Yazılı bir açıklama yapan KCK Halklar ve İnançlar Komitesi, Êzidîlerin Kürt halkının direniş geleneğini yaşayan en eski temsilcileri olduğunu belirtti.

Êzidîlerin Çarşema Sor bayramında olduğu gibi halk kültürünün en kadim geçmişini yaşattıklarını kaydeden KCK Halklar ve İnançlar Komitesi, “Bu bayramın tüm bölge halklarının özlemi olan demokrasi, özgürlük, barış ve kardeşliğe vesile olmasını diliyoruz. Êzidî halkımızın ve yurtsever Kürdistanlıların Çarşema Sor bayramını kutluyor bu bayramdaki sevinç ve coşkunun Êzidî halkımızın iradesine irade, bilincine bilinç örgütlülüğüne örgütlülük katmasını diliyoruz.

Êzidîlerin, Cejna îmane olarak da kutladıkları Çarşema Sor bayramını kendi değerlerine daha büyük bir inançla sahiplenmeye vesile yapacaklarına inanıyoruz. Çarşema Sor, dünyanın yaradılışının ve insanın yeryüzünde yaşayacağı mekana kavuşması inancı bayramıdır. Bu inanca göre insanların ilk yerleştikleri mekan bugün Êzidî halkımızın yaşadığı mekanlar olmaktadır. Bu inanç Êzidî halkımızın yaşadıkları yerlerin ne kadar kutsal olduğuna işarettir. Bu kutsallık Êzidî halkımızın katliamcıların, hain ve işbirlikçilerin barbarca saldırılarına rağmen kendi kutsal mekanlarında yaşamalarına güç vermeye devam etmektedir” dedi.

Ortadoğu’da ve özelde de Kürdistan’da yoğun bir savaş ve çatışma süreci yaşandığına da dikkat çeken KCK Halklar ve İnançlar Komitesi açıklamasına şöyle devam etti: “3. Dünya Savaşı da denilen bu savaşta her inançtan Kürt halkı hedef alınarak yok edilmek istenmektedir. Başını faşist Türk devletinin çektiği Kürt düşmanları dışarıdan DAİŞ adlı çeteyi, içerden de kendi işbirlikçilerini harekete geçirerek halkımıza saldırmaktadırlar. Kürt halkının düşmanları tarihin her döneminde saldırılarına en direnişçi Kürtleri hedefleyerek başlamıştır. Düşmanın bu saldırılarında değişmeyen bir diğer yöntemiyse Kürt hain ve işbirlikçileri kullanması olmuştur.

Kürt halkının en çok saldırıya ve katliam fermanlarına maruz kalmış kesimi Êzidîlerdir. Bu katliam saldırılarının sonuncusu 3 Ağustos 2014’de DAİŞ çetesinin yaptığı katliam oldu. Kürdistan özgürlük gerillası, bu saldırıyı daha büyük bir felaketle sonuçlanmadan engelledi. Bu katliamın temel amacı Êzidîleri yok etmek, canlı kalanları da ülkeden çıkartarak özelikle de Êzidîleri Şengal’siz, Şengal’i de Êzidîlersiz bırakmaktı. Onurlu ve şeref sahibi her inançtan Kürt insanına dokunan bu katliam, Êzidîler şahsında 21. yüzyılda Kürt halkının karşı karşıya kaldığı tehlikenin ne kadar büyük olduğunu göstermiştir. 3 Ağustos 2014 katliamını planlayıp yürütenler amaçlarına tam ulaşmak için bu kez 3 Mart 2017’de peşmerge adını kullanarak Êzidîlere saldırdılar. 3 Mart 2017 saldırısında çok daha açık gördüğümüz gibi Êzidîler Türk devleti, KDP ve DAİŞ çetesinin ortak hedefi ve saldırıları ile yüz yüzedirler. Bu saldırı Êzidî halkımız üzerindeki katliam tehlikesinin ortadan kalkmadığını bir kez daha göstermiştir. Bu da Êzidîlerin kendi öz güçleriyle kendilerini örgütleyerek savunması ve yönetmesinin ne kadar elzem olduğunu ortaya çıkarmıştır. Êzidî halkımızın kendi varlığını koruması ve inançlarını yaşaması için Şengal merkezli daha güçlü ve sarsılmaz bir öz savunma örgütlülüğüne ihtiyaçları vardır.”

İçinden geçilen süreçte hiçbir şeyin Êzidîlerin kendi öz savunma örgütlülüğünü güçlendirmek kadar zorunlu bir ihtiyaç olmadığı da ifade edilen açıklamada, “Dolayısıyla bu bayramı YBŞ-YJŞ’yi büyütme bayramı yapalım diyoruz. Sadece Çarşema Sor değil tüm bayramların anlamlarına uygun kutlanması için Êzidîlerin kendi kutsal mekanlarında güven içinde yaşamaları zorunludur. Çil Mêran’da kutlanamayan Çarşema Sor, coşkusunda heyecan ve sevincinde eksik kalacaktır. Êzidî halkımızın öz savunmasını büyüterek varlığını koruması, kendi kimliğiyle bulunduğu her yerde özerk toplumsal siyasi sistemini inşa etmesi hem bayramların gerçek manasına kavuşması hem de bayram tadında bir gelişme demektir.

Son Şengal katliamı bize bir kez daha göstermiştir ki, ancak örgütlü ve kendini savunan halk gerçekliği, değerlerini, kültürünü, inancını ve varlığını koruyabilir. Yaşanan bu acılar başka bir yolun olmadığını bir kez daha göstermiştir. Dolayısıyla Çarşema Sor bayramı vesilesi ile belirtmek isteriz ki; Êzidî halkımız örgütlendikçe, kendi kendini yönettikçe güç olacak, kendi topraklarında savunma gücünü geliştirdikçe yaşamını garantiye alacaktır.

Kürdistan özgürlük mücadelesi, Kürdistan'daki halkların ve inançların kendi dil ve kültür değerleriyle özgürce yaşamaları için amansız bir mücadele yürütmektedir. Bu mücadeleyi Êzidî halkımız da başından beri sahiplenerek katılmıştır. Bu mücadelede Binevş Agal başta olmak üzere, Şengal direnişinin öncülerinden Berxwedan Tolhıldan gibi çok sayıda kahraman genç kızını ve oğlunu şehit vermiştir. Tüm Kürtlerin özellikle de Êzidîlerin bilmesini isteriz ki Önder Apo’nun öğretisi doğrultusunda, başta şehitlerimizin bize bıraktığı değerler olmak üzere tüm inanç ve kimlik değerlerimize sahip çıkarak Kürdistan halkları özgürleşinceye kadar PKK öncülüğünde bu mücadele devam edecektir. Êzidî halkımızı bu mücadeledeki yerini bundan sonra da daha güçlü ve örgütlü almaya çağırıyoruz.

Ortadoğu’da tüm bayramlar, barışın, kardeşliğin, bereketin ve paylaşımın simgesi olarak bilinir ve öyle kutlanır. İçinde yaşadığımız bu dönemde insanlık için en çok ihtiyaç olunan bu kültürün yeniden canlandırılarak yaşatılmasına ihtiyaç vardır. Çarşema sor bayramının bu değerlerin yeniden canlandırılarak yaşatılmasına vesile olacak bahar olmasını diliyor, tekrardan Êzidî toplumumuzun ve yurtsever Kürdistan halkının bayramını kutluyoruz” denildi.