, Şerfedin ve Şengal gibi kutsal yerlerde kalanlar ancak kendilerine Êzîdî diyebilir. Başka yerde kutsal bir yeri olmadığı için Arapların, Türklerin, Hıristiyan ve Yahudilerin yanında Êzîdî olduklarını iddia edemezler. Şengal’de kendi toprak bile yesen kendi ayakların üzerinde durabilirsin. Ama dışarıda Êzîdîlere verilen her şey onları bitirmek ve yok etmek amacına hizmet ediyor.

Ülkesini topraklarını terk edenlerin dönmesi umuyoruz. Onlar Êzîdî toplumunun çocuklarıdır. Başka yerde asla mutlu ve özgür olamazlar. Üzerinde gözlerimizi dünyaya açtığımız ata topraklarımız her şeyimizdir. Kimlik kişilik ve onur şerefimizidir. Anne ve babasını koruyamayan biri olmasın daha iyidir. Êzîdîlerde Şengal’de değil ve Şengal’i koruyamıyorsa, varlıkları çok anlamlı olmaz. Şengal savunmasını yapan YBŞ ve YJŞ güçlü iradeli ve kırılmayan bir inanca sahiptirler. Diğer güçlere saygı duymak ile birlikte uzun süreli ve uzun ömürlü olmadıklarını belirtmek istiyoruz. Çünkü bu güçler Êzîdîlere değil, egemen güce hizmet ediyor. YBŞ ise Êzîdîlerin kanları ile besledikleri güçleridir.”