Gerillaya güç getiremiyorlar, ormanları yakıyorlar!

Son zamanlarda sürekli orman yakmaların gündem olduğu artık Kürdistan sınırlarını da aşarak Akdeniz hattına yayılması yeni bir taktik midir?

Yoksa bunca zaman yürütülen operasyonların sonuçsuzluğunun bir itirafı mıdır?

Yerleşim yerlerini yıkmak, tarihi mirasları yağmalamak bir savaşın boyutunu gösterir. Dağları ve ormanları yakmak ise, savaşın farklı bir boyuta taşındığını gösterir. Özellikle Kürdistan dışına taşınan orman yakmaları yürütülen savaşın başarısızlığı mıdır?

AKP Savaş Hükümeti, aylardan beri başta Kürdistan şehirleri olmak üzere tarihi miras olan yerleri yakıp yıkmaktadır.  

Neredeyse Kürdistan’ın yakılıp yıkılmayan hiç bir ilçesi ve şehiri kalmamış durumda. Tüm bunlar yetmiyormuş gibi insanlığı var eden doğayı bile aylarca cayır cayır yakmaktan geri durmuyorlar.

Başta Dersim olmak üzere tüm Kürdistan’ın adeta boydan boya yakılması yetmiyormuş gibi Hatay ve Akdeniz hattına kadar tüm ormanlık alanlar kül edilmekte.

Bir süredir kamuoyunun gündeminde olan Türk Ordusu’nun orman yakmaları adeta yeni dönemin temel savaş taktiği olarak uygulanmaktadır. Bu sistematik olarak devam ettirilmekte, her gün Kürdistan’ın farklı bir şehrinden farklı ormanlarından Türk Ordusu’nun ormanları ateşe verdiğine dair haberler okumaktayız.

Demek ki, ordunun Kürdistan’da yürütmüş olduğu savaş başarılı olamamıştır. Eğer her yer gerilladan temizlenmiş ise neden ormanlar yakılmakta?

Kürdistan’da Türk Ordusu yıllardan beri orman yakmaktadır. Ancak bu uygulamanın sadece doğaya zarar vermekten başka hiç bir gelirinin olmadığını iyi bilmekteyiz. Dolayısıyla Kürdistan ormanları her yıl defalarca yakılmasına rağmen adeta faşizme direnircesine yeniden ve gürleşerek çıkmaktadır.

Bu orman yakma politikalarından dolayı, her yıl bir sürü hayvan katledilmekte ve nesilleri tükenmektedir. Bunu da bir başarı olarak kamuoyuna servis etmekteler. Savunmasız olan doğayı yakıp yıkmak, yenilen bir ordunun ruh halini yansıtır.

Fakat son zamanlarda Türk Ordusu Kürdistan sınırlarını aşarak Amanos dağlarını da yakmaya başladı. Esas sorgulanması gereken nokta bu. Çünkü Amanos dağları çam ağaçları ile bilinir. Dolayısıyla bu ormanların yanması halinde söndürülmesi neredeyse imkansız gibidir. Bundan dolayı sürekli hassas yaklaşılmakta ve yanmaya karşı tedbirler alınmakta. Bu tür yangınların olmaması için bölgeye özgü politikalar uygulanmıştır. Ancak Türk Ordusu’nun son zamanlarda Amanos dağlarında yürütmüş olduğu operasyonlar çerçevesinde çam ağaçlarından oluşan bu ormanlar da nasibini almıştır. Sürekli hassas olarak yaklaşılan bu ormanların yakılması, yürütülen operasyonların başarısız olduğunu bizlere göstermektedir.

Şehirlerin yakılması yıkılması yetmemiş gibi Kürdistan’ı yeniden işgal etme misali önüne ne gelirse yakıp yıkmaktalar. Dolayısıyla her gün başarı üstüne başarı naraları atan savaş bakanları ve generaller, orman yakmalarıyla ne kadar başarılı olduklarını bir kez daha bizlere göstermiş oldular. Kürt gerillasına güç getiremedikleri için ancak savunmasız olan doğasına yönelmekteler.