Demirbaş: Sur’da yıkım ‘Çöktürme planı’nın bir parçasıdır

Amed’in Sur ilçesinin eski belediye başkanı Abdullah Demirbaş, Sur’u yıkmanın “Çöktürme planı”nın kültürel ayağı olduğuna dikkat çekerek, “Amaç, Amed ve Kürdistan değerlerini yok etmektir” dedi.

Sur eski Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, AKP ve Erdoğan, rejimin Sur’a yönelik, tarihi, kültürel soykırım, ekonomik rant ve talanın “Çöktürme planı”nın bir ayağı olarak devreye soktuğunu kaydetti. Sur’un talanının KİPTAŞ’a havale edilmesinin tesadüf olmadığını da söyleyen Demirbaş, bir ekonomik rant ayağı, bir de kültürel soykırım ayağı olduğunu kaydetti.

Sur eski Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, gelecek hafta yıkılmaya başlanması beklenen Sur’da yaşanan sürecin en başından günümüze kadar nasıl geliştiğini ve neyi amaçladığını ANF’ye anlattı.

‘AKP, PLANIMIZI DEVRE DIŞI ETTİ, TALAN PLANINI DEVREYE SOKTU’

Sur’un yıkımına varan sürecin Kürtlere yönelik “Çökertme Planı”nın bir uygulaması olarak görülmesi gerektiğini belirten Demirbaş, şunları aktardı: “Sur’un, Amed’in kalbinin esas alınmasının tarihi daha eskilere gidiyor. 2007 yılında biz görevden alınıp yerimize dönemin vali yardımcısı kayyum atandığında yine o dönemde AKP hükümeti eliyle Sur’da bir talan planı devreye sokulmuştu. Ancak 2009 yılında biz belediyemizi tekrar kazanınca, halkımız ile birlikte bu talan planına karşı durduk ve iptal edilmesini sağladık. 2009 yılından beri Sur ve Büyükşehir Belediyesi olarak, Sur sınırları içerisinde tarihi değerlerin açığa çıkartılması ile ilgili koruma amaçlı planı bilimsel esaslara göre yapmıştık. 2013 yılında koruma amaçlı planı bitirmiştik. Ancak AKP şu an da bu planı devre dışı bırakarak, talan planını yeniden devreye koydu.”

‘SUR’DA YIKIMIN TEMELİNDE TEKÇİLİK YARATMA AMACI VAR’

Amaçlarının Sur’daki bütün kültürel değerleri korumak ve geleceğe taşımak olduğunu söyleyen Demirbaş, bu konuda tarihi kentler birliğinin onayını da aldıklarını kaydetti. Sur’da mevcut durumda yürütülen sürecin bir köksüzleştirme ve var olan kültürleri yok edip bir hafızasızlık, kültürsüzleştirme, tekleştirme yaratmak olduğunu dile getiren Demirbaş, “Biliyorsunuz, Sur 36 medeniyetin izlerini taşıyan çok büyük bir kültürel mirasa sahip. Tarih anlamda da değerlendirildiğinde Çin seddinden sonra en büyük Sur olarak değerlendirilse de Sur olarak aslında dünya da bu kadar büyüklüğe sahip bir tek Amed Surları var” dedi.

Demirbaş, Çinlilere ait olanın Sur değil set olduğunu da paylaşarak, Sur olarak var olan en büyük mirasın Amed surları olduğunu belirtti. Bu özellikleri ile Sur’un tekleştirme zihniyetinin hedefi haline geldiğini ifade eden Demirbaş, Sur içinin hedef alınmasının nedeninin çok dilli, çok kültürlü olması olduğuna dikkat çekti.

Mevcut sistemin tek dil, tek kültür, tek kimlik anlayışının Sur’da ortaya çıkan yaklaşımının bu temelde ele alınması gerektiğini hatırlattı.

‘RANT VE TALAN’IN İLK ADIMI 2013 YILINDA AĞAOĞLU İLE BİRLİKTE ATILDI’

AKP ve Erdoğan rejiminin Sur’da talan, rant ve tekçi, inkarcı planlarının ilk adımını 2013 yılında inşaat baronu Ali Ağaoğlu’nu Sur’a getirerek attığını hatırlatan Demirbaş şöyle devam etti: “Daha o günlerde AKP ve Erdoğan rejiminin amacı ortaya çıkmıştı, bu nedenle Sur’un yıkım kararını sadece bugünle ele almak yanılgıdır. Mesele ne hendek ne de çatışmadır. Bu planın uygulanmasına hendekler ve öz yönetim direnişi kılıf olarak uydurulmak isteniyor.

