Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, Kobanê’ye yönelik işgalci Türk devleti tarafından Salı sabahı SİHA ile gerçekleştirilen saldırıya ilişkin açıklamada bulundu. Özerk Yönetim, Türk devletinin uluslararası hukuka uymadığını belirtirken, ABD, Rusya ve BM Güvenlik Konseyi’ni sorumluluğa çağırdı.

Özerk Yönetim’in açıklaması şöyle:

“Bütün dünya Covid-19’un yarattığı zorluklara karşı mücadele ve tedavi için çaba verirken, uluslararası sağlık kuruluşlarının hiçbir destek sunmadığı Kuzey ve Doğu Suriye’de ise 5 milyon insanın sağlığını korumak için yoğun bir mücadele verilmektedir. Mevcut durum nedeniyle tüm dünyada ateşkes uygulanırken Türk devleti bütün çalışmalarını bölgemizi hedef almak üzerine yoğunlaştırmıştır.

İşgalci Türk devleti 28 Nisan 2020 tarihinde Kobanê Kantonu’nu hedef almış, öncesinde de Şehba’daki bölgelere saldırılar gerçekleştirmiştir. Saldırılarda maddi hasar meydana gelmiş ve Şehba’ya göç etmek zorunda kalan yüzlerce sivil hedef alınmıştır. Efrîn halkının göç etmesinden sonra bile yine bombardımanlara maruz kalması, Türkiye’nin Koronavirüs’le mücadele için yapılan küresel çağrıları duymazdan geldiği anlamına gelmektedir. Bununla birlikte uluslararası ateşkes kararını da açıkça ihlal etmektedir. Tüm bunlar göstermektedir ki Türk devleti Efrîn, Serêkaniyê ve Girê Spî gibi işgal ettiği alanlar başta olmak üzere Suriye bölgelerinde, uluslararası kararlara göre hareket etmemektedir.

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim Meclisi olarak Koronavirüs salgını ile mücadele ettiğimiz bu süreçte uluslararası toplumu ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni, Türk devletinin saldırılarına ilişkin sorumluluklarını yerine getirmesi çağrısında bulunuyoruz. QSD ateşkes çağrılarına uydu. Türk devletinin de bu ateşkes çağrılarını yerine getirmesi için baskı görmesi gerekir. Kuzey ve Doğu Suriye topraklarını işgal eden Türkiye ABD ve Rusya ile iletişimdedir.

ABD ve Rusya, Türkiye’nin saldırılarına son vermesi için gerekli sorumluluklarını üstlenmelidir. Bu saldırılar Türk devletinin Koronavirüs salgınına ilişkin önlemleri dikkate almadığı ve insan hayatını önemsemediğine işarettir.”