Kayıpların akıbeti soruldu

Amed, Batman’ ve İzmir'de Türk devleti tarafından kaybedilen Hüseyin Yeşilmen, İzzet Seven ve İsmail Bahçeci'nin akıbetini soruldu.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınlarının "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" talebiyle düzenlediği eylemin 515’incisi gerçekleşti. Açıklama, Diyarbakır Valiliği'nin açık alanda eylem yapılmasına dair getirilen yasağı nedeniyle İHD Diyarbakır Şubesi'nde yapıldı. 

İHD Diyarbakır Şubesi Kayıp Komisyonu Üyesi Adnan Örhan, 515 haftadır, kayıplarını ve yakınlarının akıbetlerini sorduklarını vurguladı. Yıllardır verdikleri mücadelenin hala cevap bulmadığını ifade eden Örhan, “Henüz kayıplarımızın akıbeti açığa çıkmış değil. Bizler, kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları olarak kayıplarımızın akıbeti açıklanana, hakikatler ortaya çıkana, failler cezalarını bulana kadar bu mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu. Geçmişte katledilen yakınlarının faillerinin hala aralarında dolaştığını dile getiren Örhan, “Yargı bunlara cezai bir işlem yapmış değil. Ama bizler mücadelemizi adalet sağlanana kadar sürdüreceğiz” dedi. 

BATMAN 

İHD Batman Şubesi de, kayıp yakınları eyleminin 421’incisini gerçekleştirdi. Gülistan Caddesi'ndeki eylemleri 17 haftadır valilik kararıyla engellenen kayıp yakınlarının İHD Batman Şubesi’nde yaptığı eylemde, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartı ile farklı tarihlerde yaşamını yitiren kayıpların fotoğrafları taşındı. İHD Batman Şubesi Eşbaşkanı Avukat Devran Yıldız, valiliğin eylemlerine dönük almış olduğu kararı eleştirerek, getirilen yasağın bir an önce kaldırılmasını talep etti

İHD Batman Yöneticisi ve İHD MYK Üyesi Mehmet Zeki Tangüner de, Nisan 1998 tarihinden kendisinden bir daha haber alınamayan İzzet Seven'in kaybedilme öyküsünü, eşi Emine Seven'in anlatımlarıyla şöyle aktardı: “Eşim İzzetin Seven, TÜPRAŞ Bölge Müdürlüğü’nde işçi olarak çalışıyordu; evinden işine, işinden de evine gider gelirdi. Herhangi bir kötü alışkanlığı yoktu. Nisan 1998 tarihinde ikindi vakti namazını da kıldıktan sonra evden çıktı, işe gittiğini biliyorduk. Sabaha kadar eve gelmeyince işyerinde arkadaşlarından sorduk. İşe gelmediğini söylediler. Yakınlarımıza haber verdik, gören olmamıştı. Bunun üzerine ağlayıp feryat etmeye başladık. 90’lı yıllarda Batman’da her gün sokak ortasında birkaç kişi infaz ediliyor veya kaçırılıyordu. Yetkililere yazılı olarak başvuru yaptık, ifadelerimiz alındı. Emniyet yetkilileri kendilerinde olmadığını söyledi. ‘Hizbullah örgütü tarafından kaçırmış olabilir’ dediler. Yuvam yıkılmış, çocuklarım yetim kalmıştı." 

Tangüner, kaybedilmelerde sorumluluğu olanların hakkında etkili hukuk yollarının işletilmesini talep etti. Açıklama, yapılan 5 dakikalık oturma eyleminin ardından sona erdi. 

İZMİR

İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir Şubesi, “Kayıplar bulunsun, failleri yargılansın”, “Hasta tutuklular serbest bırakılsın” talebiyle yaptıkları eylemlerinin 461'inci haftasında Konak’ta bulunan Başbakanlık Binası önünde basın açıklaması yaptı. 

Eyleme, HDP üyeleri, İzmir Barış Anneleri Meclisi ve sivil toplum örgütü temsilcileri destek verdi. İHD Şube Yöneticisi Caner Canlı'nın yaptığı açıklamada, 24 Aralık 1994'te İstanbul'un Levent semtinde sivil polisler tarafından gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu öğrencisi ve Türkiye Öğrenci Dernekleri Federasyonu Başkanı İsmail Bahçeci'nin akıbeti soruldu.