Devrimci Halk Savaşı Komutanı: Reşit Serdar

Efsanevi Komutan Agit’in izinde yürüyerek, büyük bir savaşçılık ruhu sergiledi. Binlerce savaşçı yetiştirdi, yüzlerce eylemin öncülüğünü yaptı.

PKK’nin öncü komutanlarından Reşit Serdar (Mehmet Can Gürhan), 2012 yılında Şemzinan Devrimci Halk Savaşı Hamlesi'nde girdiği bir çatışmada yaşamını yitirdi. 

Her gerilla asaletin bütün güzelliklerle birleştiği bir dünya gibi. Bundan olmalı ki, PKK de çağlayan bir nehir gibi gürül gürül akar. Nice yiğit bu yolda durmadan emek harcayıp özgürlük mücadelesini zafere eviren destanlara konu olmuştur. Savaşçısı da komutanı da aynı bağlılık ve inançla mücadeleyi büyütme çabasını kararlılıkla sürdürmüştür. Tıpkı Komutan Reşit Serdar gibi. 

Reşit Serdar da PKK’nin efsaneleşmiş komutanlarından biriydi. 2011-2012 yılları arasında Devrimci Halk Savaşı kapsamında başlatılan Şemzînan devrimci hamlesinde öncülük rolü üstlenmiş, eylemlerin koordineliğinde ve bizzat katılımında etkin rol üstlenmişti. Her komutan gibi o da direniş, zafer, taktik ve tarzın önünü açmış ve gerillanın başarılarının süreklileşmesinde rol oynamıştır. Gerillanın şimdiki başarılarında da Reşit Serdar gibi büyük komutanların öğrettiklerinin büyük payı vardır. Gerilla güçlerine komutanlık yaparak, devrimci hamleyi başarılı bir şekilde yürütmüş ve Türk askerlerine göz açtırmamıştı. Komutan Reşit Serdar, 18 Kasım 2012’de Türk ordusuyla girdiği bir çatışmada yaşamını yitirir. 

‘BEN ÖZGÜRLÜK MÜCADELSİNDEN DÖNMEYECEĞİM’

Reşit Serdar, Siirt’in Eruh ilçesine bağlı Êrsî köyünde 1972 senesinde doğar. Yurtsever ve emekçi bir ailenin çocuğudur. Büyüdüğü köy de PKK hareketine büyük sempati duyan ve mücadelenin amaçlarını bilen bir köydür. Kendisi de PKK’ye büyük ilgi duyar. Evli olmasına rağmen, özgürlük yolunu tercih eder ve 1992 yılında amcasının oğlu Rızgar Êrsî ile birlikte Botan’da gerilla saflarına katılır. 

Gerillaya beraber katıldığı, çocukluk arkadaşı ve amcasının oğlu Rizgar Êrsî, Komutan Reşit’in çocukluğunu şöyle anlatıyor:

“Reşit arkadaş, çocukken de müthiş savaşkan özellikler taşırdı. Bütün çocuklar onun bu özelliğinden dolayı kendisinden çekinirdi. Çok asil bir çocuktu. Bu özelliğini annesinden almıştı. Her oyunda, her kavgada o hep gözdeydi. Hepimiz onu çok seviyorduk. Benle o hep yan yanaydık, birbirimize bağlılığımız çok ayrıydı. İkimizi beraber bu dağlara getiren de bağlılığımızdı.”

Gerillaya katılma kararlarını Êrsî, şu sözlerle anlatıyor: “Dağa gelmek için karar aldığımızda ona dedim ki, ‘sen evlisin, iyi düşündün mü gelmek için?’ O da bana; ‘biz dağa gitmek için beraber karar aldık. Ben de söz verdim sana ve bu bizim kararımızdır. Ben özgürlük mücadelesinden dönmeyeceğim’ dedi. O günden sonra, birbirimize hep PKK’ye en iyi şekilde katılmak için bir kez daha söz vermiştik.”

ÖRGÜTTE SEVGİ VE EMEĞİN ADI OLDU

Reşit Serdar, yıllarca Kürdistan dağlarının en zor yerlerinde gerillacılık yapmış ve büyük askeri tecrübeleriyle PKK’nin gözde bir komutanı olmuştur. Katıldığı ilk senelerden beri çok zor pratiklerde kalır. Botan, Amanos, Toros, Zagros, Kandil ve Metina alanlarında gerillacılık yapar. Savaştaki cesareti, tarzı ve taktiğiyle bilinen Reşit Serdar, Devrimci Halk Savaşı Hamlesi'nde büyük rol oynamıştır. Kaldığı her alanda yoldaşlarını, örgüt yaşamını korumuştur. Örgütte hep emeğin, sevginin adı olmuştur. 

SERDAR VE ADİL'İN İZİNDE

Katıldığı ilk yer Botan sahasıdır. Botan’da Türk ordusuna karşı girdikleri bir çatışmada çok değer verdiği komutanı Serdar yaşamını yitirir. Bu şehadetten sonra intikam yeminiyle beraber, ismini de Reşit Serdar yapar. Daha sonra PKK’nin savaşçılığıyla bilinen komutanlarından Adil Amed’in (Ramazan Aybi) yanında kalır. Gerillaya katıldığı ilk yıllarından itibaren eylemlere girmeye başlar. Askeri tecrübesini kazanmasında, ilk yıllarında katıldığı eylemlerin payı vardır. 1994 yılında Hakkari’nin Çukurca ilçesinde Komutan Cuma Bilikî’nin intikamını almak için eyleme gider. Bu eylemin komutanlığında Adil ile Serdar vardır. Girdikleri bu intikam eyleminden başarı sağlayarak çıkarlar. PKK’nin intikam ruhu bu eylemle yüreğine işler. 

