İHD: Eren gözaltında katledildi, dosya kapatılmak istendi

İHD İzmir Şubesi, gözaltında 'kaybedilen' Hayrettin Eren'in akıbetini sordu, dosyanın kapatılmak istendiğine dikkat çekti.

İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi Kayıplar Komisyonu, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" şiarıyla düzenlediği eylemde, 39 yıl önce gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren'in akıbetini sordu. Eski Sümerbank önünde açıklama yapan İHD, "Kayıplar belli, failler nerede" ve "Kayıplar vicdanındır, sahip çık" pankartlarını açtı.

İHD İzmir Şubesi Yöneticisi Caner Canlı, Türkiye'nin tarihinin gözaltında kayıplar, faili meçhul ve işkenceler ve bunlara karşı mücadelenin tarihi olduğunu söyledi.

TANIKLAR GÖZALTINDA GÖRDÜ

Eren'in hikayesini anlatan Canlı, şunları söyledi:

"1954 doğumlu Hayrettin Eren, 1970’li yıllar boyunca sosyalist hareket içinde yer aldı. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra 21 Kasım 1980’de babasına ait otomobille Haşim İşcan geçidine geldi. Burada gözaltına alınarak Karagümrük Karakolu’na götürüldü. Ailesi gözaltı olayını öğrenince gittiği Karagümrük Karakolu’ndaki gözaltı defterinde Hayrettin Eren’in adını gördü. Karakol yetkilileri Hayri ve aynı operasyonda yakalanan 8 kişinin Gayrettepe'deki Siyasi Şube'ye götürüldüğünü söyledi. Aynı operasyonda gözaltına alınan Ahmet Öztürk, Ahmet Ok, Şaban Arslan, Turgut Karataş ve Fevzi Rakıcı, Hayrettin Eren'in yakalanma ve sorgulanma sürecine tanıklık ettiler. Ahmet Öztürk, 'Tanığım; onu hem karakolda hem de siyasi şubede gördüm'" dedi.

Eren ailesinin ve İHD'nin sürdürdüğü hukuk mücadelesine rağmen, devletin etkin soruşturma yapmadığını hatırlatan Canlı, takipsizlik ve zaman aşımı kararlarıyla dosyanın kapatılmak istendiğine dikkat çekti.

 Canlı, "Hayrettin Eren’in bedenine ulaşılamadı. Annesi de oğlunun mezarını çiçeklerle donatamadan hayatını kaybetti. İHD İzmir Şubesi olarak oğlunu arayan bir anneyle dalga geçenlerin, bir mezar taşını bile hak görmeyenlerin zihniyetinin karşısında her zaman insan hakları, demokrasi ve evrensel hukuk kuralları için mücadele edeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz. Kayıplarımız bulunana kadar mücadele edeceğimize söz veriyoruz" diye belirtti.