GÖRÜNTÜLÜ

Van halkı sel oldu, 'HAYIR' için alanlara aktı

HDP ve DBP öncülüğünde Van’da yapılan ‘HAYIR’ mitingine katılan on binlerce kişi Van’ın kararını açıkladı.

Yağışlı ve soğuk havaya rağmen Musa Anter Barış Parkı'nda on binlerce kişi toplandı. Yöresel kıyafetleriyle alana giren Van halkı polisin onlarca arama noktasını, miting alanını ablukaya almasına aldırış etmeden kuşatmayı kırdı. Miting alanına sığmayan halk Van’ın son aylardaki en yağışlı ve soğuk günlerinden birine denk gelmesine rağmen halaylarla, zılgıtlarla, sloganlarla son 2 yıldır uygulanan politikalara karşı mesajını net bir biçimde verdi.

Polisler canlı yayın aracını sertifikası olmadığı gerekçesiyle engellerken, halk yeşil-sarı-kırmızı renklerle HDP-DBP flamaları ve HAYIR pankartları açtı.

Mitinge HDP Sözcüsü Osman Baydemir, DTK Eş Başkanı Leyla Güven, HDK Eş Başkanı Onur Hamzaoğlu, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Nadir Yıldırım, DBP Van İl Eş Başkanı Ahmet Aygün, HDP Van İl Eş Başkanları Yakup Ataş, Gülistan Orhan, Van Milletvekilleri Lezgin Botan, Bedia Özgökçe, STK temsilcileri, Barış Anneleri, TJA aktivistleri katıldı.

Saygı duruşunun ardından ilk olarak söz alan HDP Van İl Eş Başkan Yardımcısı Yakup Ataş, Van’ın gerçek iktidarının bugün bir kez daha ortaya çıktığını, Van halkının yağmura çamura rağmen alana aktığını söyledi. Van halkının kahramanca kirli politikaları boşa çıkardığını söyleyen Ataş, “Bir kez daha Van halkı 'Hayır' diyerek kirli politikaları boşa çıkaracak” dedi.

GÜVEN: BUGÜN ZİNDANLARDA BİR TARİH DAHA YAZILIYOR

Ardından söz alan DTK Eş Başkanı Leyla Güven, şunları söyledi: “DTK adına tüm Van halkını selamlıyorum. Bu duruşunuz önünde saygıyla eğiliyoruz. Türkiye ve Kürdistan'da yaptığımız mitinglerimizde halkımız barışı, kardeşliği, özgürlüğü haykırıyor ve bu yüzden ne yağmur, ne soğuk, ne çamur dinliyor. Şimdi cezaevlerinde açlık grevinde olan tüm yoldaşlarımıza selam gönderiyoruz. Demirtaş, Yüksekdağ, Tuncel, Ayla Akat ve diğer tüm yoldaşlarımızın direnişine 16 Nisan’da cevap olacağız. Şimdi zindanlarda açlık grevleri var. Sayın Öcalan üzerindeki tecridi protesto etmek amacıyla açlık grevlerinde direniyorlar. Biliyorsunuz ki zindan tarihinde büyük direnişler gerçekleşti. Kemal Pir, Mazlum Doğan mücadeleyi zindanlarda büyüttüler. İşte bugün yeni bir tarih yazıldı. Şimdi bu direnişi bir kez daha kutluyor ve selamlıyoruz."

SOYLU’YA YANIT

Konuşmasında zor ve zahmetli bir süreçten geçtiklerini vurgulayan Güven, dört parçada Kürtlerin mücadele ettiğine dikkat çekti. Güven ardından konuşmasını Kürtçe sürdürdü. Güven, “Sayın Yüksekdağ için Türkiye’nin İçişleri Bakanı ‘4 duvar verdik’ diyor. Gelen gideni aratıyor… Biz Naim Şahin’den ötesi yok sanıyorduk ama bakın varmış, işte Süleyman Soylu. Biz sırtımızı dört parça Kürdistan’a dayadık ve bu yüzden sana dört taş söyleyeceğiz, başını Karacadağ'ın taşlarına çarpacaksın! Bu halk hiçbir zulme boyun eğmedi. Asiye Yüksek, Mehmet Tunç ile halkımız asla boyun eğmeyeceğini ortaya koydu. Şehitlerimizin önünde saygıyla eğiliyoruz ve onları asla unutmayacağız. Artık statüsüz yaşamak istemiyoruz. Dört arçada statüyü halkımızla gerçekleştireceğiz; biz sırtımızı halkımıza dayıyoruz" diye konuştu.

