Fransız ekonomisinin rekabet gücünü giderek kaybetmesi ve buna karşı alınacak önlemler son günlerin en önemli gündem maddelerinden biri olmuş durumda. Ekonomisi son yıllarda çok düşük büyüme gösteren Fransa’da özellikle işgücü maliyetinin ekonominin rekabet etme kapasitesini düşürdüðü tezi hakim kılınmaya çalışılıyor. Hükümetin, Louis Gallois’ya hazırlattıðı raporun ardından bugün yapılacak bakanlar kurulunda ‘radikal’ kararlar alınması beklenirken, özellikle sendikalar ve solun solu temkinli davranıyor.

Avrupa Uzay ve Havacılık Şirketi (EADS) Genel Müdürü Louis Gallois tarafından hazırlanan ve Pazartesi günü başbakan Jean-Marc Ayrault’a sunulan rapor, Fransız ekonomisinin rekabet gücünü artırmak için birçok alanda radikal önlemler alınmasını öneriyordu. Rapora göre, işgücü maliyetinin düşürülmesi amacıyla çalışan maaşları sosyal kesintilerinde önemli bir kısmı patronlar lehine olacak şekilde 30 milyar euroluk bir indirim yapılması isteniyor. Rapor, özellikle kobilerin faaliyetlerinin desteklenmesi, hayat sigortalarının vergilendirme oranlarının düşürülmesi, iş sözleşmelerinin çalışanlar aleyhine daha esnek hale getirilmesi, kaya gazı üretiminin teşvik edilmesi, bilimsel ve teknik yatırımların arttırılması, bölge konseylerinin istihdamda daha etkin rol alması gibi 22 öneri içeriyordu.

SAÐ PARTÝLER TARAFTAR, SOLUN SOLU TEMKÝNLÝ

Hükümetten bazı bakanlar ve cumhurbaşkanı Hollande bugün yapılacak bir toplantı sonrasında birçok ‘radikal’ tedbir alınacaðına dair açıklamalar yaparken, özellikle sað muhalefet ve işveren sendikaları memnuniyetlerini dile getiriyorlar. Özellikle sol partiler ve çalışan sendikaları ise oldukça tedirgin.

Saðcı anamuhalefet partisi Halk Hareketi Birliði (UMP) Gallois raporuna atıfta bulunarak, önerilen tüm tedbirlerin kararlılıkla hayata geçirilmesini istiyor. Parti Başkanı Jean-François Copé, raporun içeriðinin kendilerinin ekonomiye bakışını yansıttıðını söylerken, Cumhurbaşkanı François Hollande’in bir yol ayrımında olduðunun altını çizdi.

Ülkedeki en büyük işveren sendikası MEDEF de, maaşlardaki sosyal kesintilerin işveren ve çalışanlar lehine indirim yapılması ve bunun getireceði ekonomik yükün KDV ve diðer bazı vergiler ile karşılanmasını talep etti.

Gallois raporuna iktidardaki Sosyalist Parti (PS) içerisindeki sol kanat ve diðer sol partilerden ise olumsuz tepkiler geliyor. PS’nin Hautes-Alpes milletvekili Karine Berger ve Paris senatörü Marie-Noel Lieneman rapora karşı çıkarak, Fransız ekonomisinin sorununun işgücü maliyeti olmadıðı uyarısında bulundular.

Aynı şekilde, Komünist Parti (PCF) ve Sol Parti (PG) raporda bahsi geçen önerilerin çoðunun çalışanlara daha fazla maddi yük getireceði eleştirisinde bulundular. PG genel sekreteri Jean-Luc Melenchon, Louis Gallois’nın özellikle saðcı UMP ve işveren sendikası MEDEF’in istediði ‘liberal iyi haberler’ getiren bir ‘mesih’ olduðu yorumunu yaptı.

YENÝ VERGÝ YÜKÜ GETÝRÝYOR

Her ne kadar hükümet Gallois raporunda yer alan tüm önerileri hayata geçirmeyecek gibi görünse de, ülkedeki birçok çalışan sendikası endişelerini dile getirdi. Europe 1 radyosuna konuşan CFDT sendikası genel sekreteri François Chérèque, özellikle çalışanların sosyal kesintilerinde yapılacak 30 milyar euroluk indirimin oldukça aðır etkisinin olacaðını söyledi. Chérèque, bu indirimlerin devlet kasasında yaratacaðı boşluðu gidermek için Fransızların daha fazla vergi vermesinin beklenemeyeceðinin de altını çizdi. Sendika liderine göre, François Hollande’ın seçilmesinden bu yana Fransızlara 20 milyar euroluk ek vergi yükü getirildi ve yeni vergiler satın alma gücünü düşürüp ekonominin daha da çıkmaza girmesini beraberinde getirecek.

FO: SORUN ÝŞGÜCÜ MALÝYETÝ DEÐÝL; GEREKÝRSE SOKAÐA ÝNERÝZ

Radikal sol tandanslı Ýşçi Gücü (FO) sendikası lideri Jean-Claude Mailly ise, Fransız ekonomisinin asıl gücünün üretim ya da işgücü maliyeti olmadıðını savunarak, bunun ekonomisi daha güçlü olan Almanya ile aynı düzeyde olduðunu söyledi. Mailly, Fransız ekonomisinin ürün kalitesi, sanayi stratejileri ve üretimin finansmanı gibi noktalarda geri konumda olması nedeniyle rekabet edemediði görüşünde. Sendika lideri, cumhurbaşkanı François Hollande ve hükümeti ‘kapitalist işleyişin sadık yöneticileri’ olmamalarını ve bir seçim yapmalarını da isterken, gerekirse sokaða ineceklerini de kaydetti.

Hristiyan CFTC sendikası ise, hükümeti hangi önlemleri alırsa alsın çalışanların satın alma gücünü zayıflatacak politikalardan uzak durmaya çaðırdı. Sendika, özellikle işverenler lehine yapılacak düzenlemelerin ülkeye ve ekonomiye getirisinin ne tür bir garantisi olduðunu da sordu.

Bir diðer kamu sendikası UNSA tarafından yapılan basın açıklamasında da, çalışanların sosyal kesintilerinin kısıtlanmasının getireceði maliyetin vergilerle finanse edilmesine karşı çıkıldı. Bu yöntemin, sonuçta çalışanların alım gücünü zayıflatacaðı uyarısı yapıldı.

Fransa ekonomisi 2011 yılında yüzde 1,7’lik bir büyüme kaydederken, büyümenin 2012 yılında yüzde 0,3-0,4 civarında olması bekleniyor. Eylül 2012 verilerine göre, ülkede 1,5 milyonu part time çalışan işsizler olmak üzere 4,5 milyon işsiz bulunuyor. Özellikle, Almanya’da işsizliðin son yıllarda giderek azalması nedeniyle, Fransız sanayisinin rekabet gücünün pahalı işgücü nedeniyle zayıf olduðu tezi işverenlerce empoze ediliyor. Almanya’da bir işçinin ortalama saat maliyeti 30 euro, Fransa’da ise 34 euro. Avrupa Birliði genelinde ise bir işçinin ortalama saat maliyetinin 23 euro olduðu tahmin ediliyor.