Süryani savaşçılar Reqa’da ana dillerini öğreniyor

Suriye’de herkesin görmek istediği şehirlerin başında, Reqa gelir. Ama kimse bu şehri ziyaret etmezdi. Bugün herkes Reqa'da neler olup bittiğini merak ediyor, bu şehri ziyaret etmek istiyor.

Reqa’da DAİŞ çetelerine karşı savaşanlar da, Suriye’deki halklar gibi rengarenk. Bugün Ebûd Siriyanî ile Reqa’nın batısındaki mahallelere gittik. Ebûd, Tiltemirli Süryani bir savaşçı olup, Süryani Askeri Meclisi'nde yer almakta. Yolda Süryanice bir şarkı açmıştı, belki de bu şekilde kendi dil ve kültürüne dikkat çekmek istiyordu. İki aydır QSD öncülüğünde YPG ve YPJ güçleri Reqa’da DAİŞ’e karşı savaşmakta. Şehrin yarısı özgürleştirilmiş durumda. Hewro Ebûd bizi savaşın ön cephelerine götürdü. Hewro Süryanice ‘Arkadaş’ demek. Süryani savaşçılar bu isimle birbirine seslenmekte. Binaların ve evlerin yıkılmasından dolayı Reqa’nın batı mahallelerinde yürümek oldukça zahmetli. Hewro Ebûd’a burada çok büyük bir savaş mı yaşandı, diye sorduk. Bize ilginç bir cevap vererek, “DAİŞ çeteleri 3 sene boyunca bu ev ve binaları işgal etmişti. Anlaşılan sadece siviller özgürleşmedi, bu bina ve evler de kendilerini DAİŞ'in kokusundan temizliyor” dedi.

SAVAŞ CEPHESİNDE ÖĞRENİYORLAR

Öğlene doğru sıcaklık 40 dereceyi geçmişti. Savaşçılar saldırmak isteyen çetelere kurşun yağdırdı. Anladığım kadarıyla, savaşta bazı kurallar değişebiliyor. Çünkü bazı savaşçılar gömleksiz bir şekilde savaşıyordu. Savaşçıların bize aktardığına göre, DAİŞ çeteleri daha çok üç şekilde savaşmakta. Bunlar da mayın, keskin nişancı ve bomba yüklü araçlarla saldırmak. Bu yüzden de her sokağın başında hızlıca koşmak zorundaydık.

Sonrasında Ebûd bizi arkadaşlarının kaldığı noktaya götürdü. Burada arkadaşlarıyla Süryanice konuştu. Bilindiği üzere Ortadoğu’nun en eski dillerinden olan Süryanice Suriye’de yasaktı ve artık çok az kişi konuşabiliyordu. Ebûd ana dili için “Şu an savaşta olmamıza rağmen, kendi ana dilini bilmeyen arkadaşlar savaş cephelerinde öğreniyor. Çünkü Süryanice Rojava’da resmi dil statüsüne kavuşmuş ve biz artık ana dilimizi bilmiyoruz demeye utanıyoruz” dedi.

Bu savaşta birçok şeyin düzeldiğini, Rojava ve Kuzey Suriye’deki bütün bileşenlerin birbirini tanımaya başladığını ve herkesin kendi geleceğini kültürüyle belirlediğini, Reqa’da gözlemledik.