İran’ın bir nükleer tesisi daha deşifre edildi

İran’ın bir nükleer tesisi daha deşifre edildi

Sürgündeki İranlı muhalif örgüt Halkın Mücahitleri, İran’ın nükleer projesini "gizlice yürüttüğü" yeni bir tesise ilişkin bilgiler elde ettiklerini açıkladı. 

Halkın Mücahitleri’nin parçası olduğu İran Direnişi Ulusal Konseyi (CNRI)  tarafından yapılan açıklamada,  tesisinin yeri, ne zaman kurulduğu, ne kadarının tamamlandığı ve başında kimin bulunduğuna ilişkin bilgilere yer verildi. 

CNRI, “Halkın Mücahitleri örgütü İran içerişindeki ağı, rejimin nükleer projesine yönelik tamamen gizli bir tesise ilişkin, rejimin farklı organlarında yer alan elli kaynaktan güvenilir bilgiler elde etti” dedi. Sürgündeki bu muhalif organizasyon daha önce de nükleer programa ilişkin bilgiler sunmuştu. 

CNRI, “Tesis nükleer faaliyetlere yönelik yeni bir merkezdir. Projenin kod adı ‘Maadan-e Şark’ (Doğunun madeni) veya ‘Kosar Projesi’dir. Bu tesis Damavand kenti dolaylarındaki dağın altında bir dizi tünelde bulunuyor” diye belitti. 

Tesisin birinci aşamasının 2006’da başladığını ve kısa bir süre önce tamamlandığını ifade eden CNRI,  birinci aşamanın kazılan tüneller, iç bölgeye dört depo, tesisin döşemeleri, tesis alanı ve tesis için yolların inşasından oluştuğunu duyurdu. 

“Iman Gostaran Muhit” şirketinin bu projeyi gözettiğini ve nükleer, biyolojik ve kimyasal yönleri ele alan birimleri denetlediği bilgisini veren CNRI, “Iman Gostaran Muhit Genel Müdürü, İran nükleer programının kilit ismi Muhsen Fakrizade’dir” dedi. 

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) de defalarca Muhsen Fakrisade ile görüşme talebinde bulunmuştu, ancak gerçekleşmemişti. 

CNRI bildirisinde, “Bu tesisin ikinci aşaması kısa bir süre önce başladı” derken, “Bu ikinci aşamada 30 tünel ve 30 depo kurulması öngörülüyor” diye ekledi.

Bu bilgilerin İran rejiminin nükleer silah üretme projesinin durdurmaya veya askıya almaya niyetinin olmadığını gösterdiğini savunan CNRI, UAEK’i hızlı bir şekilde sözkonusu tesisi ziyaret etmeye çağırdı. 

Daha önce nükleer görüşmeleri doğrudan yöneten İran’ın yeni Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin “nükleer programın sürdürülmesinde kilit rol oynadığını” belirten CNRI, Ruhani’nin “ılımlı” olarak değerlendirilmesi ya da ona değişim umudunun bağlanmasının “korkunç bir hata” olduğunu öne sürdü.