Bilici: Özgür basın boyun eğmediği için hedef alındı

Yeni KHK’lerle özgür basın kurumlarının kapatılmasını değerlendiren İHD Şube Başkanı Bilici, özgür basının boyun eğmediği için hedef alındığını söyledi.

En son çıkartılan 693 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile dihaber, Rojeva Medya gazetesi ve Gazete Şujîn’in kapatılmasını değerlendiren İnsan Hakları Derneği (İHD) Amed Şube Başkanı Raci Bilici, özgür basının iktidarı eleştirdiği ve boyun eğmediği için hedef alındığını dile getirdi.

‘OHAL İLANI İLE ALAKASI OLMAYAN DÜZENLEMELER İÇERİYOR’

KHK’lerin insan hak ve özgürlüklerini kısıtladığını vurgulayan Bilici, iktidarın merkezi yönetimi güçlendirme anlayışı ile hareket ederek KHK çıkardığını belirtti. Çıkarılan KHK’lerin çoğunun OHAL’in ilan edilme gerekçesiyle hiçbir alakası olmadığını ifade eden Bilici, “Bu da bize şunu gösteriyor; siyasi iktidar kendisi dışında olan her şeyi tasfiye ediyor. Onları tasfiye etmekle kalmıyor tüm haklarını gasp ediyor. Topyekûn bir cezalandırmaya gidiyor. Yaşam hakkı dahi tanımayacak noktaya geliyor” diye konuştu. Son çıkarılan 693 ve 694 nolu KHK’lerde de aynı mantığın söz konusu olduğunun altını çizen Bilici, KHK’lerin temel amaçlarından birinin de cumhurbaşkanlığının yetkilerinin genişletilmesi olduğunu dile getirdi.

‘NİTELİKLİ KAMU ÇALIŞANLARI İHRAÇ EDİLDİ’

KHK’ler ile birçok nitelikli kamu çalışanının ihraç edildiğine dikkat çeken Bilici, “İhraç edilenlerin çoğu FETÖ ile yıllarca mücadele etmiş insanlardır. Hükümet ve FETÖ birlikte çalıştığı dönemlerde FETÖ tarafından cezalandırılan insanlar bugün KHK ile hükümet tarafından işten atılmış durumdadır” dedi.

‘ÖZGÜR BASIN BOYUN EĞMEDİ’

Durumun her alanda benzer şekilde işlediğini ifade eden Bilici, şöyle devam etti: “Aynı şey basın alanında geçerlidir. Şimdi özgür basının FETÖ ile ne alakası var. Özgür basın darbe sürecinde bütün olumsuzlukları ve illegal işleyişleri deşifre etmiştir. FETÖ’nün üzerine en fazla giden Kürt basınıdır. Ama her ne hikmetse her seferinde Kürt basını susturulmaya çalışılıyor. İllegal bir yaklaşımla malına mülküne el konuluyor, kapatılıyor ve etkisiz hale getiriliyor.” Bilici, Kürt basınının siyasi iktidara muhalif olduğu için ve iktidarı eleştirdiğinden dolayı hedef haline getirildiğini vurgulayarak, “dihaber birçok kez erişim engeline maruz kalmıştı. En sonunda kapatıldı. Alanında tek olan Rojeva Medya gazetesine tahammül edilmedi, kapatıldı. Şujîn hakeza alanında tekti ve kapatıldı” diye belirtti.

‘CUMHURBAŞKANI YETKİLERİ ARTTIRILMAYA ÇALIŞILIYOR’

KHK ile Kürtlerin hedef alındığını sözlerine ekleyen Bilici, KHK’de yer alan ve milletvekillerini ilgilendiren maddelerin Kürt milletvekilleri için konulduğunu ifade etti. Bilici, KHK’lerle MİT’in cumhurbaşkanına bağlanmasına kadar yapılan her uygulamanın cumhurbaşkanının yetkilerini arttırmaya yönelik adımlar olduğunu belirtti. Sistemin Cumhurbaşkanlığı sistemine doğru gittiğini belirten Bilici, KHK’ler ile cumhurbaşkanı yetkilerinin kalıcı hale getirilmeye çalışıldığını ancak bunların ülkenin menfaatine gelişmeler olmadığını söyledi.

‘UZUN TUTUKLULUK SÜRESİ TEHLİKELİ'

Uzun tutukluluk süresinin KHK ile 7 yıla çıkarılmasına da dikkat çeken İHD Amed Şube Başkanı Raci Bilici, şunları söyledi: “Tutukluluk en son başvurulması gereken adli bir tedbirdir. Mevcut durumda bir kişi maksimum beş yıla kadar tutuklu kalabiliyordu. Bu iktidara yetmiyor olacak ki yedi yıla çıkarıldı. Bu kararı biz tehlikeli ve yanlış buluyoruz. Bir kişinin 7 yıl tutuklu kaldıktan sonra beraat ettiğini düşünelim. Bunun hesabını kim verebilecek? Bu doğru bir uygulama değil.”