Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 71. yıl dönümü vesilesiyle İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilciliği öncülüğünde düzenlenen İnsan Hakları Haftası’nın kapanışı yapılan açıklamayla sona erdi.

Polis ablukası altında gerçekleşen açıklamada, “İnsan hakları hemen şimdi” yazılı pankart açıldı; karanlığı aydınlatan fenerler taşındı.

Açıklama okuyan İHD İstanbul Şube Başkanı Avukat Gülseren Yoleri, ABD’de George Floyd’un polis tarafından boğularak öldürülmesi başta olmak üzere cezaevlerinde artan hak ihlallerinden dolayı bu yılki temalarının ‘insan hakları nefes aldırır’ olduğunu ifade etti.

‘HAK İHLALLERİN SORUMLUSU YÖNETENLER’

Salgının baş göstermesiyle nefes alamama durumun bütün dünyaya yayıldığını hatırlatan Yoleri, bu süreçte işsizlikten, yoksulluğa, sağlık ve eğitime erişiminden ayrımcılığa, kadına yönelik şiddetten, çocuk istismarına ifade özgürlüğüne kadar insan haklarının öneminin bir kez daha ortaya çıktığını kaydetti.

Salgın sürecinde halkın sağlığını ve canını koruması gerekenlerin, yine kendi çıkarları doğrultusunda gerçekleri gizleme çabasına girdiğini kaydeden Yoleri, yaşanana hak ihlallerini şöyle sıraladı: “Halkın can kaygısıyla ihtiyaç duyduğu gerçeklerinin üstü örtüldü. Yaşamı ve sağlığı devlete emanet mahpusların, bir yandan ölüme terk edildiklerini, öte yandan var olan haklarının da gasp edildiğini gördük. Kıdem tazminatı gaspı, kısa dönem çalışma, evden çalışma yöntemleri ile emek sömürüsünün daha da kurumsallaştırılması için fırsat olarak görüldü. Öte yandan, ekonomi yönetimindeki zaaflar gizlenerek, savaş ekonomisine ayrılan pay, rant projeleri göz ardı edilerek, ekonomik krizin gerekçesi salgına, faturası ise yoksullara bağlandı.”

İnsan hakları ihlallerinin gerçek sorumlularının bu ülkeyi yönetenler olduğunu vurgulayan Yoleri, “Hak ihlallerine son verin, hakkımız olan İnsanca bir yaşam için önümüzden çekilin” çağrısında bulundu.

‘MUTLAKA İŞKENCESİZ BİR DÜNYAYA ULAŞACAĞIZ’

Açıklamanın ardından söz alan TİHV İstanbul Temsilcisi Ümit Efe ise, karşı karşıya kaldıkları polis ablukasına işaret ederek, “Bu sokağın şu anki görüntüsü bu ülkenin insan hakları fotoğrafının sadece küçük bir parçasıdır” dedi.

İnsan hakların sokakta geçen çocuktan yetişkinine, polisinden öğretmenine, emekçisinden bürokratına herkese lazım olduğunun altını çizen Efe şunları söyledi: “Ama buna rağmen insan hakları haftasında değişik engellerle karşılaşıyoruz. Sesimiz kısılmaya, gerçeklerin ve adalete erişim engelleniyor. Adalet sağlanması için taleplerimizin dinlenmediğini ve bastırılmaya çalışıldığını görüyoruz. Ve diyoruz ki; mutlaka işkencesiz bir dünyaya ulaşacağız. Mutlaka insan eliyle gerçekleştiren bu kötücül ortamın kaldırılması; eşit, özgür, demokratik bir geleceği inşasında insan hakları mücadelesi etik ve koruyucu değerleriyle sağlayacağız ve mutlaka nefes alacağız. Nefes alması engellenenlerin de sesi ve takipçisi olacağız.”