MÖP, ABD’nin geri çekilme kararı, Türk devletinin işgal tehditleri ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecride ilişkin yazılı bir açıklamada bulundu.

Geri çekilme kararı için “Türk devletine Kuzey Suriye Federasyon sistemine yönelik işgal girişimin önünü açmaktır” diyen MÖP, Birinci Dünya Savaşı’ndan bu yana Türk devleti tarafından işlenen soykırım ve katliamlara dikkat çekti.

Türk devletinin Rojava halklarının demokratik kazanımlarını boğmaya çalıştığını belirten MÖP, “İnsanlık düşmanı İŞİD baş aşağı doğru gittiği bir dönemde ABD’nin geri çekilme kararı, Türk devletin yeniden İŞİD çetesine destek anlamına gelmektedir! Ayrıca asıl olan; Mezopotamya/Kürdistan coğrafyasında halkların iradesine dayalı, oluşturulmak istenen demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü sisteme karşı Kapitalizmin denetiminde bir işgal saldırısıdır. Bu durumda Kapitalizm, siyasal İslam ve yerel işbirlikçilik bir ittifak halinde oldukları ortadadır” diye belirtti.

“Buna karşı halklar kendi iradeleriyle elde ettikleri kazanımları korumanın yegane yolu, kendi perspektifleriyle birlikte hareket etmeleridir” diyen MÖP, “Halklarımızın elde ettikleri kazanımları, bu kazanımları savunmak elbette bizimde birinci derecede görevimizdir” diye ekledi.

Açıklamada, “Bu temelde Asuri/Süryani/Keldani halkına çağrımız; 1915 Soykırımcı Türk devlet zihniyetine karşı durmak, halkın iradesine, onuruna, değerlerine, tarihine, kültürüne ve şehitlerine sahiplenmek anlamındadır” vurgusu yapıldı.

Öcalan’a tecrit ve yürütülen açlık grevi eylemlerine de dikkat çekilen açıklamada, “Bu vesile ile Sayın Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması uğruna, Strasbourg’da dönüşümsüz açlık grevine yatan arkadaşları selamlıyor, direnişleriyle birlikte olduğumuzu belirtiyor, Sayın Öcalan üzerindeki tecrit halkların, emekçilerin, gençlerin ve kadınların demokratik iradesine yönelik bir tecrit olduğu vurgusunu yapıyoruz!” denildi.

Açıklama şu çağrılarla son buldu: “Dünya kamuoyuna çağrımız tecridi gör, açlık grevinde oturanlara destek sun ve Türk devlet faşizmine sesiz kalma!

Mezopotamya/Kürdistan ve Anadolu halklarının haklı demokratik davası, Rojava devrimi etrafında kenetlenmesi, İttihat Terakki’den günümüze devam eden Türk devlet faşizmini yıkacaktır!

Kapitalizme, siyasal İslam'a ve yerel işbirlikçiliğe karşı durmak, insanlığın ahlaki değerlerinde ısrar etmektir.”