‘SUR, “ÇÖKTÜRME PLANI”NIN PARÇALARINDAN BİRİDİR’

Demirbaş, amaçlarının başından beri Amed’in Kürdistan’ın kalbini ele geçirmek olduğunu da anlatarak, yapmak istediklerinin Sur’u yok ederek, Türk-İslam sentezi kapsamında Amed’i giderek tüm Kürdistan’ı ve değerlerini yok etmek olduğuna işaret etti.

Özellikle Kürdistan’ın iradesine kayyum atamalarının anlamını bildiklerini kaydeden Demirbaş, “Bir bütün olarak Kürtlerin, halkların ve inançların demokratik iradesini teslim almaya yönelik bir saldırıdır. Kayyum atamaları, milletvekillerinin tutuklanması ve Sur’da devreye sokulan talan planı, çok önceden planlanmış çöktürme planının aşama aşama devreye sokulmasıdır. Bu planlar çok önceden devreye sokulmuştu ve bugün hayata geçirilmek isteniyor” dedi.

Suriçi’nin bugün yıkılarak yerine Türk-İslam sentezi mimarisi ile yeni yapıların inşa edilmesinin siyasi ve askeri olarak hayata geçirilen çöktürme planının kültürel ve tarihsel değerlerin yok edilmesi ayağını oluşturduğuna dikkat çeken Demirbaş, mutlaka buna karşı durulması gerektiğini belirtti.

‘HAFIZAMIZI SİLİP, YERİNE TÜRKÜLĞE BAĞLI BİR HAFIZA YARATMAK İSTİYORLAR’

Mevcut talan planı çerçevesinde yapılan binaların, kendilerinin hazırladığı koruma amaçlı plan ile hiçbir alakası olmadığının altını çizen Demirbaş, amaçlarının Türk-İslam mimarisi ile birlikte toplumun bilincinde Sur’a ilişkin Türklere ait bir tarih algısı yaratmak olduğunu söyledi. Demirbaş, AKP ve Erdoğan rejiminin Sur’u dümdüz ederek orada bir hafıza silimi gerçekleştirmek istediğini belirterek, Türk-İslam mimarisi ile de yeni ve Türklüğe bağlı çarpık ve gerçekle alakası olmayan yeni bir hafıza ve tarih bilinci oluşturmak istediklerini ifade etti.

SUR İHALELERİ KİPTAŞ’A

Sur’da yapılan talan planının İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı KİPTAŞ’a havale edildiğini aktaran Demirbaş, projenin KİPTAŞ’a verilmesinin ilk nedeninin bahsettiği gibi Türk-İslam sentezine dayalı yeni bir tarih bilinci yaratmak olduğunu, çünkü KİPTAŞ’ın bu en iyi uygulayacak zihniyete sahip olduğunu belirtti.

‘KİPTAŞ YANDAŞA SUR ÜZERİNDEN RANT ALANIDIR’

AKP ve Erdoğan rejiminin Sur’un tarihsel, kültürel ve mimari soykırım ihalesini KİPTAŞ’a havale etmesinin bir diğer nedeninin de yandaş firma ve siyasetçilere rant alanı açmak olduğunu ifade eden Demirbaş, devamla şunları söyledi: “KİPTAŞ ile birlikte Amed’de AKP ile birlikte olan bazı siyasetçiler de rantın bir parçası haline geliyor. Bu nedenle KİPTAŞ’a bu işin verilmesi tesadüf değildir, tarih, kültür katliamı ve ekonomik rant elde etme çabasıdır.”

‘SUR, AKP YANDAŞ ŞİRKET, SİYASETÇİ VE AİLELERE PEŞKEŞ ÇEKİLECEK’

Amed’de bulunan AKP yanlısı siyasetçilerin bu işin ortağı olduğunu ve ekonomik ranttan nemalandığını söyleyen Demirbaş, “AKP ve Erdoğan rejimi, Sur’da bizim koruma planımızı yok ederek gerçekleştirdiği talan planı ile yapacağı yeni evleri ve yapıları kendisine bağlı siyasetçi, işbirlikçiler ve ailelerine tahsis edecektir. Sur halkının emeğini, malını mülkünü gasp ederek yandaşlara peşkeş çekecekler” diye ifade etti.