Tarihi dokusu, farklı inanç ve etnik kimlikleri bir arada barındırması nedeniyle her yıl yüz binlerce yerli ve yabancı turistin uğrak yeri haline gelen Mardin ve ilçeleri, bu yıl en kötü sezonunu yaşıyor. Sezonun kapanmasına kısa bir süre kala kente gelen turist sayısı geçtiğimizi yıllara oranla yüzde 35-40’lara düştüğü söyleniyor. Otellerdeki doluluk oranları ve çarşı merkezlerindeki sakinlik, kent belediyelerine atanan kayyum ve hükümete yakın kurumlar tarafından sık sık dillendirilen “Mardin ve ilçeleri yüz binlerce turisti ağırlıyor, kentte turizm patlaması yaşanıyor” sözlerini yalanlar nitelikte.

Taşımalı olarak günübirlik getirilen yerli turistlere rağmen kentteki turizm canlanmadı. En fazla turistin gelmesi beklenen aylarda bu denli düşüşten dolayı birçok esnaf siftah yapamaz hale gelirken, kentteki bazı pansiyon ve küçük işletmeler kapılarına kilit vurmak zorunda kaldı. Bu durumdan muzdarip olan ve turizmin önemli bir ayağı olan otel işletmecileri ANF’ye konuştu.

ŞİMDİKİ DURUM ÇOK KÖTÜ

Merkezde bulunan Gazi Konağı Oteli’i 5 yıldır işleten Şerif Hasar, şunları söyledi: "30 oda ve 85 yatak kapasitemiz var. Bu son iki yıldan önce Mardin'de 12 ay boyunca turizm akımı vardı. 12 boyunca yüzde 70'lerin üzerinde misafir ağırladığımız olmuştur. Genelde kış aylarında yabancı turistler daha yoğun geliyorlardı. Yazın da yine hem yabancı hem de yerli turistlerin akışı vardı. Şimdi öyle değil, çok kötü. Yüzde 90'lara varan bir düşüş yaşandı.’’

TURİZME DAİR ÇALIŞMA YOK

Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın açıklamalarına ve Mardin Valisi’nin çalışma durumuna da vurgu yapan Hasar, şöyle devam etti: ‘‘Bakanlığın turizme dair açıklaması, Nisan ve Mayıs ayına; bu iki ay içerisinde cuma, cumartesi ve pazar günlerinden oluşan 3 günlük bir harekettir. Haftanın geri kalan 4 günü boş geçiyor yani. Buna da turizm denilmez zaten. Mardin turizm açısından sahipsizdir. Örneğin şimdi Vali Bey, ne yaptığını bilmiyor. Çalışma adı altında şehrin düzenini alt üst ediyor. Turizme dair hiçbir çalışma yok. Booking denilen turizm acentasına engelleme getirildi. Bunun engellenmiş olması da kayıp oldu. Şimdilerde günübirlik turlar bile kurtaramıyor maalesef mevcut durumu. Dünya Kültür Mirası olmaya aday olan bir kentte Anıtlar Yüksek Kurulu yok; Diyarbakır'a gitmeye razıyken şimdi de Urfa'ya bağladılar. Durum bu derece vahim.’’

SAVAŞ DURUM ÇOK ETKİLEDİ

Olağanüstü Hal'in (OHAL) de etkisiyle ülkede yaşanan ekonomik kriz beklentileri karşılayamadı. Geçtiğimiz yıl büyük bir zararla sezonu kapatan turizmde, bu yıl da bir canlılık yaşanmazken, esnaf umutlarını tüketmiş durumda. Yine merkezde bulunan Maridin Otel’i 3 yıldır işleten Abdullah Demir, turizm sektöründeki canlılığı ortadan kaldıran noktaların başında çatışmalı ortamın geldiğine dikkat çekti. Bu yıl kente gelenlerin birçoğunun yakın çevreden kişiler olduğunu ifade eden Demir, “Gelen kişiler ya günübirlik geliyorlar ya da bir gece konaklıyorlar. Yabancı turist oranı yok denecek kadar az. Gelenler genelde günübirlik olduğundan dolayı ekonomiye çok büyük getirisi de olmuyor” dedi.