Salgın gerekçesiyle sokağa çıkma yasaklarından dolayı Suruç Aileleri İnisiyatifi, sanal ağlar üzerinden adalet taleplerini yineledi.

Açıklamayı Suruç’ta katledilen Uğur Özkan'ın ağabeyi Süleyman Özkan, Suruç gazilerinden Koray Türkay ve Güneş Erzumluoğlu yaptı.

Açıklamada, 33 düş yolcusunun 65 ay önce bir kenti yeniden inşa etmek için yola çıktıkları ifade edilirken, çoğu öğrenci 33 kişinin mola verdikleri Urfa’nın Suruç ilçesinde bulunan Amara Kültür Merkezi’nde canlı bombalı bir saldırıda katledildikleri hatırlatıldı.

Açıklamada, her ay Suruç’ta katledilenleri anmak ve adalet talep etmek için Kadıköy’de bulunan Halitağa Caddesi’nde oturma eyleminin gerçekleştirildiği de hatırlatıldı.

Devam eden davaya da dikkat çekilen açıklamada, kamera kayıtlarının dava dosyasına tam olarak konulmadığı tepkisi ifade edildi.

"Katliam davasında en önemli delillerden bir tanesi olan görüntülerin tamamının dosyaya konulmasını istiyoruz” denilen açıklamada şu talepler sıralandı:

“*Olay yerinin fotoğraflarını çekerken yakalanıp polise teslim edilen Abdullah Ömer Arslan hakkında hiçbir işlem yapılmadı. Ailelerimiz ve avukatlarımız Abdullah Ömer Arslan hakkında defalarca suç duyurusunda bulunmasına rağmen şüpheli olarak bir kez dahi ifadesi alınmadı. Biz bu kişinin yargılanarak katliamda parmağı olup olmadığının anlaşılmasını istiyoruz.

*Kırmızı bültenle aranan İlhami Bali hakkında arama kararı olduğu dönemde Ankara’da 5 yıldızlı bir otelde MİT görevlileriyle görüştüğü iddia edilmişti. İlhami Bali, Suruç katliamının planlayıcısı olduğu gerekçesiyle dosyada yakalama kararı bulunmasına rağmen yakalanmasına dönük hiçbir işlem yapılmamakta.

*Suruç katliamı davası Urfa’nın Hilvan ilçesinde bulunan hapishane kampüsünde görülüyor. Duruşmayı izlemeye gidenler duruşma salonuna girerken büyük zorluklarla karşı karşıya kalıyor. Duruşmaların kamuoyu tarafından daha rahat takip edilmesi için duruşma salonunun daha merkezi bir duruşma salonuna taşınmasını istiyoruz.”