‘REFERANDUMDA HERKESİN GÖZÜ KÜRTLERDE OLACAK’

Referandumda herkesin gözünü Kürtlere çevirdiğini belirten Güven, “Kürdistan NA diyecek, HAYIR diyecek… Bu bahar Kürtlerin baharı olacak. Hep birlikte özgürleşeceğiz. Birliğimizi, ittifakımızı sağlayalım. Buna gücümüz var. Bakın AKP-MHP kirli bir ittifak içindedirler. Kürtlere yapacakları konusunda anlaştılar. Kürt halkını imha etmek için anlaştılar. Ancak Kürt halkı çok kirli ittifaklar gördü. Kürt halkı ağır bedeller ödedi. Annelerimiz, çocuklarımız, gençlerimiz ile birlikte direnmeye devam edeceğiz" dedi.

‘HER NE YAŞARSAK YAŞAYALIM SONU MUHTEŞEM OLACAK’

Tecrit politikalarına da tepki gösteren Güven, Öcalan’ın İmralı’da felsefesiyle Ortadoğu’yu aydınlattığını belirterek, kısa zamanda tecridi kıracaklarını ve Öcalan’ı özgürleştireceklerini ifade etti. 16 Nisan’da her şeyin 'HAYIR’lı olacağını söyleyen Güven, halkı sandıkları sahiplenmeye ve iradesine sahip çıkmaya çağırdı. Güven, “Her ne yaşarsak yaşayalım sonu muhteşem olacak” diyerek sözlerini bitirdi.

BAYDEMİR: 16 NİSAN'DA FİRAVUNLAR KAYBEDECEK

‘Kürdistan seninle gurur duyuyor’ sloganlarıyla sahneye çıkan HDP Sözcüsü Osman Baydemir ise, “Maşallah, yağmur Allah rahmetidir. Bu yağmur yüreğinizde 16 Nisan’da zulme, soykırımı karşı HAYIR’ın sesi olacak. Bu duruşunuz müjdedir bize, özgürlüğün müjdesidir. Sakineler, Fidanlar, Rojava şehitlerinin bize bıraktığı miras görkemli bir mücadele geleneğidir. Bugün Cuma ve eller havaya kalktı bu zulüm bitsin diye. Biz burada dua edelim; ey Allah'ım Kürt halkı da özgürlüğüne kavuşsun, barışa kavuşsun. Her devrin bir Firavun'u var, her devrin Nemru'tu var, her devrin Dehak’ı var. 16 Nisan'da halkımız Firavunlar'ı, Dehaklar'ı, Nemrutlar'ı bir kez daha yenecek" diye belirtti.

‘BU PAKET TEKÇİLİĞİ DAYATIYOR’

Baydemir, şöyle devam etti:

“Bu paketle sizin aştığınız yüzde 10 barajını yüzde 50’ye çıkarmak istiyorlar. Sizin bedelle inşa ettiğiniz kardeşlik halayına tahammül edemediler ve şimdi bu paketle bir Cumhurbaşkanı yüzde 50 ile seçilecek ama bu Cumhurbaşkanı bütün rektörleri, veliyi, milletvekillerini, belediye başkanlarını, yargıyı, yargıçları belirleyecek. Yani ülkeyi tek kayyum yönetecek. Biz kayyuma da zukkuma da Hayır diyeceğiz! Bu paket özü itibarıyla tekçiliği dayatıyor. Oysa bu coğrafya çok dilli, çok kimlikli ve çok inançlıdır. Şimdi bu paket her şeyden önce tekçiliktir, kulluktur. Allah dışında hiç kimseye kul olmadık, kul olmayacağız. Bu paket çok kimlikli, dilli, inançlı coğrafyaya deli gömleği giydirmektir.

