9 Ocak 2013’te Fransa’nın başkenti Paris’te Kürt Özgürlük Hareketi’nin öncü isimlerinden Sakine Cansız (Sara) ile iki yoldaşı Fidan Doğan (Rojbin) ve Leyla Şaylemez (Ronahi), faşist Türk devleti tarafından düzenlenen kanlı bir suikast sonucu katledildi. Sakine Cansız’ın mücadele arkadaşlarından Şiyar Dersim, ANF’ye verdiği röportajda Cansız’ın yoldaşlık anlayışını, devrimci kişiliğini ve ideolojik duruşunu anlattı.

Şiyar Dersim, Sakine Cansız ile ilk kez 2003 yılında tanıştığını belirtiyor. Ancak onun mücadelesini yıllar öncesinden, parti tarihi ve zindan direnişleri üzerinden tanıyordu: “Zindan direnişindeki duruşu, yoldaşlara olan yaklaşımı hep anlatılırdı. Kadınların kaldığı bölüm erkeklere nazaran daha zorlayıcıydı. Sara arkadaşın bu zorlu koşullardaki duruşu hafızalara kazınmıştı.”

Dersim’in Sakine Cansız’la ilk tanıştığı zaman anadilinde ““Ama bi xêr. To xêr ama. Çimê ma rayda mendo” (Hoş geldin, gözümüz yolda kaldı) diyerek hitap eden Dersim, bu ifadeyle Sakine Cansız’ın gözlerinde bir tebessüm oluşturduğunu belirtiyor.

'SARA ARKADAŞ DÜNYA ÇAPINDA BİR DEVRİMCİYDİ'

Şiyar Dersim, Sakine Cansız’ın uluslararası düzeyde tanınan bir devrimci olduğunu vurgularken, Paris’ katliamının tesadüfi olmadığını şu sözlerle ifade etti: “Gladyo’nun, NATO bünyesindeki süper Gladyo’nun bir planlaması dahilinde gerçekleştirildi. Düşman, Sara arkadaş gibi birini hedef alarak örgüt içerisinde karışıklık yaratmayı amaçladı. Bu düzeyde bir hareketin en üst düzeyindeki bir insana yapılan saldırının, bu tarz mesaj içerikli olduğu nettir. Bir iç çatışmaymış gibi göstermenin yanında, topluma da şöyle bir mesaj veriyordu: Kürt özgürlük mücadelesine olan bağlılığınızı sürdürürseniz, bu tür katliamlarla karşılaşırsınız” diyen Dersim bu planın ters teptiğini şu sözlerle ifade etti: “Düşman, bu katliamın dünyada kadın mücadelesi ve Kürt Özgürlük Hareketine olan ilgiyi artıracağını öngöremedi.”

KADIN DEVRİMİNDEKİ ÖNCÜLÜK ROLÜ

Sakine Cansız’ın kadın özgürlük hareketi üzerindeki etkisine de değinen Şiyar Dersim: “Kürdistan’daki her gelişme kadın devrimi temelinde ilerliyor. Sara arkadaş, bu mücadelede sadece Kürdistan’da değil, dünya genelinde de kadınlara ilham veren bir figür oldu (...) Kürdistan'daki her gelişme, kadın özgürlük çizgisi temelinde gelişiyor; kadın devrimi olarak tanımlanıyor. Sara arkadaşın buradaki payı büyük. Bu mücadelenin bu düzeyde dünyaya yayılmasında, Sara arkadaşın duruşu, mücadeleye, Önderlik’e, yoldaşlara bağlılığı ve sosyalist bir kişilik olarak bunu yaşamsallaştıran bir duruşla, tüm dünya insanlığını etkilemeye devam ediyor” şeklinde konuştu. 

'YOLDAŞLARININ ALNINI YILDIZLARA DEĞDİRMEYİ HEDEFLERDİ'

Dersim, Sakine Cansız’ın yoldaşlık anlayışının, PKK’nin ideolojik çizgisi ile birebir örtüştüğünü belirterek, “Eleştirel ancak kırıcı olmayan üslubu, onun kişiliğinin belirgin özelliklerinden biriydi. Yoldaşlarının eksikliklerini kendi eksikliği gibi görür, onları geliştirmek için büyük çaba sarf ederdi” dedi. Şiyar Dersim, Sakine Cansız’ın bu yönünün hareketin içindeki herkes üzerinde derin bir etki bıraktığını belirti.

