Çağatay: Bugün bir şey yapmayanlar cenazemize de gelmesinler

Ölüm orucundaki avukat Aytaç Ünsal için yapılan adalet nöbetinde söz alan Avukat Ayşegül Çağatay, “Ya bugün bir şey yapacağız, ya da hiç yapmayacağız. Bugün bir şey yapmayanlar, cenazemize de gelmesin” dedi.

Bir aydır zorla tutulduğu Halkalı Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nin mahkum koğuşunda, adil yargılanma talebiyle yaptığı ölüm orucunun 209’uncu gününde olan Avukat Aytaç Ünsal için açıklama yapıldı. Hastanede önünde gerçekleşen eylemde, Aytaç Ünsal’ın babası Nihat Ünsal, tutsak avukat Aycan Çiçek’in annesi Saniye Çiçek’in yanı sıra çok sayıda avukat katıldı.

EBRU YAŞAMINI YİTİRMEDİ, KATLEDİLDİ

Polis ablukası altında gerçekleşen eylemde ilk konuşma Avukat Ayşegül Çağatay tarafından yapıldı. Avukat Ebru Timtik’i artık aralarında olmadığını hatırlatarak sözlerine başlayan Çağatay, “En son size Sadi Konuk Hastanesi önünden seslenmiştik, Ebru Timtik’in durumunun kritik olduğunu ve saatlerimiz, dakikalarımızın olduğunu söylemiştik. Belki artık insanlar durum kritik, durumu kritik denmesine alıştı ama durumu gerçekten kritikti. Ebru abla dayanabildiği kadar, direncinin son nefesine kadar mücadele ederek yaşamını yitirdi. Sadece yaşamını yitirdi demek istemiyorum aslında çünkü katledildi” dedi.

238 gün boyunca adil yargılama talebi içi haykırdıklarını hatırlatan Çağatay şunları belirtti: “Sadece adalet istediğimizi söyledik. Kaçırılarak hastaneye götürüldüğünde bu kötü koşullarda asla tedaviyi kabul edemeyecek, güvenmediği bu insanlara canını emanet istemiyordu. Tedaviyi kabul etmiyorlar, tahliye edin de yaşatalım dedik ama bizi dinlemediler.”

Günlerce suskun kalanların, Ebru Timtik katledildikten sonra alçakça açıklamalar yaptıklarını belirten Çağatay, Ebru Timtik’in halkın avukatı olduğunu ve halkın onun değerini bildiğini vurguladı. “Biz Ebru ablanın nasıl öldüğünü artık anlatmayacağız, çünkü her şey gözünüzün önünde oldu” diyen Çağatay, “Biz bundan sonra Ebru ablanın nasıl yaşadığını size anlatacağız. Sizde onun nasıl yaşadığını öğrenin ve bizim arkadaşımızın nasıl dayanma gücünü devraldığımızı görün” dedi.

Aylardır adalet talebini görmezden gelen Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı’na yaptığı son açıklamalara tepki gösteren Çağatay, “Çok mu rahatsız mı olduğunuz Ebru Timtik’in yüzünden? Çok mu rahatsız olduğunuz onun pankartı ve afişinden? Her yerde onu göreceksiniz, her yerde yeni Ebru Timtik’ler göreceksiniz. Biz her yerdeyiz ve her yerde olacağız. Ebru Timtik’in anısının da mücadelesini de yaşatacağız” vurgusunda bulundu.

Aytaç Ünsal için çok vakit kalmadığını hatırlatan Çağatay, Ünsal’ın Ebru Tİmtik’i kaybettikten sonra çok daha öfkeli olduğunu aktararak, “Çok fazla söze ihtiyaç yok. Ya bugün bir şey yapacağız ya da hiç yapmayacağız. Bugün bir ley yapmayanlar, cenazemize de gelmesin” dedi.

Konuşmanın ardından açıklama Avukat Aytaç Ünsal’ın eşi ve meslektaşı Didem Baydar Ünsal tarafından okundu. Bir avukatın; adalet için gözünü bile kırpmadan ömrünü verdiğini hatırlatan Ünsal, “Gencecikti Ebrumuz. Yaşama bağlıydı, hayat doluydu. Ama şunu çok iyi biliyordu, asıl olan onurlu bir yaşamdı. Onurlu yaşayalım diye, bu ülkede insanlar bir daha hukuksuzluk ve adaletsizlik yaşamasın diye gözünü kırpmadan ömrünü verdi” dedi.

SUÇLUSUNUZ YARGILANACAKSINIZ

Ebru Timtik’i katleden siyasi iktidar ve onun bakanları, ölümüne seyirci kaldıklarını vurgulayan Ünsal, “Suçlular! Ve suçlarını bastırmak için bugün açıklamalar yapıyorlar. Siz bize cinayeti dayattınız, biz de size direnişi dayatıyoruz. Bugünden sonra yapacaklarınızla suç dosyanızın akıbetine siz karar vereceksiniz. Neredeydiniz şimdiye kadar? Demiyoruz! Nerede olduğunuzu gayet iyi biliyoruz, düşmansınız, Ebru size ricacı olsun istediniz, baş eğmedi, eğmeyiz, katilsiniz, yargılanacaksınız!”

‘BAKANLAR EBRU SİZİN YÜZÜNDEN ÖLDÜ’

Ünsal, İçişleri Bakanı’nı ve Adalet Bakanı’na yaptığı şöyle tepki gösterdi: “İstanbul Barosu binasına asılan Ebru’nun resmi hakkında ‘şahsım” adına suç duyurusunda bulunacağım’ diyor. 2017 yılında büromuza yapılan operasyonun başından itibaren dosyanın her aşamasına müdahale eden bir bakandır bu. Ve en son Ebru Timtik’in tahliye olmasını bizzat engellemiştir. Suç duyurusunda bulunarak suçlarınızdan kaçamazsınız. Bu ülkede bir avukat sizin yüzünüzden öldü. Mahkemelere verdiğiniz talimatlar bilinmiyor mu sanıyorsunuz? Yargıtay’ı neden ziyaret eder bir içişleri bakanı? Bilmiyor muyuz sanıyorsunuz, Ebru ölsün diye elinizden gelen her şeyi yaptığınızı? Bunların hepsini biliyoruz ve siz de biliyorsunuz. Suçlusunuz. 238 gün boyunca adalet için direnen bir avukatı öldürdünüz. Taleplerinin kabul edilmesinin önüne geçerek, zorla hastanelere kapatarak, hastane önlerine zırhlı araçlarınızı polislerinizi yığarak işlediniz bu suçu. Siz, Ebru’nun ölümünden sonra ağzını açabilen Bakanlar. Siz, direnişimizin haklılığından duyduğunuz korkuyla bugüne kadar bir kere konuşamayan Bakanlar.”