Alman milletvekilleri göç politikasının sertleştirilmesini onayladı

Alman milletvekilleri, son aylarda meydana gelen bir dizi ölümcül bıçaklı saldırıya paralel olarak aşırı sağın yükseldiği bir ortamdan, göç politikasını da bu koşullara uydurmayı tercih etti ve yasa tasarısına onay verdi.

Hükümetin hazırladığı metinde, daha önce başka bir AB ülkesine girmiş olan sığınmacılara yapılan yardımların geri çekilmesi, silah kullanan mültecilerin daha kolay sınır dışı edilmesi ve polise ek yetkiler verilmesi yer alıyor.

Cuma günü kabul edilen metne göre, menşe ülkelerine geçici olarak geri dönen mülteciler “kural olarak” artık Almanya'da korunmayacak, antisemitik veya homofobik suçlar işleyenler de durum böyle olacak. 

Sosyal Demokrat İçişleri Bakanı Nancy Faeser, kendi partisinin sol kanadının baskısı altında, yine de kilit önlemlerden birini yumuşatmak zorunda kaldı.

Almanya'ya gelmeden önce başka bir AB ülkesine giriş yapmış olan sığınmacılara yönelik yardımların tamamen geri çekilmesi, ancak sığınmacıların bu üçüncü ülkeye geri gönderilmelerinin “yasal ve etkin bir şekilde mümkün olması” halinde mümkün olacak. Çocuklar söz konusu olduğunda da bu ihtimal ortadan kalkıyor.

Şansölye Olaf Scholz'un koalisyonu, DAİŞ çeteleriyle bağlantılı olduğundan şüphelenilen bir Suriyeli tarafından batıdaki Solingen kasabasında üç kişinin bıçaklanmasının ardından ağustos ayında önerisini sunmuştu. 

Haziran ayında Mannheim'da (güneybatı) İslam karşıtı bir mitingde bir Afgan'a atfedilen başka bir bıçaklı saldırı, olaya müdahale eden bir polisin ölümüne neden olmuştu. 

Bu olaylar, göçmen düşmanı aşırı sağcı AfD partisinin yükselişini körüklemiş, eylül ayında ilk kez bir bölgesel seçim kazanmış ve diğer iki bölgede de tarihi yüksek skorlar elde etmişti.

Tasarının yürürlüğe girmesi için bu cuma günü parlamentonun üst kanadı tarafından onaylanması gerekiyor.