’16 NİSAN'DA BİZE BİÇİLEN KEFENİ YIRTACAĞIZ’

Bu bir darbe paketidir. Sizler Demirtaş, Yüksekdağ ve Kaya’ları seçerek onlara bir güven verdiniz. Milletin iradesiyle gelen milletin iradesiyle gider. Ancak onlar darbeyi Allah'ın bir lütfu olarak gördüler ve binlerce insan cezaevine konuldu. Evlatlarımız kan dökülmemesi, barış olması için, tecrit kalksın ve aynı zamanda bu coğrafyada anneler gözyaşı dökmesin diye bedenlerini açlık grevlerine yatırdılar. İşte bu paketle bir Nemrut seçilecek. Peki geriye kalan yüzde 50 ne yapacak, elbette kabul etmeyecek. Ret ve inkarın çıkardığı kısır döngüye bir isyan kısır döngüsü eklenmiş olacak. Zaten 100 yıldır biz ret, inkara karşı mücadele ettik. Bundan dolayı 16 Nisan’da sandıklara gidelim ve 'Hayır'ları dolduralım. Bizlere diyor ki 2 yıllık baskı ve yıkım rejimiyle Kürtler iradelerinden, özlemlerinden vazgeçtiler. Sizlere soruyorum; siz vazgeçtiniz mi? Ana dilinizden vazgeçtiniz mi?

‘MİRAY BEBEK'İN AHI, TAYBET ANA'NIN AHI İÇİN HAYIR’

Bize biçilen kefeni yırtacağız. Sandığa gittiğimizde Miray Bebek'in ahıyla, Taybet Ana’nın ahıyla gideceğiz ve aynı zamanda bizlere dayatılan onursuzluğa 'Hayır' diyeceğiz. 16 Nisan yatak odalarımıza girip fotoğraf çektirenlerden hesap sorma günüdür. Bütün dünya şimdi sizin ne diyeceğinizi merakla bekliyor. Milletin iradesiyle gelen ancak milletin iradesiyle gider. Van halkı Nemrut’a direnen İbrahim’ın mücadelesini haykırıyor, bayrağını yükseltiyor. Her söyleyeceğiniz laf onların kulaklarına küpe olsun. Van Belediyelerine atanan kayyuma hayır diyoruz. Hayırlarınız bütün şerleri def ede, bütün şerler bu coğrafyadan def ola. Öyle bir cevap verin ki bir daha iradenize dokunamasınlar. Bu hükümet tam bir emek düşmanı. Türkiye’de 4 gençten biri işsiz ama Kürdistan’da her 5 insandan biri işsiz.  Bu da yetmiyormuş 129 bin insanın ekmeğiyle oynadılar. Kendini süme haşa şirk yapanlar rızkı Allah verir, kendisini rız veren olarak görüp ekmekle oynayanlar 16 Nisan’da hayır diyelim."

‘MENDERES’İN İDAMINA KARŞI ÇIKANLAR BUGÜN İDAMI SAVUNUYOR’

Güney Kürdistan’ı hatırlıyorsunuz, enfalleri yaşadılar ama zalim Saddam Hüseyin'e karşı direndiler. Dünyanın neresinde olursa olsun her zalimin sonu birer nasihattir, birer derstir. Nemrut da çağının zalimiydi, insanları diri diri yakardı. Şırnak Cizre’de olduğu gibi. Gün geldi Nemrut kendi zulmünün kurbanı oldu. O dönemin Nemrut'unun akıbeti bu çağın da Nemrut’unun akıbeti olacak. Saddam yargılandığında dedi ki ‘Beni adil yargılayın.' Mahkeme de ‘Biz seni senin çıkardığın yasalarla yargılıyoruz...' İşte HDP ve tüm bileşenleri onurlu bir barış olsun diyor ama onlar meydan meydan dolaşıp idam cezasını savunuyorlar. Bunlar hem yasakçı, hem yolsuzluk yapıyorlar, hem yoksulluk yaratıyorlar. Bu 3 Y'ye yalanı da eklersek 4 Y diyorlar. Bu paketin her maddesi Kürt düşmanı, kadın düşmanlığı, genç düşmanlığı paketidir. Eğer gençleri düşünselerdi barış sürecini bitirip barışı savunmazlardı. Eğer samimi olsalardı Adnan Menderes’in idamından mağduriyet siyaseti yapanlar şimdi idam gelsin diyorlar. Gün gelecek bu kanunlarla yargılanacaksınız. Gelin bizler bu meydandan 'Hayır' diyelim.”

AŞİRETLERE ÇAĞRI

Baydemir, konuşmasının sonunda aşiretlere de seslenerek, “Bizi bölmek, paramparça etmek istiyorlar. Tüm aşiretlere ve kanaat önderlerine sesleniyorum; şimdi birlik olmak zamanıdır. Gelin, halkınızın yanında yer alın. Bizler HAYIR diyoruz, siz de HAYIR deyin" çağrısında bulundu.

Miting Sanatçı Xero Abbas’ın konseriyle sona erdi.