Tunus'ta 23 ölü: Saldırıyı DAİŞ üstlendi

Tunus'ta Çarşamba günü parlamento bitişiğindeki bir müzeye düzenlenen saldırıda çoğu yabancı turist olmak üzere onlarca kişi kaybetti. Saldırıyı insanlık düşmanı grup DAİŞ üstlendi.

Ellerinde kaleşnikof silah ve el bombaları taşıyan iki saldırgan, 18 Mart günü öğle vakti başkent Tunus'taki parlamento binasına girmeye çalıştı. Bu girişim başarısız olunca saldırganlar, bitişikteki Bardo müzesine girerek çok sayıda kişiyi rehin aldı.

Bu saldırı, Tunuslu vekillerin ordu güçleri ile birlikte yeni bir anti-terör yasası hayata geçirmek için tartışma yürüttüğü bir sırada yaşandı.

Müzeye saldırının bilançosu, Çarşamba gününden beri sürekli değişti. Sağlık Bakanlığı tarafından Perşembe günü verilen yeni bilançoya göre 20'si yabancı turist olmak üzere 23 kişi hayatını kaybetti.

Ölenler arasında en az iki Fransız, dört İtalyan, iki İspanyol, bir Polonyalı, beş Japon, bir Avustralyalı ve iki Kolombiyalı var.

Bu saldırı, Tunus'ta 11 Nisan 2002'de Cerba Adası'nda bir sinagoga yönelik saldırıdan bu yana en kanlı saldırı oldu. 2002'deki saldırıda çoğu Alman ve Fransız turist olmak üzere 21 kişi hayatını kaybetmişti.

Saat 15.00 sıralarında müzeye düzenlenen operasyonda iki saldırgan öldürüldü, tüm diğer rehineler kurtarıldı.

2011'de başlayan Arap Baharı'na öncülük eden Tunus, bu saldırı ardından şok geçirdi. Akşam saatlerinde binlerce kişi başkentte saldırıyı kınamak için yürüyüş yaptı.

Bu arada her iki saldırganın kimlikleri belirlendi. Yasin Abidi ve Hatem Haşnawi isimli saldırganların her ikisi de Tunuslu ve 30 yaşın altında.  Haşnawi'nin kendi Facebook adresi üzerinde El Kaide'nin Magreb koluna bağlı olduğunu söylediği belirtiliyor.

Cumhurbaşkanı Beci Kaid Esebsi, "terörizme karşı mücadelede acımasız" olacaklarını söyleyerek, saldırıda İslamcı grupları sorumlu tuttu.   Esebsi, "Tunus halkının bilmesini isterim ki, terörizme karşı savaş halindeyiz. Tunus halkını temin ederim ki, bu hainler yerle bir edilecek" dedi.

Halk Temsilcileri Meclisi Başkanı Muhammed Ennaceur de, terörizme karşı tüm siyasi partiler, ulusal ve sivil toplum örgütlerinin katılımı ile bir halk yürüyüşü çağrısı yaptı. 

Bu saldırıdan Tunus ekonomisinin ağır bir şekilde etkilenebileceği belirtiliyor.  Başbakan Habib Esid, operasyon ardından yaptığı açıklamada "Bu saldırı alçakçadır. Tunus ekonomisini ve krizden geçen hassas bir bir sektörü hedefliyor" dedi.  Maliye Bakanı Selim Şakir, turizm sektöründeki kaybın 700 milyon doları geçebileceğini söyledi.

SALDIRIYI DAİŞ ÜSTLENDİ: BİNLERCE TUNUSLU DAİŞ SAFLARINDA

Perşembe günü akşam saatlerine bir ses kaydı yayınlayan insanlık düşmanı grup DAİŞ, saldırıyı üstlendi. Tunus'ta 2011'de Zeynel Abidin Bin Ali rejimini deviren Yasemin Devrimi'nden sonra çok sayıda İslamcı grup ortaya çıktı.  Son aylarda bir çok örgüt Tunus'u açık bir şekilde tehdit ediyordu. DAİŞ bir hafta önce yayınladığı bir videoda Tunus'a tehditler savurmuştu. DAİŞ yanlıları da sosyal ağ üzerinde Tunus'u fethetmeye çağırmıştı.

Tunus, radikal dinci grupların örgütlendiği en önemli alanlardan biri olarak öne çıkıyor. Libya, Cezayir ya da Nijerya'da olduğu gibi DAİŞ'e resmi olarak bağlılık yemini eden bir grup yok ancak, vahşi suçlar işleyen bu grubun binlerce üyesi Tunuslulardan oluşuyor.

Tunus'tan özellikle Irak ve Suriye'ye yoğun bir savaşçı trafiği var. 3 bin ile 4 bin arasında Tunuslu'nun Irak ve Suriye'ye gittiği tahmin ediliyor.

Bunların büyük çoğu insanlık düşmanı DAİŞ saflarında yer alıyor. Bunlardan 500'e yakını Tunus'a geri dönerken, önemli sayıda Tunuslu da Libya'daki DAİŞ saflarını besliyor. Bu grubun Tunus'un Libya ile olan sınırında eğitim kampları olduğu bildiriliyor.

Tunus'ta en aktif örgütlerin başında  Magrep El Kaide'si geliyor. Gerilla tarzında bir örgütlenmeye sahip. Bir kaç yüz militanı bulunuyor. Ormanlık Şaambi Dağı'nda üstlenen Magreb El Kaidesi ile bağlantılı Okba İbn Nafaa taburu, sık sık Tunus güvenlik güçlerine saldırılarda bulunuyor. Ancak bugüne kadar yabancı turistlere yönelik herhangi bir saldırıda bulunmadı.

Temmuz 2014'te Şaambi Dağı'nda düzenlenen bir saldırıda 15 Tunuslu askeri öldüren Magreb El Kaidesi, Mayıs 2014'te İçişleri Bakanı'nın evine saldırıyı da üstlenmişti.

Ensar El Şeriat isimli diğer bir selefi grubun binlerce üyesinin olduğu bildiriliyor. Bu grup, solcu muhalif liderler olan Şükri Belayid ve Muhammed Brahmi'ye yönelik suikastları üstlenmişti.   Özellikle Şükri Belayid, kökten dinci grupların Tunus'taki kamplarını deşifre ederek buna tepki gösteriyordu.