DİSİPLİN VE DUYARLILIĞIN SOMUT ÖRNEĞİ

PKK içindeki yaşamda disiplin ve duyarlılığın önemini vurgulayan Dersim, Sakine Cansız’ın bu özellikleri zirvede yaşayan bir figür olduğunu dile getiriyor: “Sabah kalkışından gün içindeki tüm planlara kadar disiplinliydi. Gününü dolu dolu yaşar, hiçbir boşluk bırakmazdı. Somut olarak aynı zeminde bulunduğunda, Sara arkadaşın günlük yaşamdaki akışında boşluk yoktu. Bir bütünen gününü dolu geçiren, bir bütün olarak mücadeleye adayan, Önderlik’in tanımladığı gibi 24 saat gerillacılık ruhuyla yaşayan Sara arkadaş, disiplinliydi. Her şeyi disiplinliydi. Sabah kalkışından tutalım, gün içindeki diğer planlara dahil olmasına, dakik bir insandı. Günlük yaşamı iyi planlayan, iyi organize eden ve bunu da çevresine yansıtan bir duruşun sahibiydi. Önemli Önderlik özelliklerini bu biçimiyle yaşamsallaştırmaya çalışıyordu.”

Sakine Cansız’ın liderlik özellikleri arasında dikkat çeken bir başka boyutun ise Önder Apo ile olan diyalogları olduğuna dikkat çeken Dersim, “Önder Apo ile rahatça tartışabilen, anlamadığı konularda soru sormaktan çekinmeyen nadir yoldaşlardandı” dedi. 

KATLİAMIN YANKILARI 

9 Ocak 2013 günü yaşanan suikastın ardından Kürt toplumu büyük bir infial yaşndığını aktaran Dersim, o anları şöyle anlatıyor: “Bürodan gelen haberle yıkıldık. İnsanlar saatler içinde olay yerine akın etti. Herkesin dilinde tek bir kelime vardı: İntikam.” Suikastın ardından gerçekleşen protestolar, Fransız güvenlik güçlerinin tahminlerinin çok ötesinde bir katılımla gerçekleşti. Dersim, “200-300 bin kişinin bir gecede Paris’e akabileceğini hesaplamamışlardı. Örgütlü yapımız sayesinde bu katliamın ardından düşmanın oyunlarını boşa çıkardık.”

“'MÜCADELE SARA’NIN ŞEHADETİYLE DAHA DA BÜYÜDÜ'

Şiyar Dersim, röportajın sonunda Sakine Cansız’ın şehadetinin hareket içinde bir boşluk değil, tam tersine mücadeleyi büyüten bir güç yarattığını şu sözlerle belirtiyor: “Önderlik, uluslararası komployla tutsak düştüğünde, yarım kalan projesinin kadın özgürlük projesi olduğunu söylemişti. Tabii ki Sara arkadaşın bu konu üzerinde yoğunlaşmaları vardı. Zaten bu temelde çeşitli görevler de almıştı. Kadın özgürlük mücadelesini ve çizgisini geniş kesimlere ulaştırmak temelinde çalışmalar da yürütüyordu. Aslında boşluktan ziyade şöyle bir durum var; şehadetinden sonra, var olan boşluğu doldurdu demek daha doğru olur. Çünkü her ne kadar Kürt mücadelesi evrensel bir boyuta taşırılmak istense de düşmanın, kapitalist modernite sisteminin saldırıları temelinde kriminalize etme, terörize etme yaklaşımları, bunun propagandasını yürütmesi, mücadelenin tüm dünyada, ezilen toplumlara, kadınlara ve gençlere yayılmasında sınırlı oluyordu. Ama heval Sara’nın şehadetinden sonra, var olan boşluk hızla dolduruldu. Tüm dünya halkları, Sara arkadaşın şehadetinden sonra Kürt Özgürlük Hareketi’ni anlamaya çalıştı. Kürdistan özgürlük çizgisi, kadın özgürlük çizgisi anlaşılmaya çalışıldı. Bu konuda boşluk demekten ziyade, boşluğu doldurma gibi bir rol oynadı. Önemli oranda bir yol kat edildi. Zaten bu küresel özgürlük hamlesiyle de açığa çıktı. Önderliğin fiziki özgürlüğünü ve Kürt sorununun çözümünü hedefleyen Küresel Özgürlük Hamlesi üzerinden daha somut açığa çıktı. Şu anki hamleyi ören, evrenselleşmesini sağlayan, küresel bir düzeye getirilmesini sağlatan Sara ve diğer arkadaşların şehadetinden sonraki aşamadır. Çok hızlı gelişti.”