ÖCALAN ÖDÜLLENDİRİR

Gerçekleşen bu eylem sonrası Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan Komutan Serdar'ı ödüllendirir. Ödül aldıkları eylemi, kendi hayatını anlattığı bir röportajda şu şekilde ifade ediyor: 

“HPG’nin beşinci kongresinde eylemler üzerine tartışıldığı üzere bizler de Botan gücü olarak geniş bir eylemin hazırlıklarını yaptık. Bu eylemde TC ordusuna darbe vurarak 1994’te şehit düşen Serdar arkadaşın da intikamını alacaktık. Çok kapsamlı bir eylemdi. Van’ın Miks ilçesinde düşman karakoluna dört bir yandan eylem gerçekleştirdik. Türk askeri neye uğradığını şaşırdı. En az 20 asker öldü ve birçok silah ele geçirildi. Bu eylemden sonra Van halkı gerilladan çok etkilendi ve büyük bir sempati kazandık. Bu eylemin sonuçlarını duyan Önderimiz bizleri görevde terfi ederek ödüllendirdi. Hepimizi tebrik etti. Ben de bana komutanlık yapan Serdar arkadaşın intikamı için ettiğim yemini yerine getirdiğim için ayrı mutluluk duydum.”

Komutan Reşit Serdar geçen yıllar içinde de yüzlerce eylemin içinde aktif yer alır. Her eylemde de Türk ordusuna ağır darbeler vurur. Her eylem, onda büyük tecrübeler yaratır. Yaratılan tecrübeler onu Kürdistan dağlarının büyük komutanlarından biri yapar.

HALA BİRÇOK EYLEMDE EMEĞİ VAR

1997 senesinde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın eğitim verdiği sahaya çağırılır ve orada uzun bir süre kalır. Bu zaman zarfında kendisini ideolojik ve askeri olarak eğitir. Daha güçlü bir şekilde Amanos dağlarına gider. Komutan Reşit Serdar’ın Amanos’a gideceğini duyan arkadaşları önceden onun savaşçı özelliğini duydukları için çok sevinirler. Bulunduğu bütün gerilla alanlarında olduğu gibi Amanos’ta da savaşa usta taktikleriyle katılır. Girdiği eylemlerde, tarz ve taktiğiyle savaşta çığır açan Komutan Reşit Serdar, devrimi gerçekleştirme iddiası ile sürekli yeni taktikler geliştirme çabası içerisinde olur. Bugün bile gerillanın yaptığı birçok eylemde Komutan Reşit’in emeği vardır. Nasıl ki, o komutanları Serdar ile Adil’in izinde yürümüşse, onun savaşçıları da ondan öğrendiklerini yaşamın her anında uygulayarak anısına sahip çıkıyor.

'DÜŞMANI SÖKÜP ATACAĞIZ!'

Komutan Reşit, PKK hareketi ve Kürt halkı için mücadelenin farklı bir safhaya getirildiği Devrimci Halk Savaşında ağır sorumluluk üstlenir. Devrimci Halk Savaşı atılımının ilk pratiğinde de aynı şekilde büyük eylemlere komutanlık yapar. Bu hamle sürecinde Zagros dağlarının bulunduğu Şemzinan’da birçok eylemin koordinesinde yer alır. Kendi savaş taktikleriyle başarı sağlar. Devrimci inancı ile savaşçılığında hep ısrarlı ve engel tanımadan mücadele eder. Hamlenin başlayacağı zaman savaşçılarıyla yaptığı toplantıda, “Düşmanı değil çıkarmak, Kürdistan’dan söküp atacağız” sözüyle kararlılığını ve ısrarını belirtir. Bu sözüyle PKK hareketinin ve Kürt halkının hafızasında yer edinir. HPG’nin yedinci konferansından sonra, ‘Devrimci Halk Savaşı Komutanı’ olarak anılır. 

Reşit Serdar özgürlük mücadelesine adım attığı ilk günden itibaren, PKK kültürüyle özdeşleşip bir PKK militanı olmayı başarır. PKK’nin yoldaşlık, toplumsal ve ahlaki ölçülerini özümseyerek derinden yaşar. Yaşama her zaman büyük bir sevgiyle katılıp alçak gönüllülüğü ile PKK’liliği yaşamayı başarır. Komutan Reşit Serdar, yaşamdaki duruşu ile PKK ruhunu temsil eder ve bu duruşuyla da arkadaşlarını etkiler. Hareketin görev ve sorumluluklarına her zaman büyük bir ciddiyetle yaklaşır, gereklerini yerine getirir. Cesareti ve özgüveni ile yanındaki arkadaşlarını da etkileyip, kararlı adımların atılmasını sağlar. Gerillaya ve dağlara büyük sevgisinden ve Kürt Özgürlük Mücadelesi'ne olan inancından PKK’deki yirmi yılı boyunca amansız bir şekilde mücadele yürütür ve özgürlükte ısrarın sembolü olur.