HPG: Şengal'i savunma misyonumuzu sürdüreceğiz

Şengal katliamının 4'üncü yıldönümü dolayısıyla açıklama yapan HPG Şengal Saha Komutanlığı, Êzidî halkını savunma misyonlarını sürdüreceğini kaydetti.

Şengal katliamının 4'üncü yıldönümü dolayısıyla yazılı açıklama yapan HPG Şengal Saha Komutanlığı, Êzidî halkını savunmaya devam edeceğini kaydetti. 3 Ağustos 2014 saldırılarının Êzidî halkını soykırımdan geçirme hedefi taşıdığını vurgulayan HPG, açıklamasında "Şengal’de bulunan Şengal’in özgürlüğünü hedefleyen tüm güçleri Êzidî halkının özerk yönetimini ve öz savunmasını sağlama temelinde yanyana gelmeye ortak bir komutanlık temelinde birleşmeye, bu temelde Kürdistan ulusal birliğinin en temel tetikleyici dinamiği olmaya çağırıyoruz" çağrısında bulundu.

HPG Şengal Saha Komutanlığı'nın Şengal katliamının 4'üncü yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklama şöyle:

"73'üncü Fermanın 4'üncü yıldönümünde başta kadın ve çocuklar olmak üzere yaşamlarını yitirmiş insanlarımızı ve soykırım saldırılarına karşı halkımızın savunulması temelinde son nefeslerine dek kahramanca direnerek şehit düşen tüm savaşçıları minnetle anıyoruz. HPG olarak bugünü anarken bu direniş kahramanları huzurunda ihanet ve katliamcı zihniyete karşı intikam ve özgür geleceği yaratma mücadelemizi zafere kadar sürdürme sözümüzü yeniliyoruz.

"3 Ağustos 2014 tarihinde Ortadoğu’nun en kadim halklarından ve inançlarından olan Êzidîlik 73. Kez tüm insanlığın gözleri önünden bir soykırım ve yok oluş sürecine sürüklendi. Dünya ve Ortadoğu pazarına ve siyasi arenasına hakim olmak isteyen hegemonik güçler ve yerel gerici unsurlar Ortadoğu’nun en kadim halklarını en zengin kültürlerini kendi çıkar savaşlarının kurbanı haline getirmek istediler. Kürdistan’daki sömürgeciliğin ve yerel gerici unsurların karanlık-kirli ittifakı ile Êzidîlik tarih sahnesinden silinmek istendi.

ÊZIDÎLİĞİN TASFİYESİ AMAÇLANDI

"Êzidî halkı Ortadoğu’nun en kadim inancı olmanın yanında, Kürt orijinalitesinin sömürgeci, soykırımcı tüm saldırılara karşı direnmesini bilmiş en temiz yanını temsil etmektedir. Kürt halkı başta olmak üzere Ortadoğu halklarının en demokratik, en insani değerlerinin taşıyıcısıdır. Dolayısıyla Êzidîlik şahsında geliştirilmek istenen faşist-barbar imha saldırıları Ortadoğu halklarının demokratik kimliğine ve özgür geleceğine yapılmış saldırılardır. Êzidî Kürtlüğüne karşı geliştirilen bu saldırılarla Ortadoğu komünal kültürünün ve demokratik değerlerinin en temiz kalmış kalesi de fethedilerek, halkların bir arada adil ve kardeşçe yaşam özlemleri tasfiye edilmek istenmiştir. Ortadoğu’nun en kadim inancı ve en demokratik kimliği olan Êzidîliğe karşı geliştirilmek istenen bu saldırıları ve tarihsel anlamını çok önceden öngören Önderliğimiz ve hareketimiz, işbirlikçi-ihanet şebekelerinin ve sömürgeciliğin tüm engellemelerine rağmen birçok uyarıda bulunmuş ve ilk müdahaleyi geliştiren güç olmuştur. Hareketimizin gönderdiği, Êzidî halkının "12 Süvari" olarak nitelendirdiği yoldaşlarımız Kürt işbirlikçiliğinin tüm engelleme, saldırı girişimleri ve gözaltılarına karşı Êzidî halkının öz savunmasını örgütlemek için büyük emek ve fedakarlıklarla çalışmalarını yürütmüştür. İşbirlikçi-ihanet çizgisi Êzidî halkını kirli ittifaklar ve hain planlar temelinde soykırım ile yüz yüze bıraktığında Kürdistan dağlarının özgürlük gerillaları bir çok alandan yola çıkarak fermana müdahale etmişlerdir. Tüm dünyanın gelişen barbar saldırıları yalnızca seyrettiği bölgesel güçlerin arkalarına dahi bakmadan kaçtığı bir esnada yalnızca Kürdistan halkının fedai güçleri yönünü Şengal’e vererek yüzbinlerce insanın güvenli bir şekilde Şengal’den çıkarılmasını sağlamış ve büyük karşı taarruzun, Êzidî direnişinin örgütleyiciliğini yapmıştır. Verilen 286 şehit ve yüzlerce yaralı yoldaşımız pahasına özgür Şengal’i tereddütsüz bir şekilde büyük fedakarlık ve özveriyle sonuna kadar savunmuştur.

SAVUNMA MİSYONUMUZU SÜRDÜRECEĞİZ

"Soykırım saldırılarını püskürterek Êzidî varlığının tasfiyesini hedefleyen saldırıları yenilgiye uğratarak önemli bir görevi yerine getirdik. Kürdistan devrimcileri olarak nerede ve ne zaman olursa olsun halklar karşısındaki işgalci, talancı, soykırımcı her türden saldırıya karşı Apocu devrimci sorumluluğun bir gereği olarak tereddütsüzce direnecek, halklarımızı savunmayı sürdüreceğiz. Ancak asıl sorumluluk ve görevimiz bu noktadan sonra başlamaktadır. Kürdistan gerillasının asıl rolü fermana yol açan nedenleri anlaşılır ve görünür kılarak olası bir saldırı ve ferman karşısında halkın kendi öz bilinç, öz örgütlemesi ve öz savunması temelinde bir direniş pozisyonu içerisinde tutarak, kendi özgürlüğünü güvence altına almasını sağlamaktır. Fermanın en doğru yanıtı, ferman ve ihanetlere yol açan, Êzidî halkının özyönetim ve özsavunma yoksunluğunu gidererek halkı kendi kültürel-inançsal-ulusal değerleri temelinde güç ve irade haline getirmektir. Bu temelde Şengal’e dönük işgal çabaları, işbirlikçi kirli planlar, Türk tehdidi varlığını koruduğu müddetçe Şengal’i ve Êzidî halkını savunma misyonumuzu sürdüreceğiz.

ÊZIDÎ HALKININ ÖZYÖNETİMİNİ SAVUNMA ÇAĞRISI

"Bu temelde Şengal’de bulunan Şengal’in özgürlüğünü hedefleyen tüm güçleri Êzidî halkının özerk yönetimini ve öz savunmasını sağlama temelinde yanyana gelmeye ortak bir komutanlık temelinde birleşmeye, bu temelde Kürdistan ulusal birliğinin en temel tetikleyici dinamiği olmaya çağırıyoruz. Geliştirilmek istenen soykırım çabalarını, rol alan, göz yuman tüm güçleri kınarken şehitlerimizin ve Derwêşlerin özlemi olan ülkemizin özgürlüğü temelinde zafere yürüyeceğimizi belirtiyoruz."